Gözleri duyduklarının yarattığı şaşkınlıktan kocaman açılmış bir Mayayla karşı karşıyaydım.Hareket etmeden öylece yüzüme bakıyordu.Bende bir şey olmasından korktuğum için koluna bir çimdik atmıştım.Tabi bunun acısıyla kendine gelip ağzından inleme sesi çıktı.Sonra konuştuğumuz şeyi hatırlayıp "Ne?" Diye güçlü bir çığlık attı.Ne yapacağımı bilemez bir şekilde bende ona bakıyordum.
"Kızım bağırma milleti başımıza toplayacaksın.Görende bir şey oldu sanacak ya."
"Kızım bırak şimdi bunu.Ne demek birlikte olmadınız ya herkes sizden bebek haberini bekliyor.Yakın zamanda haberi vermezsenizde herkes yanlış şeyler düşünecek."
"Ya bende biliyorum ne olacağını hem Jiyanla da konuştuk zaten.Ama korkuyorum ben kendimi de hazır hissetmiyorum."
"Bebeğim anlıyorum seni ama aşiret bu senin hazır olmanı beklemez.Onlar bebek haberini duymak isterler."
"Biliyorum zaten Jiyandan birkaç gün için izin almıştım.Bende kendimi hazırlamaya çalışıyorum.Ne yapacağımı bilmiyorum."
"Tatlım istersen ben sana biraz yardımcı olmaya çalışırım.Tamam bende bilmiyorum nasıl oluyor ama evlenen yakın arkadaşlarımdan duyduklarım var onları anlatırım."
"Nasıl yani?"
"Ya işte ilk gece de yapılanlar felan."
"Peki o zaman."
Bir saatin sonunda bilmediğim bir çok şey öğrenmiştim.Öğrenmiştim öğrenmesine ama duyduklarım korkmama da yetmişti.Bunları nasıl yapacaktım hiçbir fikrim yoktu.Ama korkunun ecele faydası yok deyip yapacaktım.Sonuçta o benim kocamdı.Utanmamın da bir manası yoktu.Hem bizden beklenilen bir çocuk vardı.Bende bunu onlara verecektim Allah'ın izniyle.Masaya oturmuş çorba servislerimizi bekliyorduk.Zaman çok çabuk geçmişti bugün ya da bana öyle gelmişti bilmiyorum.Üzerimde hissettiğim bakışlarla başımı sağa doğru çevirdiğimde anlam veremediğim bir şekilde bana bakan Jiyanla karşılaştım.Ne düşündüğünü çözememiştim.Masanın altından elini tutup sıktım her şey yolunda demek ister gibi.Yaşadığımız kısa bakışma Güneyin sesiyle herkesin ona dönmesini sağladı.
"Dayı,yenge biz yarın gidelim artık."
"Aa yavrum daha geleli ne kadar oldu hemen gidiyorsunuz?"
"Olsun yenge geldik gördük daha fazla rahatsızlık vermeyelim."
"Ne rahatsızlığı oğlum başımızın üstünde yeriniz var."
"Sağol yengem ama gidelim.Hem halletmem gereken bazı işler var Ankarada."
"Ne diyim o zaman yavrum.Ama yine ne isterseniz gelin.Kapımız size hep açık unutmayın."
"Biliyorum güzel yengem her şey için sağolun."
"Ne demek oğlum ne yaptık ki?"
"Öyle deme yengem çok iyi ağırladınız."
"Sağol oğlum."
Konuşmanın bitmesiyle yemek önceki sessizliğine geri döndü.Yemek boyunca da kimse konuşmadı.Sessiz biten yemeğin ardından Maya odasına gitmek için izin isteyip merdivenlere yöneldi.Benim de ona soracağım birkaç bir şey olduğu için peşinden merdivenlere yöneldim.
"Maya biraz konuşabilir miyiz canım?"
"Tabi tatlım konuşabiliriz."
Odasına girdiğimiz de ikimiz de yatağa karşılıklı bağdaş kurarak oturduk.
"Evet canım ne hakkında konuşacağız?"
"Iı nasıl söyleyebileceğimi bilmiyorum."
"Bak Mira benimle rahat konuş canım benden çekinme korkma eğer böyle bir şey düşünürsen gerçekten çok kırılırım.Ben seni kız kardeşim gibi gördüm.Birkaç günde olsa bunu yaşadım bunun için teşekkür ederim ama sen diğer türlü düşünürsen ben üzülürüm.Lütfen sende beni kardeşin yerine koy öyle devam et."
"Ah canım inan aynı şeyleri bende hissediyorum düşünüyorum ama utanıyorum işte.Buna engel olamıyorum.Ama emin ol bende seni kardeşim olarak görüyorum sakın yanlış bir şey düşünme."
"Tamam o zaman sorun yok rahatça anlatabilirsin."
Birkaç dakika kendime izin verip cesaretimi toplamaya çalıştım.Sonrasında Mayaya baktığımda hadi dercesine istekli bir şekilde gözlerime bakıyordu.Derin bir nefes aldım.
"Iı şey ben..yani ben ve Jiyan...yani."
"Hadi ama Mira çatlayacağım burada."
"Tamam ya cesaretimi toplamaya çalışıyorum şurada."
"Tamam hadi bekliyorum."
"Şimdi biz Jiyanla birlikte olmadık ya hani."
"Evet."
"Hani bende kendimi hazırlamaya çalışıyorum ya."
"Ee."
"Diyorum ki hani ilk olacağı içinde özel olmasını istiyorum.Bu yüzden bana yardım eder misin?"
"Bu muydu canım ya?Tabi ki ederim.Senin aklında bir şey var mı?"
"Hayır işte bende senden bu konu hakkında yardım isteyecektim."
"Hım bir düşünelim o zaman."
Maya elini çenesine hafifçe vurmaya başlayıp düşünme pozisyonuna geçmişti.Bende düşünüyordum ama Jiyanın hoşuna gidebilecek bir şey gelmiyordu aklıma.Ne kadar böyle düşündük bilmiyorum ama Mayanın 'buldum' diye çığlık atmasıyla kendime geldim ve bakışlarımı ona çevirdim.Parıltılı gözlerle heyecanlı bir şekilde bana bakıyordu.Böyle heyecanlanmasını ve sevinmesini sağlayabilecek ne bulmuştu acaba?
"Ne buldun?" Mayanın heyecanı ister istemez bana da bulaşmıştı.
"Hani hafta sonu yaklaştı ya iki ya da üç günlük bir kaçamak yapsanız diyorum.Sen güzel bir masa hazırlasan yemek şarap vs.Duygusal bi müzikte dans etseniz olur.Gecenin sonunu da siz düşünün artık.Nasıl bir fikir?"
Düşününce aklıma yatmıştı.Yatmıştı ama biz nereye gidecektik ki?
"Her şey iyi hoşta biz nereye gideceğiz ki?Yani benim rahatça hazırlık yapabileceğim yeri nereden bulacağız?"
"Hım aslında bir yer var ama olur mu bilmiyorum.Dayımların bazen kafa dinlemek için gittikleri bir yer var.Buraya 1 saat uzaklıkta Jiyan abimde tamam derse oraya gidin.Temiz olup olmadığı konusunda da için rahat olsun gitmedikleri zaman da haftada bir kez temizlettirirler.Yani orası uygun olur bence."
"Ben onunla bir konuşayım canım inşallah kabul eder.Ama annemlere ne diyeceğiz ya?"
"İstersen ben konuşurum yengemle canım."
"Olur valla beni büyük bir dertten kurtarmış olursun.Ben de nasıl söylerim diye düşünmeye başlamıştım."
"Tamam canım sen hazırlıklara başla o iş bende."
""Canım çok teşekkür ederim.Bu yardımını hiç unutmayacağım.Iyi ki varsın."
"Hiç önemli değil canım benim.Siz bir bebiş haberini verin gerisi hiç önemli değil."
Mayanın dediğine gülümseyerek ona sıkıca sarıldım.O da hemen karşılık vermişti zaten.Mayanın kollarından sıyrılıp ayağa kalktım.
"Canım geç oldu gideyim de sende yat artık.Bende yorgunum zaten yatacağım hemen."
"Tamam canım hadi bol şans sana.Iyi geceler."
"Sağol tatlım sana da iyi geceler.Her şey içinde teşekkür ederim."
"Ne demek canım benim ne zaman ihtiyacın olursa ben yanındayım."
Gülümseyip odadan çıktım.Kendi odamıza girdiğimde Jiyanı altına eşofmanını giymiş yatakta uzanırken buldum.Üstünde hiçbir şey yoktu ve elinde tabletle uğraşıyordu.Bu görüntüyle nefes alışlarımın hızlandığını hissettim.Ama kendimi dizginleyip yalandan öksürdüm beni farketmesi için.Jiyanda başını elindeki tabletten kaldırıp bana baktı.Daha sonraysa tableti bırakıp elini gel gel yaparak beni yanına çağırdı.Neden olduğunu anlamasamda yanına doğru ilerledim.Yatağa oturacağım sırada kolumdan tutup çekmesiyle ağzımdan bir çığlık firar etti.Yaşadığım kısa korkunun ardınsan kendime geldiğimde kendimi Jiyanın üstünde buldum.Korkmuştum aniden çekmesiyle ama sonradan atlatmıştım zaten.Jiyan gözlerimin içine bakıyordu her zaman ki gibi ne zaman böyle olsak aynısı oluyordu.Benim gözlerimde onun gözlerine kilitlenmişti.Yavaşça yüzünü yaklaştırmaya başlamasıyla her şeyi unutmuştum zaten.Dudaklarımda hissettiğim sıcaklıkla kendimi anın tadını çıkarmaya başladım.Bu dudakları seviyordum.Benim olmasını seviyordum.Nefessiz kaldığımdan dolayı ilk ben çekilmiştim geri.Devam etmek istiyordum ama konuşmamız gereken bir konu vardı.Başımı göğsüne yasladım.Burada huzur buluyordum.Burayı da seviyordum.Kendimi güvende hissettiğim yerdi burası.
"Jiyan?" Sesim fısıldar gibi çıkmıştı.
"Efendim güzelim?"
Senin güzelim diyen dilini...Neyse konuya odaklan Mira.Aklına başka şeyler getirme.
"Aşkım ben diyorum ki bu hafta sonu seninle iki günlük bir tatile mi çıksak.Baş başa hı?"
"Olur sevgilim.Ama nereden çıktı bu?"
"Evlendigimizden beri yalnız kalamadık.Hem birbirimizi daha yakından tanırız."
"Hım bak sen.Nasıl bir yakından tanımaymış bu?"
"Bilmem nasıl anladıysan öyle bi yakından tanışma."
"Benim aklıma gelenleri inan duymak istemezsin güzelim."
"Jiyan ya sapıklaşma."
"Ne dedim ki ben şimdi.Fesat anlayan sensin canım."
"Hı tabi tabi."
"Öyle tabi."
"Ya aşkım bir şey diyeceğim."
"Söyle güzel karıcım."
"Ya Melis şimdi bize tatil yapmak için gelecek ya seninde arkadaşın Bora var ya bunların arasını yapsak olur mu?"
Başımı Jiyanın göğsünden kaldırıp büyük bir heyecanla yüzüne baktım.Oda gülümseyerek bana bakıyordu.Bu benimde gülümseme yetmişti.
"Çöpçatanlık mı yapacaksın sen?"
"Ya ne olacak ki severler belki birbirlerini işte.Güzel olmaz mı dörtlü gezeriz Melis burada olduğu sürece.Gittiğinde de bakarız bir çaresine.Hem severlerse birbirlerini mesafeler engel olmaz."
"Bebeğim hele bir gelsin arkadaşın o zaman bakarız."
Sevinmiştim.Evet dememiş olabilirdi belki ama hayır da dememişti.Kaderlerinde varsa olurdu zaten bize gerek kalmazdı.Hem bu işler nasip kısmet işiydi ama işte bir umut.
"Teşekkür ederim sevgilim."
"Tamam demedim çöpçatan hanım bakarız dedim hemen sevinme olmayabilirde."
"Olsun hayırda demedin.Gelince bakarız zaten.Neyse uyuyalım mı artık?"
"Tamam canım."
Hala Jiyanın üzerindeydim.Tam inmek için hamle yapıyordum ki belimden tutarak engel oldu.
"Bu gece böyle uyusak"
Aslında soru değilde rica eder gibi söylemişti.Kıramazdım ki zaten bana böyle güzel bakarken.Uzanıp dudağına küçük bir öpücük kondurdum.Sonra başımı tekrar göğsüne koydum ve "iyi geceler sevgilim" diye fısıldadım.Jiyanda kollarını belime daha sıkı sardı ve "iyi geceler güzelim" dedi.Benim gibi fısıldamıştı.Üzerimi değiştirmemiştim ama umrumda değildi zaten.Bu huzuru yakalamışken bozmak istemiyordum.Sabah kalkınca değiştirecektim zaten.Daha fazla düşünmeyip kendimi uykunun kollarına bıraktım.-
Ben geldim arkadaşlar.Stajım olduğu için yoğun oluyorum o yüzden sık bölüm yayınlayamıyorum ama elimden geldiğince erken yayınlamaya çalışıyorum.Neyse daha fazla konusmayım.Insallah beğenirsiniz.Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.
Arkadaslar birde diger hikayemede bakarsaniz sevinirim.Ayni destegi ondada gormek istiyorum lutfen yalniz birakmayin.Iyi okumalar seviliyorsunuz.<3<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERDEL
Ficção GeralAbisinin hayatının kurtulması için sevmediği daha da önemlisi tanımadığı bir adamla Berdel yapılmasına karar verilen Mira'nın hayatını okumaya var mısınız?