Bölüm 13

91.4K 2.6K 295
                                    

Yüzümde hissettiğim ıslaklıklarla gözümü açtığımda karşımda Jiyanı görmeyi hiç beklemiyordum.Yanıma uzanmış ıslak öpücükler bırakıyordu yüzüme.Şaşırmıştım çünkü bunları ondan hiç beklemiyordum.Birkaç dakika öylece yüzüne baktım.Çünkü gerçekten çok şaşırmıştım.Bunlar Jiyandan bekleyeceğim şeyler değildi.Şaşkın olarak geçirdiğim birkaç dakikanın ardından sesimi bulunca konuşmayı başardım.

"Jiyan?" "Evet güzelim?" "Ne zaman geldin?Saat kaç?" Jiyan bakışlarını benden alıp kol saatine çevirdi.Saate baktıktan sonra tekrar bana baktı. "Yarım saat önce geldim.Saatte şu an sekiz buçuk hayatım."

Saati duyunca gözlerim irileşirken hızla yerimden doğruldum ve 'kahretsin' diye mırıldandım.

"Niye uyandırmadın beni?" "Çok güzel uyuyordun seni izlemek stedim.Bir sorun mu var?"

Başka zaman olsa sözleri çok hoşuma gidip utanmama sebep olabilirdi ama şu an kendime kızma sebebim oluyordu.Sadece biraz deyip uyumaya çıkmıştım.Nasıl bu kadar uyurum ki?Off! Şimdi annemlere ne diyeceğim?Jiyan da olanları anlamaz bir şekilde bana bakınca sorusunu tekrar etti.

"Bir sorun mu var dedim Mira?" Sinirlenmişe benziyordu daha fazla bilinmez de kalmaması için cevap verdim.

"Sen holdinge gittikten sonra ben de annemlerden müsaade isteyip biraz yorgun olduğumu söyledim ve dinlenmek için odaya çıktım.Sadece birkaç saat uyuyup dinlenecektim sonra da uyanacaktım.Ama gördüğün gibi bu saate kadar uyumuşum.Şimdi benim hakkımda ne düşünürler.Sorumsuz bir gelin,Uykucu gelin belki de en önemlisi saygısız gelin olarak görürler.Of ya of! " Ellerimle yüzümü kapatıp başımı da eğmiştim.Jiyanın elini elimin üzerinde hissedince hareketsiz kaldım.Ellerimi yüzümden indirip gözlerine bakmamı sağladı.Şu anda öyle şefkatli bakıyordu ki bu onu bir kez daha severek doğruyu yapmış olduğumu gösteriyordu bana.

"Bu muydu dert ettiğin Mira?Ben de öenmli bir şey sanmıştım.Yorgunsan dinlenmek elbette ki senin hakkın kimse buna karışamaz.Tamam belki biraz fazla kaçmış ama dikkatli olursun bir daha.Annemlerin senin hakkında ne düşündükleri konusuna gelirsek seni çok seviyor onlar.Bu olay çok ufak bir şey üzerinde de durmazlar zaten.Hem onlar bu yorgunluğunu başka bir şeye bağlamışlardır belki." Jiyanın son ki dediği şeyi anlamamıştım.Bunu ona da soracaktım zaten.

"Nasıl yani başka bir şey anlamadım." "Bilmiyorum sen ne düşünüyorsun ama herkes bebek haberini bekliyor Mira.Biliyorum evleneli az bir zaman oldu onu geçtim daha yeni alıştık birbirimize yeni sevmeye başladık ama eğer bebek haberini alamazlarsa ikimizinde istemeyeceği sonuçlar çıkabilir ortaya.Ama böyle bir şeyi ben kesinlikle istmiyorum.Ben de bebeğimizin olmasını istiyorum ama senin istemediğin bir şey de yapmak istemiyorum,seni zorlamakta istemiyorum.Bu ikimizin bebeği olacaksa senin de istemeni istiyorum güzelim."

Şu an o kadar güzel anlatıyordu ki saatlerce onu böyle dinleyebilirdim.Bebek konusunda ise ne kadar istekli ve heyecanlı olduğunu görebiliyordum.Onu üzmekte istemiyordum ama peki ya ben istiyor muyum ya da kendimi bir bebeğe bakabilecek gibi hazır hissediyor muydum? Bilmiyorum.

Bebeğimiz.. İkimizin bebeği,ikimizden bir parça.Böyle Jiyana benzeyen bir erkek çocuğu ya da bana benzeyen bir kız çocuğu.Bu sorumluluğu alabilecek miydik ikimizde? Bunu hiç bilmiyordum.Korkuyordum.ama neden korktuğumu da bilmiyorum.Bunu Jiyana da dile getirecektim.Madem birbirimizi seviyoruz madem ikimizden bir parça istiyor bunları konuşalım ki bir sonuca ulaştıralım.

"Korkuyorum." Sesim azıcık çıkmıştı ve başımı da eğmiştim.Gözlerine bakmak istemiyordum.Nedenini de bilmiyorum ama istemiyorum işte. "Neyden korkuyorsun?" Jiyan çenemi tutmuş yine yüzümüzü aynı hizaya getirmişti.Göz gözeydik.Biraz önce bakmak istemiyorum dediğim gözler.

BERDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin