Tam ringe çıkmak için atılmıştım ki az önce konuştuğum adam beni kapşonumdan yakaladı.
"Kızım ne yaptığını sanıyorsun sen?!"
"Durduracağım bunu. Dayanamıyorum."
"Ne kadar küçükmüşsün sen bu yaşta ne işin var buralarda?"
"Ringdekilerle aynı yaştayım." Dedim sinirle. Gerçek yaşımı bilemezdi sonuçta. Hem birbirini öldürenlere dayanıyordu da mesele izleyen kızlar olunca mı ahlaklı haline bürünüyordu bu adam.
"Aynı şey mi kızsın sen!"
"Şimdi bırak beni sonra yine yaparsın maçoluğunu." deyip ringe doğru çırpındım.
Sarı saçlı adam beni sıkıca tutup sakince kalabalığın gerisine çekti.
"Şimdi maçı durdurursan buradakilerin hepsi seni parçalar. Ne paralar dönüyor burada haberin var mı senin?" Bir an durup uzağımızda kalan ringe baktı. Sonra devam etti "Çok para dönüyor kızım çok. Ayrıca senin için fazla tehlikeli. Benim de senin yaşlarına bir kızım var. O yüzden anneni babanı anlayabiliyorum. Başını belaya sokmadan çık git... Gölgeyi de merak etme toparlar birazdan."
Konuşurken beni kapıya doğru yürüttüğünü fark ettim. Kapıdan çıkmadan son bir kez ringe baktım sahiden Ali durumu toparlıyor gibiydi...
Dışarı çıkınca içerinin ne kadar havasız olduğunu fark ettim. Birkaç derin nefes aldım. İlerleyip karanlık kaldırımlardan birine oturdum. Kimsenin beni görmemesi daha iyi olurdu. Biraz daha kayıp çöplerin yanına oturdum. İğrenç ama daha güvenli.
İçeri girip neler olduğuna bakasım vardı ama beni dışarı iteleyen adam haklıydı bir açıdan. En azından burada durup Ali'nin sağ salim dışarı çıktığını görmeliydim.
Elimi sıkıntıyla cebime attım.
Annem hayatta olsa şimdiye 30 cevapsız arama bırakmıştı. Ama sadece 1 arama 3 sms vardı. Aramalardan biri ve smslerden biri Ezgidendi.
Baban geç dönecek ama sen de çok geç kalma. Üzme onu.
Demişti.
2.sms İpek'tendi;
Kanki eve vardın mı iyi misin? Bi de az önce faceden Keremin bi arkadaşıyla konuştum. Kerem senin için çok tatlı demiş. Bence olur bu iiiiişşş ;))
3.Sms ise Emre"dendi;
Deniz evdesin di mi yok bi sorun?
Yavaş yavaş gerekli cevapları daha doğrusu yalanları yazdım. Sonra bir süre beklemiştim ki kapının açılma sesini duydum. O çıkmaz sokaktan üçer beşer insanlar caddeye yayılıyordu.
Sonunda insanlar iyice seyrekleşince Ali göründü. Sendeleyerek yürüyordu ama hayattaydı işte. Ben panikleyip çok abartmıştım belki de. Sağına soluna bakınıp ilerlemeye başladı. Ben de yavaşça yanına yürüyor ve ona ne söyleyebileceğimi düşünüyordum ki 4 kişinin çevresini sardığını gördüm.
Ulan hiç mi burnu belada kurtulmaz bi insanın?
"Yağız abinin selamı var." dedi içerinden biri ve Ali'ye vurmaya başladılar.
Bu kez izlemeyecektim. Hızla planımı yaptım ve işe koyuldum...
***
"BEYLER!" dedim yüksek sesle ellerimi belime koyarak.
Durup bana döndüler şaşkın şaşkın.
Ben de kapşonumu çıkardım. Bu kez ikinci şoku yaşıyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sokak Dövüşü
Teen FictionSağlam ve sıradışı bir hikaye okumak ister misin? Cevabın evetse bu hikaye tam sana göre. **** Tertemiz bir hayatı olmasına rağmen feci halde bela arayan asi bir kız. Çünkü yaşadığını hissetmesi lazım. Belalı bir hayatı olmasına rağmen tertemiz bir...