Merhaba! İlham gelmeyince çıkan bölümle karşı karşıyasınız! Geçiş bölümü kabul edin, bazı şeylere yaklaşıyoruz. Bir ya da iki bölüm sonra göreceksiniz zaten. Didn't Happen'a yetiştiremedim maalesef, neyse sağlık olsun. Yeni bir texting yayınladım ismi Platonic Love. Profilimde bulabilirsiniz. Şimdi 98989 ödevimi yapmaya gidiyorum. Lütfen yorum yapın yorumlar çok az. İyi okumalar!
İyi okumalar!
"Hocam ama!" Dedim sitem edercesine Zeynep Hoca'ya. Bana işkence çektirmekten zevk alıyordu garip karı. Yine Oğuzhan ile eşleştirmişti.
"İtiraz istemiyorum. Bundan sonra laboratuvar eşleriniz değişmeyecek. Zaten son sınava az kaldı. Geçmeye odaklanın."
Bir nefes verdim ve yüzümü buruşturdum. Anatomi dersi bitmişti ve çıkmadan Zeynep Hoca'ya yalvarayım demiştim. Sonuç, sıfır.
"Cık cık cık, kırılıyorum ama Deniz. Beni bir sevsen elimde işine yarayacak o kadar bilgi var ki."
Gözlerimi devirdiğimde Oğuzhan peşimden gelmeye devam ediyordu.
"Sadece iki dakika dur ve şu telefona bak."
Merak etsem de dönmedim ve merdivenlerden inmeye başladım.
"Deniz!"
Sonunda sinirlice arkama döndüm.
"Ne var la-"
Sözümü tamamlayamadan telefondaki resmi görmüştüm. Bu oydu. Uzun süredir hiçbir şekilde haberlerini almıyor, fotoğraflarına bakmıyordum. Değişmişti. Bir nefes almaya çalıştım ve fotoğrafı inceledim. Bu o değildi sanki. Masum yüzünü ciddi bir hale sokmuş bakışlarını donuklaştırmıştı. Yıllardan beri yaptığı gibi aynı pozu vermişti. Eğik kafa, kalkık tek kaş. Gözlerimin dolmaya başladığını hissettim. Oğuzhan telefonu geri çekti.
"O nerede biliyor musun?"
Kafamı iki yana salladım ve az kalmış gücümle Oğuzhan'ı ittirdim.
"Sakın bir daha bana Aras ile ilgili tek kelime etme. Onunla ilgili hiçbir şey deme ya da gösterme! Sakın!"
Beklediği tepkinin bu olmadığı yüz ifadesinden anlaşılıyordu. Hızla arkama döndüm ve başka bir şey demeden, içimde kabaran özlem duygusuna rağmen yürüdüm. Aras benim için gerçekten çok farklıydı, bana öyle güzel şeyler hissettirmişti ki... Ben okula onun için giderdim, onu izler gülümserdim hep. Beni sevmediğinin farkındaydım, aşka inanmıyordu ama yine de onun yakınında olmak dahi bana yetiyordu. Onu, hissettirdiklerini, yaşadıklarımızı gerçekten özlüyordum. Arabayı sürerken ağladığımı fark edebilmiştim. Lanet olası Oğuzhan ve lanet olası özlem duygusu!
#Niall'ın Ağzından#
Yalnızlık garip bir şeydi. İnsan yanında olan milyonlarca kişiye rağmen nasıl yalnız hissederdi ki? Hayranlarım, ailem, dostlarım... Onlara rağmen yalnız hissediyordum.
Cenk önündeki içkiyi fondip yaptığında ona döndüm. O da benim gibi miydi acaba? Beraber gece kulüplerinden birine gelmiştik, öylesine. Ama içki içtiğim an kafama milyon tane düşünce gelmişti.
"Yavaş ol." Dedim biramdan bir yudum alarak. Omuz silkti ve bardağı doldurup tekrar içti.
"Neyin var?" Dedim ona mırıldanarak. Belki başkalarının derdini dinlemek bana kendiminkini unutturabilirdi.
"Yalnızım oğlum ben." Kafası güzeldi ve ağzını yayarak konuşuyordu. Sarhoşluğa ilk adımını atmıştı.
"Babam ve annem, kız kardeşim Aslı'nın ölümünden beni sorumlu tuttuğu için pek sevmiyorlar. Ben normalde avukatım. Birkaç yıl mesleğimi yaptım ve bıraktım. Aşık olduğum kız beni sevmedi. Biseksüel olduğumu duyan arkadaşlarım benden uzaklaştı. Mira Zayn'e gidiyor, Mine Harry'e. Bazen hepimiz beraberken bile yalnız hissediyorum. Anlıyor musun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
All Of Me / NH
Fanfiction'' 'Cause all of me Çünkü her bir yanım Loves all of you Aşık her bir yanına Love your curves and all your edges Tüm çıkışlarını ve uç noktalarını seviyorum senin All your perfect imperfections Tüm o mükemmel kusurlarını'' Hayatımı adadığım...