Merhabalar! Otuz beğeni olduğu an bölümü yazdım gördüğünüz gibi! Bu da aynı şekilde, sınır 30 vote. Konuşma yapasım yok. Bir süre böyle ilerleyecek hikaye. Sıkılmadan ileriki bölümleri bekleyin derim, beklediğinize değecek. Yorum istiyorum, lütfen!
İyi okumalar!
Mert Hoca'nın gelmesini beklerken Niall'ın çevrimiçi yazısını izliyordum. Havaalanındaki mesajlaşmadan sonra hiç konuşmamıştık. Oysa daha farklı şeyler olur sanmıştım. Anlarsınız ya, fanfiction'lardaki gibi. Çevrimiçi yazısını izlemeyi yapmayalı uzun zaman oluyordu. İki yıl önce Aras'ınkini izler dururdum. Bir gün, Aras'ın doğum günü olduğunu öğrenmiştim. Ben de çaktırmadan Oğuzhan'ın telefonundan numarasını almıştım. O gün onu aramıştım. Öyle heyecanlıydım ki. Titrek sesimle doğum günün kutlu olsun demiş ve kapatmıştım. Anılar aklıma dolarken kalbimin acıdığını hissettim. Onu özlüyordum, bana hissettirdiklerini özlüyordum. Bunu inkar edemezdim. Onu bir kez daha görebilmek için her şeyi yapardım. Telefonumu kapatıp cebime atmadan önce ekrandaki Niall'ın beni öptüğü fotoğrafa bakıp tebessüm etmiştim. Aynı anda Mert Hoca sınıfa girmişti. Gözleri beni bulunca, diğer öğretmenlerin aksine cıklayıp kafa çevirmek yerine gülümsedi. Bende gülümsediğimde sınıfa döndü.
"Sizleri sıkmayacağım. Kaza sonrası gelen hastalardan bahsetmek istiyorum."
Gerçekten en sevdiğim ders buydu. Mert Hoca da çok iyi bir öğretmendi zaten. Anlatmaya başlarken, dikkatle onu dinliyordum. Gerçekten değişik hastalar geliyordu.
"Bir de hafıza kaybından bahsedelim. Hafızasını kaybetmiş insanlar, bir süre kendilerini bu dünyadan değilmiş gibi hissederler. Kimseyi hatırlamazlar, özellikle ilk uyandıklarında. Bu zaman aralıklı hafıza kaybı olan kişilerde de geçerlidir. Yani diyelim ki, sadece birkaç ay öncesini unuttu. Ama ilk uyandığı anda, hiçbir şeyi hatırlamaz. Anılar, aklına birkaç kişi görünce dolar. Bu yüzden hafıza kaybı yaşamış insan, ilk uyandığında başında kimi bulursa ona karşı bir sempatisi olur. Yeni doğan bir bebek mesela. Hiçbir şeyi bilmez ama yine de ilk annesinin koluna verilir. Düşünemez ama orada olmak onu mutlu hissettirir. Hafıza kaybında da böyle. Uyandığı anda yanında kim varsa, ona minnettar hisseder. Bir doktor, bir hemşire falan. Sevmez ama sevdiğini sanar. Mesela konuşmak istemiyorsa da konuşur. Zorunlu hisseder, sempati duyar. Sorusu olan?"
Ağzım açık bir şekilde Mert Hoca'yı dinlemiştim. Yani Niall'ın uyandığında beni görmesi miydi onu benimle kafede oturmaya iten? Ya da sırf uyandığında yanında bir ben vardım diye mi numarasını verip iyi davranmıştı? Zorunlu hissettiğinden? Boğazıma bir yumru oturmuştu. Soru sormak için elimi kaldırdım.
"Sor, Deniz."
"Peki o kişinin hafızası tamamen geldiğinde, uyandığında yanındaki kişiye olan sempatisi kaybolur mu?"
Mert Hoca gülümsedi.
"Güzel soru. Bu ailesinden biriyse ve daha önce görmüşse sempatisinin kaybolacağını sanmam. Ama ilk kez görmüşse, ona gösterdiği sadece kısa süreli bir ilgidir. Yine de kesin bir cevap vermiyim. Bu şey kişiden kişiye değişir."
Kötü hissetmeye başladım. Sanki nefes alamıyor gibiydim. Beni çoktan unutmuştu. Sıradan bir hayrandım, sandığım gibi arkadaşı falan değil. Belki de uyandığında beni görmeseydi, umrunda bile olmayacaktım.
"Deniz? İyi misin?"
Mert Hoca'ya baktıktan sonra gözümdeki gözlükleri çıkardım ve terlemiş gözlerimi sildim.
"İyi hissetmiyorum. Bir lavaboya kadar gidebilir miyim?"
Mert Hoca kafasını onaylarca sallarken, üzerimdeki bakışlar ve fısıltılarla sınıftan çıktım. Gözlerim dolmuştu, berbat hissettim. Nedenini bilmiyordum, sadece kötü hissediyordum işte. Ellerimi lavaboya yasladığımda, kafede yine aynı şeyi yaptığım aklıma geldi. Her şey bu kadar boktan ilerlemek zorunda mıydı? Neden hiçbir şey yolunda değildi hayatımda? Mesela neden sevilmedim şimdiye kadar? Ya da neden arkadaşlarım hep sırtımdan bıçakladı? Neden hep şanssız taraf oldum? Ailem beni neden anlamadı? Neden? Neden bunları yaşamak zorunda kaldım ben? Sesli bir şekilde ağlarken aynadaki yüzüme baktım. Ağladıkça gözlerim yeşil gibi gözüküyordu. Belki de ağlamayı bu yüzden çok seviyorumdur. Oğuzhan'ın dediklerini tekrarladım kendi kendime.
![](https://img.wattpad.com/cover/45115276-288-k157029.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
All Of Me / NH
Fanfic'' 'Cause all of me Çünkü her bir yanım Loves all of you Aşık her bir yanına Love your curves and all your edges Tüm çıkışlarını ve uç noktalarını seviyorum senin All your perfect imperfections Tüm o mükemmel kusurlarını'' Hayatımı adadığım...