B15-Karar

319 52 18
                                    

Bora'Soysal

Kendimi yatağa bıraktığımda tek düşündüğüm şey 'Ada benim için ne ifade ediyor?'du.

Eylül'den çok farklıydı ona karşı düşüncelerim neden bilmiyorum ama Eylül'e baktığım da hissettiklerimin yüzde yüz farklısını Ada'da hissediyordum. Yani Eylül benim için çok değerliydi hatta tartışılamayacak kadar nedenine gelirsek Eylül sayesinde battığım bataklıktan kurtuldum. O kadının yarım bıraktıklarını Eylül tamamlamaya çalıştı. O olmasa belki de şuan olmazdım bile...

Ama Ada ? Ada çok farklı ona kendimi borçlu hissetmiyorum. O sanki benim eksik yarımı tamamlamaya çalışan değil de direk eksik yarım...

Onunla bir araya geldiğimde kendimi tam hissediyor ve hiç davranmadığım neşeli küçük çoçuğa bürünüyorum.

Onun yanındayken çevremde olanlara dikkat veremiyorum. Onun yanındayken kendimden bir haber oluyorum.

Ne karar vermeliyim? Birini mi seçmeliyim? Eylül benim için ne ?

Bir kaç saat daha bir filozof havasında kendime bir kaç milyon tane daha soru sordum. Tabi ki bir cevaba ulaşabilmiş değilim.

Ama en can alıcı soruyu buldum ve cevap için düşüncelerimi arka arkaya sıralayınca bir arpa boyu yol alamayacağımı düşünüp bakıştığım tavandan gözlerimi ayırdım ve çalışma masamdaki ışığa uzandım.

Açıp sandalyeyi kendime döndürerek oturdum. Şuan aklıma gelen ilk fikri uyguluyordum. Mantıklı yada mantıksız umrumda değildi amacıma ulaşmak sorumun cevabını bulmak için her yolu deniyebilirdim. Elime boş bir kağıt ve bir de kalem alıp dikkatimi kağıda topladım.

"Sevgili Ada bu kalbin kadar temiz sayfayı bana ayırdığın için teşekkür ederim..." bunu dedikten sonra küçük çaplı bir kahkaha attım. Şuan delirmenin sanırım seviyelerinden birini yaşıyordum da hayırlısı.

Dikkatimi yeniden kağıda vererek en önemli bulduğum soruyu büyük harflerle başlıkmış gibi yazdım.

"BEN NE İSTİYORUM?"

Bir süre daha sadece üç kelimenin yazdığı kağıda bakarak beynimde soruyu tarttım ve duygularımı hiç düşünmeden yazdım.

Çok birşey istiyorum denilmez. Sadece tüm gün benimle birlikte olsun yanımdan ayrılmasın istiyorum. Her anımızı birlikte yaşamak istiyorum. Hüzünlerimizi , geçmişimizi bir çöp poşetine tıkmak sıkı bir düğümün sonunda çöpe atmak ve yeni yeni çiçek açan umutları serbest bırakmak istiyorum. Ona her saniye sıkı sıkı sarılmak ve onu gülüşünden öpmek istiyorum. Aslında çok şey istemiyorum ben sadece onunla olmak istiyorum...

Yazdıklarım bittiğinde kendimin daha beş saniye önce ne yazdığımı bile hatırlamıyordum. Derin bir nefes alıp tek solukta okudum. Ve küçük bir gülümseme sonunda kendimi tebrik ettim ve sonunun ne olacağını düşünmeden fısıldadım.

"BEN ADA'YI İSTİYORUM!"

Saate baktığımda güneşin doğmak üzere olduğunu fark ettim. Hızlıca kendimi silkeleyip kağıdı katlar katlamaz cebime koydum ve sessiz aynı zamanda koşar adımlarla çatı katına çıktım.

Kış ayında olmamız nedeni ile buz gibi olan hava montum kalında olsa içine girmiş ürpermeme sebep olmuştu. Cebimdeki kağıdı çıkarıp açtım daha sonra diğer elimdeki telefondan internete girip Ada'nın sosyal hesabından bir fotoğrafı açtım. Ve kağıt ile yan yana getirip "Çok yakışıyorlar be ." diye fısıldadım. Aynı zamanda sırıttım.

Onun fotoğrafını bile görmek içimi ısıtmıştı. Fotoğrafa bakarken buraya gelme amacımı hatırlayıp hızlı hareketler ile toparlandım ve ıssız olan sokağın yakınındaki boğazın ardından doğmaya başlayan güneşe hayranlık ile bakakaldım.

~YAZ YAĞMURU~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin