***
Bu bölüm sevgili okuyucum;
@ Sevdayardimci8 için...
Seviliyorsun deli kız...
:)***
2016/New York
(29 Yaşındayken)Gözlerindeki yaşlar çıplak zemine düştükçe "pıt pıt" sesler çıkarıyordu.
Royce neden sonra kendini onun yanında buluverdi. Elini genç kızın omzuna destek verircesine koydu. Dokunduğu o vücut güzel bir sıcaklık yayıyordu. Öyle ki elini geri çektiğinde avucu üşüdü Royce'un...
Kız, Royce'un bu hareketiyle sakinleşti. Yavaşça ayağa kalkıp ıslak yanağına yapışan kızılımsı kıvırcık saçlarını yüzünden çekmeye çalıştı...
Sonra Royce'a yaklaştı ve kendinden epeyce cüsseli olan bu adamı inceledi.
Royce ise sadece kızın ışıl ışıl kadifemsi mavi gözlerine bakıyordu. Ne kadar da küçüktü öyle, ne kadar savunmasız...
Yakışıklı değildi oysaki... Neden bu adamdan hoşlanmıştı ki? Neden onda bir büyü hissediyordu? Ona yardım edip onu kurtardığı için mi?
Çok küçüktü... Bu kadar küçük bir kıza karşı böyle hisler hissetmesi utanç vericiydi. Şimdiye kadar herhangi bir kadınla bu kadar yakınlaşmamıştı ki... Sanki yeni ergenliğe girmişti...
Sessizlik bozuldu;
"Senin adın ne?" diye sordu kızıl kız...
Royce, düşünce dünyasından sıyrılıp kıza her zamanki mimiksiz surat ifadesiyle baktı.
"Royce... Royce Philips."
"Neden bu bebekleri satın aldın Royce?"
Royce, şaşırıp arkasına döndü. Ellerini cebine sokarak mutfağa doğru hamle yaptı.
"Kahve ister misin?"
Royce'un sesi şimdi mutfaktan geliyordu. Fincan ve kaşık sesleri birbirine karışıyordu.
"Bunlar hepsi birbirine benziyor. Ama en çok bana!"
Son cümleyi etkileyici kılmak için sesini kalınlaştırarak söylemişti.
"Şekerli yapıyorum o zaman. Ya da yaşına daha uygun..."
Gözlerini devirdi;
"... bir içecek de bulabiliriz ufaklık. Dolaba bir bakayım..."
"On üç, on dört, on beş..."
"Duyamadım ufaklık?"
"Of ama Royce tam bir piskopatsın. On beş tane bebek satın almışsın..."
Royce durakladı... elindeki cam şişeyi yavaşça tezgaha koydu, şimdi sesi daha boğuk çıkıyordu.
"Onlar... benim değil..."
"Peki kimin?"
Kız, sadece başını, oturma odasından çıkartıp mutfağa doğru baktı...
"Meyve suyu da ikram edebilirim..."
Kızın suratı aksi bir şekilde asıldı ve sevimlice çıkarttığı o başını oturma odasına geri soktu... Aksi bir çocuk gibi dudağını büküp kollarını "çiçek" olmuş gibi birbirine bağladı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÜFEK/Tamamlandı
Ficción GeneralBir kitabın ismi niye tüfek olsun ki?(Tamamlandı) TÜR: Dram/Gizem Yağmur can yakar mıydı hiç? Sanki biri yağmuru ateşe vermişti ve değdiği yeri yakıyordu.Yine "kendimsiz" kalmıştım işte, "kimsesizlikten" ziyade... "Beni kaybetmekten korkman hoşuma g...