-BÖLÜM 36-

685 33 26
                                    

MİNNA!İKİ HAFTA SONRA ARC BAŞLATACAĞIM!AMA BU BÖLÜMDE MİSAKİ VE BELL'İN BİRBİRLERİNİ NASIL TANIDIKLARINI ANLATACAĞIM.BİRAZ OVA GİBİ OLACAK AMA İKİ HAFTA SONRA SİZİ BAYA HEYECANLANDIRACAĞIM!ARKADAŞLAR BELL  VE MİSAKİ'NİN NASIL GÖRÜNDÜĞÜNÜ DUVARIMA BAKARAK ÖĞRENEBİLİRSİNİZ!

-GEÇMİŞ-

6 Yaş...Misaki elleri ile altıya kadar sayıyordu...Bell-kun ve benim doğum günüm...25 Ağustos!Bu gün doğum günüm!İçinden düşündü...''Acaba Bell-kun hatırlayacak mı?''

Bell ve Misaki komşulardı...Misaki ,heyecanlı,sevecen bir kızdı...Bell ise çok utangaçtı...Evden dışarı çıkmak istemezdi..Kendi halinde bir çocuktu...Kız kardeşini parka götürürdü...Annesi ve babası iyi geçinemezdi..Evde sıkça kavga olurdu..Bu durumlarda...Bell'i içine kapanık birisi yapmıştı...Ama Misaki bunu önemsemiyordu...Bell'i çok seviyordu...Onunla oynamak istese de..Bell oralı olmazdı..Kibar bir şekilde reddederdi..Ama Misaki kararlıydı..Bu gün kendisinin ve Bell'in doğum günüydü...Aynı günde doğmaları onu çok mutlu ediyordu..Dışarı çıktı..Kendi ailesinin durumu iyi değildi...Fakirlerdi...Erkek kardeşi hastaydı...Paraları yoktu...Babası eline geçen parayı kardeşinin tedavisi yerine kumara harcıyordu..Annesi bu duruma çok üzülüyordu..Misaki elinden geleni yapıyordu...Annesine destek olmak için örgü örüyordu...Ördüklerini pazarda satıyordu...Ama bu gün..Özel bir gündü...Bell için  bir atkı örmüştü...Mavi bir atkı...Çok heyecanlıydı...Evin önündeydi...Kapıyı çaldı...Kapıyı açan kişi...Bell'in annesi oldu...Sol gözünde belirgin bir morluk vardı...Dayak...Bell'in babası yine dövmüştü zavallı kadını...''Bell için mi geldin Misaki-chan?''

''E-Evet efendim!''

Kadın gülümsedi ve elini Misaki'nin başına koydu...''Bell çalışmaya gitti..Onu  patronu Yamato-san'ın yanında bulabilirsin.''

''T-Teşekkürler!''

Misaki vakit kaybetmeyi istemiyordu...Tüm hızı ile koşmaya başladı...Sonunda Yamato-san'ın dükkanına gelmişti...Bell...Panik içindeydi..Yemekleri masalara koyarken çok aceleci davranıyordu...Bir tabağı yere düşürmesiyle son nokta konulmuştu...Patronu Bell'i bir güzel azarlamıştı...Güzel bir tokatta yemişti ...Utanç içinde çıktı dükkandan...Karşısında Misaki'yi görmeyi beklemiyordu...''Gördün değil mi?Gül şimdi...''

Misaki'nin gözleri Bell'in kızarmış yanağına kaydı...Canı çok yanmış olmalı diye düşündü...Elini Bell'in yanağına koydu..''Acıyor mu?''

''Ç-Çek elini!''Bell ,Misaki'nin elini kendi yanağından çekmişti..''Dokunma bana!''

''Ü-Üzgünüm...''Bell'in kızarmış yanağı daha da kızarmıştı...Gözlerine bakamazdı...Bell bir kızla göz teması kurmayı...Hiç beceremezdi...Yerdeki taşlara bakıyordu...''Neden ...Buradasın?''

''Doğum günü!''

''Doğum günü?''

''Doğum günümüz!''

Bell  şaşkınlıkla Misaki'ye baktı...''E..Evet..Bu gün...''

''Bell-kun!''Misaki arkasında sakladığı atkıyı ona uzattı.''Bunu kabul et lütfen!Kendime de morunu yaptım!''

Bell ne  yapacağını bilememişti...''İstemiyorum!''Arkasını dönüp koşmaya başladı...''B-Bell-kun!Bekle!''Misaki de arkasına takıldı...Küçük çocuğun kaykayına gözü takıldı.''Bunu ödünç alıyorum!''

''H-Hey!''

Misaki sürmeyi bilmese de baya hızlı gidiyordu...''Seni yakalayacağım!Bu sefer!Hediyemi vereceğim!''

MUTLULUK...GERÇEK MİDİR?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin