43 -Öpersen Geçer-

18.7K 854 2.4K
                                    

"Sen öp, geçmezse o yaramın ayıbı"

___________

Selamun aleyküm. Girişimiz baya.. vaatkâr :)

Bölüm gecikti, insanlık hali. İlgi ve anlayışınız için sonsuz teşekkürler. Yazamadığımda size karşı borçlu hissediyorum, umarım zamanı daha verimli kullanabilirim. Ben de Maatteessüf'ü özlüyorum yazamadığım zamanlar. Ve biz de, sizinle buluşmayı dört gözle bekliyoruz.

*Multiye bir kısa film daha ekledim. İsmi "Alma" Tüketim emperyalizmini çocuklar üzerinden anlatan, caydırıcı bir animasyon.

______________

Playlist:
Tahir Şimşek - Bu Son Sigaram
Tuna Velibaşoğlu - Sen kal ölene kadar
84 - Yağmur Yüreklim
Güliz Ayla -Bahsetmem Lazım
Mustafa Ceceli - Sultanım
Bahadır Sağlam - Kır Papatyası
Bahadır Sağlam - Aşk Olsun
________________

Yaşarken ne çok şeyin kıymetini unutuyor insan. Ailenin, arkadaşlığın, fedakârlığın, geçmişin, sevginin... Nasıl çabuk kırıyoruz yakınımızdakileri, nasıl umarsızca sıralıyoruz zehir zemberek sözleri. Kustukça rahatlıyoruz öfkeyi, nefreti; yarının ne getireceğini düşünmeden... Her an, her saniye elimizden yitip gidebilecek insanlara sarılmak yerine itiyoruz, kazanmak yerine yitiriyoruz... Oysa hayat bir kelebeğin ipekten kozası kadar narin ve kırılgan, saatin tik taklarında bir varsınız, bir yok..

"Ne zaman çıkacak?"

Çaresizce kapıya bakarken sesim boğazımı yaktı. Kaç saattir bekliyorduk. "Neden göstermiyorlar Özgür? Ona bir şey olursa-"

"Şhiit.. Bir şey olmayacak"

Özgür eliyle, başımı göğsüne yasladığında ağlamaya devam ettim. Yüreğim bin parçaya ayrılmış, damlalar acıyı yanaklarıma taşıyordu. Seyhun'u öylece cam kırıklarının üstünde yatarken gördüğümde aklım başımdan gidecekti. Kapıya nasıl koştuğumun, Özgür'ü nasıl çağırdığımın farkında değildim. Seyhun'u sedyeye yüz üstü yatırdıklarında nefes almayı unutmuş, sırtını kan içinde bırakan cam parçaları ile yere yığılmıştım.

 Seyhun'u sedyeye yüz üstü yatırdıklarında nefes almayı unutmuş, sırtını kan içinde bırakan cam parçaları ile yere yığılmıştım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Özgür, ben onsuz yaşayamam..." Hıçkırıklar sesime çarparken derdim bendimi aşıyordu. İnatla zihnimde zamanı geri sararak o anı silmeye çabalıyordum, nafile. "Vursun, kırsın... İ-isterse beni hiç sevmesin... ama.. ama ona bir şey olmasın Özgür... Nolur olmasın"

Tişörtünü parmaklarımla sıkarken, aciz bir haykırış cılızca havaya karıştı. Çaresizlik insanın elini kolunu, ruhunu bucağını bağlıyor, inim inim inletiyordu. Gidemezdi, onu kaybedemezdim. Hayır, Seyhun bana bunu yapamaz, kırar üzer ama onsuz bırakmazdı. Kalbimdeki acı tarifsizdi. Sefa'dan sonra, Sema'dan sonra.. Sey... Tuhaf bir hissiyatla kalbim sıkıştı. Hayır, bu kafiye hayatın acı bir oyunuydu sadece. Nefesime nefes olan bir canı daha kaybedemezdim.

MAATTEESSÜFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin