Kafanızda kurguladığınız hayaller gerçek olsa ne yapardınız? Sanal bir ilişkiye ne kadar dokunabilirsiniz?
"Neden benimle uyuyorsun?"
"Çünkü hiç bir çıkarım yok"
Birine kilometrelerce uzakken, bir o kadar yakın olunabileceğini o gün anladım. Bunu k...
Yalın - Tatlıla Balla Sinan Akçıl - Şarttır Haifaa Wahby - Boss El Wawa Cem Adrian - Sen gel diyorsun Sema - Fikrim İnce Gülü Sinan Akçıl - Biri Bana Gelsin Cüneyt Tek - Kurşun (Olmazsa olmazımsın) Buray - Kimsenin Suçu Yok Zara & Kutsi -Aşıklar Şehri Nick Jones - Close
________
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Güzel şeyler bir anda yerle bir olabilir miydi? Ya darmadağın hisler anında tersine dönebilir miydi? Güneş her gün yeniden doğardı. Umutlarla, vaatlerle, yeni dertler, yeni çözümlerle. Gün her akşam tekrar kararırdı. Gece ve gündüzün insanlara anlatmak istediği çok şey vardı. Baharda açan çiçeklerin, kışın solup tekrar can bulmasının fısıldadığı nasihatlar vardı.
Hayat, bıraktığın yerde kalmazdı. Her gün bir olmazdı. Her gün bir insan ölürken bir bebek doğar, herkes ikinci bir şansı hak ederdi. Ve nefes aldığımız sürece bize hakkını vererek yaşamak düşerdi.
Kadınlar biliyordu; eşler iki bedende tek kalp olabilir, hoşgörü tüm hataları örtebilir, af; güzü bahara çevirebilirdi. Daha dün, tamamen bitti dediğim her şey bugün akın akın irademe isyan ediyordu. Biliyordu kadınlar, evlilikte asla'lara yer yoktu. Biliyorlardı; Ateş ve barutu fitilleyen bir kıvılcım daima vardı.
Ve o kıvılcım bitti dediğim anda bizi en baştan ateşe veriyordu.
"Kırmızı balık kaç ka- ah!"
"Kaçamazsın"
Aniden belime dolanan kollarla kısık tiz bir ses çıkardım. Bu komik çocuk şarkısı dilime dolanmıştı.
"Seyhun"
Kaşlarımı onu azarlarcasına çattım. Elimde ütü varken ani sarılışı tehlikeliydi, evde bu kadar insan varken daha da tehlikeli.
Burnunu burnuma sürterek tüm sevecenliğiyle gülümsedi. Ve kısık cezbedici bir sesle tekrarladı. "Kaçamazsın kırmızı balık"
"Kaçmak gibi bir niyetim olduğunu sanmıyorum"
Munzır bakışlarım bir anlık telaşla etrafı kolaçan ettikten sonra usulca kollarından kurtuldum.
"Sen anneannemin terliğini yersen kim kaçıyor görürüz" Önümdeki ütüye dönerken aklıma gelen şeyle gülüşümü engellemeye çalıştım. Sesim buna izin vermedi. "Yeni aşık olmuş sevgililer gibiyiz"
Seyhun rahat bir ifade ile şifonyer yaslanarak ellerini şifonyerin üstünde iki yanına koydu. Arkamda olmasına rağmen gardropun aynasından rahatlıkla görünüyordu.
"Öyle değil miyiz?" Sesindeki tatlı ima ile kalbim titredi. Her an yenilmeye hevesli irademe dehşetle karşı durdum.
"Biraz daha beni taciz edersen yüzüne ütüyü yersin Seyhun Özdoğan"
