HAYIRLI BAYRAMLAR !
En müsait zamanda yazamayıp, en beklenmedik günde bölüm atabilen yazarınızdan Merhaba (:
Rabbim, tüm kurbanlar hürmetine, Hak için Vatan için kurban olan Canlarımızı bize bağışlasın, Amin.*Seyhun ve Özgür'e parodi hesabı açıldı. Açanlara teşekkür ediyorum. Ulaşmak isteyenler,
*Son bölümü, henüz 100 küsür oy olmasına rağmen 1K yorum yapan ve beni bir haftadır yoruma boğan, güzel okuyucularıma Teşekkürler, onlar kendilerini biliyor.
Yazarınız bu hikayede hüznü uzun tutamıyor, Nisa'ya çok yüklenince ayarları bozuluyor. Geçmişte yazılmış kısımlar vardı, onları düzenlemek her zaman daha sıkıntılı oluyor. Kopukluk görürseniz bundandır, yahut da şarkıların uyumsuzluğundandır.
Şimdi sizi ruhumun iki dengesiziyle baş başa bırakıyorum.
__________Multi: Seyhun. Ve Nisa'nın gelinliği
*Çatlak yazarınız face sayfasına bir sürü resimler ekledi. (158!) -Detay isteyenlere.
Playlist:
Annesi Onu çok Severmiş (Kına)
ALİ ATAY - YALAN (Ayrılış)
İlyas Yalçıntaş - Omazsa Olmazımsın (Fotograf çekimi)Funda Arar - Senden Öğrendim
Belkıs Akkale - Adana Çiftetellisi (Düğün)Mutlaka şarkılarla dinleyin. Şiddetli ricam.
En azından videoda ekli YALAN şarkısı ile dinleyin.______________
"Yüksek yüksek tepelere
ev kurmasınlar
Aşı aşı memlekete
kız vermesinler"Kızlar etrafımda türküyü söylerken yüzümdeki örtü beni bunaltıyordu. Arap saçı olmuş hislerim, boğazıma gerilmiş bir ip gibi kendi içimde boğulmama sebepti.
"Düşünmüyordum, bilmeni gerektiren bir durum yok çünkü"
Seyhun'un sözleri, tonluk bir balyoz gibi yüreğime iniyordu tekrar tekrar. Annesi gerçek annesi değildi. Sultanım dediği, el üstünde tuttuğu kadın, Seyhun'a bakışlarında merhameti gördüğüm o naif kadın öz annesi değildi. Abisi hakkında konuşmak istemiyordu, annemin lafsını etme diyordu. Ya babası? O da mı üveydi? Sonuçta ikisine de benzemiyordu. Kalbim buhranlarla sıkıştı. Belki de abisine bu yüzden kızgındı, onu başka bir aileye vermişti belki. İhtimaller kafamı kazan gibi kaynatırken, bunları cevaplayacak kişinin Özgür olmasını umdum. İlk fırsatta ona sormalıydım. Zira Şeyda ve İsa abinin ağzını bıçak açmıyordu.
Öyle saçma şeyler peşinde koymuştum ki. Aslında dediği gibi bencil davranmış ve hep kendi hislerimle onun hissedeceği umudunu birleştirip durmuştum kafamda. Hiç adam akıllı merak etmemiştim Seyhun'un hayatını. Evlilik gibi ciddi bir işe kalkışırken bile yaptığım tek şey annem ve teyzemle düğün hazırlığı peşinde koşturmak olmuştu, kiminle evlendiğimi sorgulamadan.
Kendi fikirlerimi serdim önüme. Kendi bakış açımı, ablam gelinliği ve kaftanı internetten seçmeme yardım etmiş ve bir günde alınmıştı. Hiç bir detayı önemsememiş, sadece umut etmiştim küçük bir gerçeklik payı olmasına. Müstakbel kocacığım ve ben(!) kocamın eski evinde oturmak istediğimiz için eşya almamıştık. Gerçi benim için herşey yeni olacaktı. Onun evini merak ettiğim için, gelecekteki evimde düşlediğim mobilyaları es geçmiştim. Annem yatak odası takımı almakta ısrar etse de Seyhun yatağın çift kişilik olduğunu ve kesinlikle beğeneceğimi söylemiş, "Beğenmezse düğünden sonra değiştiriz" diye teminat vermişti anneme.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAATTEESSÜF
General FictionKafanızda kurguladığınız hayaller gerçek olsa ne yapardınız? Sanal bir ilişkiye ne kadar dokunabilirsiniz? "Neden benimle uyuyorsun?" "Çünkü hiç bir çıkarım yok" Birine kilometrelerce uzakken, bir o kadar yakın olunabileceğini o gün anladım. Bunu k...