DÜZENLENECEK 4.bölüme kadar düzenlendi. 5.bölüme geçtiğinde bağımsız gelebilir
Aksiyon #1. 17.04.2017
Mizah #34. 19.12.2017
Unutmak etiketi ile 1. 24.05.2018
Cadı ve canavarın hikayesi:
Karanlıkta yaşayan biri için
Aydınlık ne kadar yakın olabilir...
"Emre eğer sen oradaysan, bu kim?" Deyip sırtında oturduğum şahısı gösterdim.
"CELLATIN " olmaz değil mi? kesin ben yanlış duydum. Ben gayipten sesler duyuyorum, evet!!
"KALK ÜSTÜMDEN" deyip bağırınca, hemen kalktım. Yerdeki şahıs, hızla ayağa kalkıp bana dönerken
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İşaret parmağımla gösterip ellerimi yanaklarıma koydum. Kafam hızla bir Emre'ye bir Araf hocaya dönereken Araf hoca
"DUR ARTIK" diye bağırdı. tırsarak Emre'nin arkasına saklandım.
"Ben özür dilerim, sizi Emre sanmıştım. Aynı montu giyince " deyip Emre'nin arkasından kafamı çıkarıp şirince gülümsedim.
"Gel buraya" deyip eliyle gelememi işaret etti.
"Gelemesem? " deyip şirince gülümsedim.
"Böyle yapınca şirin falan olmuyorsun, sadece maymuna benziyorsun, gel buraya!!"dediğinde sinirle Emre'nin arkasından çıkıp Emre'ye döndüm.
"Emre sence maymuna mı benziyorum? " Deyip şirince gülümseyince bana tebessüm ederek
"Hiçte bile, bence çok şirinsin " deyip yanıklarımı sıktığında, ellerine vurup arkamı döndüm ve Araf hocaya ukalaca baktım.
"Sizin gözünüz bozuk hocam, isterseniz dönüşte göz doktoruna gösterelim gözlerinizi? "dediğimde kaşlarını çattı. Bir anda hapşırınca Araf hocaya baktım. Gerçekten mi? Hemen hasta mı oldu?
"Bak, senin yüzünden kaptım şifayı "Kızgınlıkla bana bakarken
"Hadi ama bir kaç kar topuyla hasta olmuş olmasınız değil mi?" Deyip sorduğumda
"Benim bünyem zayıf, hemen hastalanırım. O yüzden bugün bana bakmakla yükümlüsün, hatta iyileşinceye kadar " dediğinde gözlerimi olabildiğince açıp hüzünle Emre'ye baktım. Çaktırmadan kaçmıştı. Hah otobüste o kadar laf et, şimdi kaç, pis satıcı hırsla Araf hocaya döndüm.
"Ben buraya eğlenmeye geldim ama hocam ya, hem burada bir doktor falan vardır ona gider ilaç alırız." Hızla yanıma gelip ensemden tutarak otele doğru sürükledi.
"Öyle kolay kurtulamazsın Ayça hanım" ya niye ben ya?
İçeriye girip valizlerin olduğu yere geldik. Ben anlamsızca suratına bakarken eliyle valizleri gösterdi.
"E?" Diye sordum.
"Odalara çıkması gerek, ne kadar acımasız bir insansın sen öyle, hasta hasta ben mi çıkarayım odaya?" Diye şirin olduğunu düşündüğü bir yüz şekline bürünmüştü ama daha çok dolapta bir ay kalan yemeğe akvaryumun pis suyu ve bir ay yıkanmamış çorabı karıştırdığın da karşılaştığından manzara dan daha kötüydü.
"Ama ben kızım ya, nasıl bu ağır şeyleri kaldırmamı beklersiniz, hem buradaki çalışanlar ne yapıyor acaba?" Diye soru yönelttiğimde
"Çok konuşma, sen bunları tek elinle de taşırsın, ayrıca param yok ne vereceğiz adama öpücük mü?" Beyefendi zengin mühitlerin otursun buraya gelince parası olmasın
