🔫SG-23 AMA ONUN MUTLULUĞUNU BOZMADIM.🔫

8K 566 178
                                    

İyi okumalar

"Polis mi? Ağabey? " Arkamdaki sesle yerime çivilenirken, gözlerim yuvalarından çıkacaktı neredeyse, yavaşça arkamı döndüm ve karşımdaki Nur ile bakışmaya başladım. Bana şaşkınca bakarken ellerimi yukarı kaldırıp

"Bak açıklayabilirim." Sinirle yerinde tepinirken, ağabeyime göz ucuyla baktım. Benim gibi ne yapacağını bilemiyordu. Gözlerim, tekrar bana ve ağabeyime sinirle bakan Nur'a çevirdiğimde

"Neyi açıklayacaksın, polis olduğunu mu? " sonra gözleri yanımda duran ağbeyime döndürdü "Ege hocanın Ağabeyin olmasını mı?" Gözleri tekrar bana dönerken buğulanmıştı "Yoksa bizi nasıl kandırdığını mı?" Arkasını dönüp koşmaya başladığında, bende arkasından koşmaya başladım.

"NUR DUR, BAK HER ŞEYİ ANLATACAĞIM, BİR DİNLE" daha da hızlanıp

"NEYİ ANLATACAKSIN YA, BİZİ NASIL KANDIRIP, EĞLENDİĞİNİ Mİ?" Sinirlerim bozulurken bağırarak

"NUR, DUR DEDİM SANA" Nur durmadığında belimdeki silahı çıkarıp havaya bir el ateş ettim. Nur yerine çivilenirken namluyu ona doğrultup

"Sana dur dedim, eğer beni dinleseydin her şeyi açıklayacaktım ama sen her şeyi anlamadan dinlemeden yokuşa sürüyorsun, şimdi düş önüme eve gidiyoruz" Nur bana döndüğünde, ağabeyim nefes nefese yanıma gelmişti.

"Duru, ne yapıyorsun?"

"Duru mu? Senin adın bile yalan, ne dinleyeceğim seni be" yüzümü sinirle sıvazlarken, ağabeyime bakıp tekrar Nur'a döndüm ve elimdeki silahla yürümesini işaret ettim. Yavaş yavaş bizim eve yaklaşırken kapının önünde Ali'yi gördük.

"Ayça ne oluyor böyle?" Şaşkınca bana bakıp elimdeki silahı almaya çalıştığın da

"Ali dur içeride anlatacağım" dediğimde, bana korkarak baktı.

"Bak Ayça, bizim birbirimizden başka kimsemiz yok. Ne olur saçma sapan bir şey yapma ağabeycim " ağabeyim durur mu? O da söyleyenmeye başladı.

"Var, onun artık bir ailesi var ve bir daha kardeşime ağabeycim falan deme çünkü onun bir ağabeysi var." Ali şaşkınca hem Ege hocaya hemde bana baktığında, gözlerinde küçük panik kırıntıları gördüm. Onu bırakıp gideceğimi falan sanıyordu herhalde, yok öyle bir dünya Ali Bey, seni bırakıp nereye gideceğim ben

"Bu ne demek oluyor Ayça?" Tam ağzımı açmış bir şey söyleyecekken ağabeyim tekrar araya girip

"Artık onun bir ağabey var demek, sana gerek kalmadı demek" olaylar sarpa sararken konuşmaya Nur'da dahil oldu.

"Keşke bir tek bu konuda sana yalan söylemiş olsaydı. Adı Ayça değil, Duru'ymuş, bilebiliyor musun?" Üçüde birbiriyle tartışmaya girdiğinde tekrar havaya bir el ateş ettim. Kızgınlıkla onlara bakıp

"DÜŞÜN ÖNÜME HEMEN" sesim yüksek çıktığından dolayı ürkerek, koyun sürüsü gibi arka arkaya dizilip apartmana girdiler, tabi bende arkalarından

Bizim dairenin katına geldiğimiz de, cebimdeki anahtarı çıkararak evin kapısını açtım ve içeri geçmelerini sağladım. Salona geçtiğimiz de herkes bir köşeye dağılıp oturmuştu. Bende hepsine aynı uzaklıkta kalan tekli koltuğa oturarak nereden başlasam diye düşünmeye başladım.

"Anlatacak mısın? Bir yalancıyla daha fazla bir evde kalamam" Nur'un sözleri beni yaralarken kafamı sallayıp

"En iyisi en baştan anlatmak, kendimi bildim bileli bir ailem olmadığını sandım. Nerede mutlu bir aile görsem, genzimde derin bi yanma hissi, kalbimin ortasına saplanan bir ağrı, kulağımda bir uğultular hissediyordum. Biz Ali'yle yetimhanede tanıştık. Kardeşimden farksız benim için, gel git zaman biz büyüdük ve tabi idallerimiz farklaştı.  İlköğretimi beraber okumamıza rağmen, Ali doktorluk istediği için lisede ayrılmıştık ama sadece okul saatlerinde ayrıydık. Diğer zamanlarının çoğunu Ali'yle geçiriyordum. Ama böyle de okula adepte olamıyordum. İlk senenin sonunda üç tane arkadaş edindim. Biri kız ve iki tane erkek olmak üzere, Pars, Atakan ve.... Tuğçe, kısa zamanda okulda pöpüler bir grup olduk. Bütün müzik yarışmalarına biz gider olmuştuk. Tabi haliyle birbirimizle çok görüştüğümüz için ben baterici olan Pars aşık oldum. Tuğçede Atakan'a aşık olmuştu. Yani bu bizim gruptakiler, Ali'yle artık fazla görüşemiyordum. Çünkü benim gibi bir salak, bir çocuğa aşık olmuştu ve en yakın arkadaşını unutmuştu. "Gözlerim buğulanmıştı. Ali'ye Özür diler gibi baktım. Bana gülümsediğin de, bende tebessüm edip anlatmaya devam ettim.

SADECE GÖREVDEN  #DÜZENLENİYOR  🔫FİNAL🔫Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin