Evet yine bol romantik bir bölüm. İyi okumalar. Sizleri seviyor ve oy ve yorum verirseniz sevinirim.
Koltuğa oturdum. Arafta gelip yanıma oturdu ve resmi alarak anlatmaya başladı. İlk önce, resimdeki kadını gösterdi.
"Bu kadın annen, adı Emeldi. Ona çok benziyorsun. Annen de seni kadar güzeldi. Bu da baban Buğra amca, o da çok yakışıklı bir adamdı ve çok iyi bir çifttiler." Araf'ı durdurup merakla sordum.
"A şey, sen annem ve babamı nereden tanıyorsun?" Üzgünce gözlerime baktı.
"Biz küçükken aile dostuyduk." Şaşkınca Araf'a baktım.
"Küçükken derken? Aile dostu derken? İyi de, biz senle hiç tanışmadık küçükken, öyle olsa hatırlardım herhalde, sadece sekiz yıl yok kafamda" derin bir nefes aldı ve elimi tuttu.
"Senin ve benim kaderimiz doğmadan önce yazılmış sanırım. Annelerimiz ve babalarımız arkadaşmış, biz daha doğmadan önce bile, biz doğduktan sonra biraz uzaklaşmış ailelerimiz. Artık onların bakması gereken aile olunca, işlerine tuttunmuşlar ve başka semtlere taşınmışlar ama bu durum, onları birbirinden uzaklaştırmamış ve aynı yerden yazlık almışlar. Birlikte büyümemiz için her şeyi yapmışlar. Hafta içi görüşemeseler bile, haftasonu ve yazın görüşebiliyorduk. Sen çok tatlı ve şirin bir çocuktun." Gözlerimi kaçırdım. Nasıl olurdu bu?
"Fotoğrafım var mı?" Yerinden hızla kalktı ve bir albüm alarak gelip fotoğrafı bulup gösterdi. İki tane suratları pasta olmuş ama mutlu olan çocuklar vardı.
"Oha, bu ben miyim? Çok tatlıymışım. Peki bu kim?" Deyip yanımda duran çocuğu gösterdim.
"Benim " bir Araf'a baktım. Bir de fotoğraftaki çocuğa baktım. Gözlerinden anlamalıydım.
"Çok tatlıymışsın ama ne oldu da bu hale geldin?" deyip kahkaha attım, onunla dalga geçmek çok keyifliydi.
"Ben mi çirkinim? " düşünürmüş gibi yapıp
"Eh, yani birazcık " albümü bırakıp üzerime doğru gelmeye başladı.
"Çarpılacaksın be, cezanı vermek gerekir." Deyip gıdıklamaya başladı.
"A..haha...a..haha..raf...hha...ta..ta..haha. ..mam. ..haha...çat..haha. ..la...haha..yacağım." ben gülerken
"Yakışıklı mıyım, söyle" gülerek kafamı salladım.
"Hahaha. ..ya..haha...kı....haha..şık...haha...lısın...hahaha. ..dur...hahaha...
artık" gözlerime yaş gelince bakıp elimden tutarak kaldırdı ve anlatmaya devam etti. Tabi uyarmayıda unutmadı."Bak, eğer bir daha böyle bir şey söylersen, neler olacağını gördün. " elindeki albümü aldım ve onu inceleyerek
"Anladım orman göz " dedim. Ses gelmeyince Araf'a baktım. Şaşkınca bana bakıyordu.
"Ne oldu?" Dedim.
"Şey, sen hafızanı kaybetmeden önce, bana hep orman gözlüm derdin de" geçiştirerek
"Sonuçta yeşil gözlüsün. Akla gelinmeyecek bir şey değil. Sen devam etsene" yine yanağıma bir buse kondurdu. Gözlerimi albümde tutarak tekrar
"Hadi devam etsene" çocukluk fotoğrafımızı eline aldı ve
"Her ne olduysa, bu fotoğraf çekildikten iki saat sonra oldu. O gün.... senin doğum günündü ve haftasonu olduğu için yazlıktaydık. Herkes oradaydı, kutlama yapıyorduk. Eğleniyorduk. Gitme zamanı geldiğinde..... sen gitmek istemedin....ama diğer gün hafta içiydi ve herkesin işi olduğu için gitmeniz gerekti....Seninle konuşmaya çalışıp gitmeni istedim, ki hemen haftasonu olup tekrar gelin diye. Sen baya sinirlendin falan, zorluk çıkardı. Bende gitmeni istediğim için bana küsüp gi..gi..git..tin. Bir daha geri gelmeyeceğim deyip gittin. Sözünü de tuttun. Bir daha da gelmedin. Doğum günün olduğu gün kaza ge..ge..geçirdiniz. Anne, baba ö..Ö. .öl..dü." bir yumru oturmuştu. Annem ve babam beni doğum günüm de mi, öl...öl..öl..müştü. Başım ağrımaya başlarken, öğrenmek istiyordum ama bir yandan da gidip yorganı kafama kadar çekip bir daha çıkmamak istiyordum. Bozmadım Araf'ı o da devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SADECE GÖREVDEN #DÜZENLENİYOR 🔫FİNAL🔫
AcciónDÜZENLENECEK 4.bölüme kadar düzenlendi. 5.bölüme geçtiğinde bağımsız gelebilir Aksiyon #1. 17.04.2017 Mizah #34. 19.12.2017 Unutmak etiketi ile 1. 24.05.2018 Cadı ve canavarın hikayesi: Karanlıkta yaşayan biri için Aydınlık ne kadar yakın olabilir...