İŞARETSİZ

Bölüm 35: İlk Karşılaşma

Bölüm 35

Elena çığlık atmaya fırsat bulamadan kendisini diğer tarafta buldu. Acilen bir şeyler yapması gerekiyordu. Çünkü şu anda rüyasında yaşadığı şeylerin gerçekleşmesinden korkuyordu. Eğer bir şeyler yapmazsa kötü bir şeylerin olacağını adı gibi biliyordu.

Cesaretini toplayıp onu çeken şeye baktığında bunun Tiberaux yaratıklarından biri olduğunu gördü. Daha önce gördüğü Tiberauxların yaklaşık 2 katı olan yaratık ayakları üzerinde yürüyerek Elena'yı alanın ortasına doğru sürüklüyordu.Tanrım. Sen yardım et.

Elena belinin altında ezilen taşları hissettiğinde acı içinde çığlık attı. Canı çok acıyordu. Acı içinde inlemeye devam ederken ellerini yaratığa doğru tutarak gözlerini kapattı ve güçlerini kullanarak yaratığı ileri doğru savurdu. Onu öldürmemeye dikkat ediyordu. Çünkü Logan yaratıkları öldüren kişilerin ruhunun yaratıklar tarafından ele geçirildiğini söylemişti.Elena böyle bir şey olmasını istemezdi.

Elena damarlarında gezen güçlerini hissedince hiç vakit kaybetmeden ayağa kalktı ve ona doğru koşan yaratığa baktı.Yaratığın damarları vücudunun her noktasında kendini belli ediyordu. Derisinin üzerindeki açık yaralar Elena'nın dikkatini çekti. Anlaşılan yaratığın yaralı olması Elena'yı bırakacağı anlamına gelmiyordu. 

Elena kendisine doğru koşan yaratığı engellemek için ellerini ileri doğru uzatıp görünmez bir duvar hayal etti ve böylece Tiberaux'un ilerlemesini engelledi. Yaratık bir duvar varmış gibi önündeki boşluğa omuz atarken Elena alanın sağında kalan ve ağaçların seyrekleştiği yola doğru koşmaya başladı. Bundan da kurtulabilirim. Sadece mantıklı düşünmem gerekiyor. Onu öldürmeden engellemek için neler yapabilirim? Düşün.Düşün. Düşün.

Elena derin nefesler alıp kendisini motive ederken yoldaki ilk ağaca ulaşmıştı ki yaratık kızı arkasından yakalayıp Elena'yı ağaca doğru itti.

Çarpmanın etkisiyle Elena'nın gözleri karardı ve Elena biran için kör olduğunu düşündü. Ağrıyan omzunu tutarken sırtını ağaca verdi. Görme yetisini tekrar kazanınca da karşısında dikilen yaratığa baktı."Benden ne istiyorsun?!"

Yaratık 4 ayağının üstüne basıp yavaşça Elena'ya doğru yaklaşmaya başladı ve"Seni sahibime teslim etmem gerekiyor işaretsiz."diye tısladı. Elena ile arasındaki mesafe azalınca durdu. Ardından tekrar 2 ayağı üstüne kalktı.

Elena tılsımının titreştiğini ve parladığını fark ettiğinde "Beni kime teslim edeceksin?"diye sordu. Şu an için yaratığı oyalaması gerekiyordu.Çünkü bu ona bir şeyler düşünmesi için biraz zaman kazandıracaktı.

Yaratığın sivri dişlerle dizilmiş ağzı yukarı doğru kıvrıldı."Bunu seni ona teslim edince öğreneceksin işaretsiz."

"Beni gerçekten sahibine teslim edebileceğini düşünüyor musun?" Elena kendine gelince meydan okuyan bir tavırla ayağa kalktı."Fark ettiysen kendi ağzınla söyledin. Ben işaretsizim.Önlenemez güçlerimin olduğunu bilmen gerekiyor."

"Biliyorum. Önemli olan da işaretsiz olman zaten." Yaratığın ağzı düz bir çizgi halini aldı.

Elena aklına bir fikir gelince gözlerini devirdi."Bildiğini biliyorum." Biraz daha zaman kazanması gerekiyordu. Yaratığın dikkatini dağıttığı takdirde ağaçların arasına girip izini kaybettirebilirdi.