*Gelecek Bölümden*

7.7K 772 101
                                    

#Sezen Aksu - Tutsak#
Ellerimiz buluştuğu zaman içimde kıpırtılar oluşuyor, Cemil yavaşça beni kendine çekiyor.
Yüzüne bakmadan, bakışlarımı onun omzunun üzerinden etrafta gezdiriyorum. Elini, ürkekçe belime yerleştiriyor.
Müziğin yavaş ritmine ayak uyduruyoruz.
Dışardan ne kadar inandırıcı duruyoruz, bilmiyorum. Ben belimde öylece duran elini düşünmeden edemiyorum. Sanki dokunduğu yeri yakıyormuş gibi, elbise onun eli altında yok olmuş gibi.. Şarkı sözlerini duymazdan geliyorum.
"Biraz gülümsemeyi deneyebilirsin," diyor kulağıma eğilip.
Kuruyan dudaklarımı dilimle ıslatıyorum.
"Şuan pek rahat olduğum söylenemez.."
"Niye?"
Ona bakıyorum.
"Bir de ciddi ciddi soruyor musun? Sabah yaptıklarından sonra?"
Başını hafifçe sallıyor.
"Sabah yaptıklarım için özür dilerim, çok ileri gittim."
Şaşırıyorum.
Sonra omuz silkiyorum.
"Zaten şuan önemli olan bu değil.." derken hafifçe bizi izleyen masayı işaret ediyorum.
"Haklısın."
Belimi okşar gibi biraz daha sıkı kavrıyor, beni kendine daha çok bastırıyor. Bunu yapmak zorunda değildi, değil mi? Neden yapıyor?
Beni görmeyeceğini bildiğim için gözlerimi kapatıyorum. Boynundan yayılıp ciğerlerime dolan kokusu karşısında büyülenmiş gibi transa geçiyorum.
Belki bir daha asla bana dokunmayacak, belki de hiç ona bu kadar yakın olamayacağım. Kokusu hiç beni mest etmeyecek, vücudu beni hiç ısıtmayacak..
"Nino seni mutlu ediyor mu?"
Aniden bu soruyu sormama ben bile inanamıyorum. Boş boğazlığıma lanet ediyorum, gergin bir tavırla dudağımı  kemiriyorum.
Cemil önce ses çıkarmıyor. Sonra da,
"Olabilir," deyiveriyor.
Duruyorum. Müzik devam etse de dansımız duruyor ve hafifçe kafamı geri çekerek ona bakıyorum.
Bir şey söylememi bekliyor.
"Edebiliyor, öyle mi?"
Ciddiyetle bana bakıyor. Dans etmeye devam ediyorum, o da duruma ayak uyduruyor.
"Uyuyamadığın gecelerde sana eşlik ediyordur tabi.. Sen uykuyu pek sevmezsin."
"Niye umrunda Selin?"
Onun sorusunu cevaplamıyorum.
"Söyle bana Cemil," diyorum gözlerim istemsizce dolarken. Omzundaki elimi yavaşça beline kadar indiriyorum.
"Senin belinden dokununca nasıl huylandığını da biliyor, değil mi?"
Tırnağımı hafifçe beline bastırıyorum, gözlerini sıkıca kapatıp yutkunuyor. Sonra elimi yakalıyor.
"Her şeyi berbat edeceksin."
Yüzüme iyice ona yaklaştırıyorum. Karşıdan gören birisi bizi nerdeyse öpüşeceğiz sanabilir, hatta bu işimize de gelir.
Nitekim Cemil de afallıyor. Burnum nerdeyse onun burnuna temas etmek üzereyken
"Senin mahvettiğin gibi mi?" diye soruyorum.
Sert nefesi dudaklarıma çarpıyor. Sıkıca tuttuğu bileğimi yavaşça bırakıyor ve ben onun arkasından bize doğru bakan, kaşları çatık Mehmet'i görüyorum.

Yeni bölüm bir hafta içerisinde sizlerle olacak. Tabii bu yorumlara, oylara da bağlıdır ;)
Görüşmek üzere.

Gece'nin MavisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin