Here We Go Again

925 30 1
                                    

3 Ay Sonra

Hayatımdaki gelişmelerden bahsetmek isterdim ama gelişen bir şey yok..Ahh kocaman olmuş karnım dışında.Anlayacağınız üzere Harry'le aramızda gelişen hiç bir şey yok.Bu konuda inanın çabalıyordum.Keşke çabalıyorduk diyebilseydim ama o hiç çabalamadı.O şu an ''YENİ'' ilişkisinde çok mutlu.Ya da sadece öyle görünüyor.İnanın artık bilemiyorum.

Ona ölüm tehlikemin olduğunu söylediğim gün sadece bana sarılmasını ve her şeyin geçecek olmasını söylemesini beklemiştim.Bunu söylemesine ihtiyacım vardı ama o odadan çıktı ve haftalarca geri dönmedi.En sonunda endişelenmeye başladım.O sıralar fazlasıyla hormonlarımla yönetiliyordum-hamilelik sağolsun-ve onu gerçekten merak ediyordum.Hatta ilan bile asmayı düşünmüştüm.Bilirsiniz şu kayıp insanlar için olan panolara.Günden güne kötü oluyordum.Londra'nın soğuk havasında saatlerce Harry'i arıyordum eve gelip hiç bir şey yemeden uyuyordum.Niall en son bu duruma el koydu ve Harry'i buldurttu.Onun bu süre boyunca evimizde olacağını hiç düşünmemiştim.Her yeri düşünmüştüm ama o eve gideceği hiç aklıma gelmemişti.Yani her tarafta anılarımız varken o eve gideceğini düşünemedim.Belki ben de gitmek istemedim.Lanetli bilinçaltı.Eve gittiğimizde kapıyı yarı çıplak bir şekilde Harry açtı.Şok olmuş bir ifadeyle bizi süzdü ve içeri geçtik.Kafamı kaldırdığımda yarı çıplak bir Cara Delevigne görmek tüm cümlelerimi yutmama sebep oldu.Hani.Şu.Mükemmel.Manken.Cara.Delevigne.Harry'nin bir şey söylemesine izin vermeden evden çıktım.Sadece hızla oradan uzaklaşmam gerektiğini biliyordum.Onu görmemem gerekiyordu.Peşimden koştuğunu duyuyordum ama ona bakamazdım.Bu sefer ona inananmazdım.Bu sefer olmazdı.Beni geçip tam önümde durdu.Gözgöze gelince dakikalardır tuttuğum gözyaşlarımı serbest bıraktım.Yanaklarımdan süzülürken elimin tersiyle onlardan kurtuldum.Beni kendine çekip sarıldı.Ona son sarılışım olduğunu biliyordum.Ona sarıldım ve kokusunu son kez içime çektim.Kulağına elveda aşkım diye fısıldarken ikimiz de titriyorduk.Titreyen bedenimi ondan ayırdığımda grup evine yürümeye başladım.Blue de Chanel,gamzeler,kıvırcık saçlar,yeşil inanılmaz irisler,değişken ruh hali...Onun değişken tavırları beni gerçekten yordu.Önce Taylor şimdi Cara.Ben bu hikayede nerede olduğumu artık bilmiyordum.Şimdi de bildiğim söylenemez.

Yol boyunca hıçkırarak ağladım.Eve geldiğimde Zayn ve Liam'ın tedirgin bakışlarını umursamayıp hızla odamıza çıktım.Kapıyı kitlediğimde yere oturdum ve düşünmeye başladım.Bebeğim için sağlığıma dikkat etmem gerekliydi.Bu da stresten-Harry'den- uzak durmam gerektiği anlamına geliyordu.Ani bir kararla eşyalarımı bavullara doldururken sakin olmaya çalışıyordum.En zoru çocuklara veda etmek olacaktı.Bavulları topladığımda aşağıya indim.

Çocuklar oturuyorlardı.Harry yoktu.Gelmeyeceğini biliyordum.Tedirgin bakışlarını bana yönelttiklerinde öksürdüm ve konuşmaya başladım.Bir yandan da gözyaşlarımı siliyordum.''Çocuklar sizi gerçekten çok seviyorum.Bunu söylemek ne kadar zor..İnanın sizi çok seviyorum.Siz hep yanımdaydınız.''saçmaladığımı fark edip derin bir nefes aldım.

Louis soran gözlerini gözlerime dikti ''Ne demeye çalışıyorsun Bell?'' dedi.Tekrar derin bir nefes aldım ''Ben gitmeliyim çocuklar.''Liam sinirle ayağa kalktı ve saçlarını karıştırdı.Niall'ın sakin kalmaya çalıştığının az çok farkındaydım.Louis bir şeylere yumruk atmak istiyor gibiydi.Zayn konuştu.''Nereye gideceksin?'' sakinliğini koruyor olması çok şaşırtıcıydı.''Bilmiyorum Zaynie,sadece uzaklaşmam lazım.Bunu küçük bir tatil gibi düşün.''dediğimde gülümsedi.Diğerlerine sakin olmalarını söyleyen bakışı atarken''O zaman gidebilirsin,sen bizdensin Bell.Sadece senin uzakta olman fikri hoşumuza gitmiyor'' diye gülümsemeye çalıştı.

Zayn bavullarımı aşağıya indirdiğinde ona sıkıca sarıldım.''Teşekkür ederim Zaynie'' takma adına yüzünü buruştururken ''Bana borçlandın Bellybell'' dedi gülümseyerek.Niall bana sıkıca sarılıp kulağıma ''Seni özleyeceğim'' dedi.Ona daha sıkı sarıldım ''Ben de seni özleyeceğim Nialler''Liam bana sarılınca iç geçirdim.Babacığı özleyecektim.Louis bana sarıldığında ağlıyordu.''Ben şimdi kiminle uğraşacağım.'' gülümsedim ''Sen birini bulursun Tommo''dediğimde o da buruk bir şekilde gülümsedi.Onlar havaalanında çok dikkat çekecekleri için taksiye bindim ve sevdiklerimden uzaklaşmaya başladım.New York uçağına bindim ve hayatımın aşkından kilometrelerce uzaklaştım.

TornHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin