Darcy ve Harry yanımdayken huzuluydum.Harry değişmişti.Yani o bizim bildiğimiz uçarı,bencil ve hissiz Harry'nin yerini duyarlı ve mutlu Harry almıştı.Çevresindekiler gibi ben de bu durumdan oldukça memnundum.Harry'nin değişimi bizim mutluluğumuzun ve huzurumuzun artmasını da sağlamayı başardı.Hatta şu sıralar Darcy artık daha az ağlıyor ve geceleri uyanmıyor.Ki inanın bu işin en iyi kısmı bu.Çünkü gece alınamayan uykum sonuçu çirkin bir zombiye benziyordum.
Zaman hızlı geçiyordu.Harry'nin çıkması gereken ''Dünya Turuna'' sayılı günler kala her şey değişmeye başladı.Harry genelde streslidir ama bu sefer daha farklıydı.Çok stresli ve çok mutsuzdu.Onu üzen bir konunun olduğu belliydi ya da ben öyle düşünmek istiyordum çünkü Harry normal değildi.Yani o eski hali gibi de değildi ama o kendinde değil gibiydi.Sürekli dalgın ve düşünceliydi, hatta çoğu zaman sorduğum soruları duymuyor ve cevap vermiyordu.Onun için endişe etmeye başlamıştım çünkü yemek yemiyor hatta internete bile girmiyordu.Yani bizim Harry'miz internet bağlantısı olmadığı zamanlarda kalp krizi geçireceğini söyleyen Harry'miz İnternet'e girmek bile istemiyordu. Durumun giderek tuhaflaştığını fark etsem de ona ses çıkaramadım, çıkarsam bile duymayacağından emindim çünkü. Günler hızla ilerlemeye devam ediyordu ve dünya turuna üç gün kalmıştı. Darcy o gün çok huysuzdu ve onu bir türlü sakinleştiremiyordum. Harry yine son zamanlardaki umutsuz ve dalgın tavrıyla caddeden geçen insanlara ve arabalara bakıyordu. Çocuklar prova için evden çıkmışlardı ve içimde çok kötü bir his vardı.
Telefonumun melodisi odayı doldurduğunda Darcy ağlamaya başladı. Önce onu kucakladım ve sallamaya devam ederken telefonumu aldım. Harry hala yerinde oturuyordu. Tek bir milim bile kıpırdamamıştı. Zayn'in aradığını gördüğümde rahatladığımı hissettim. " Naber Bells mapıyorsun?" dediğinde cıvıldar gibi konuşmuş olması beni gülümsetmişti.O klasik Zayn'di umuramaz mutlu ve tatlı.Onun böyle olmasını seviyordum.''Fena değil Zaynie! Sen?'' derken ben de gülümsüyordum.''Fena değilim Bells bugün hiç Harry'le konuştun mu?'' dediğinde ses tonundaki gerginliği hissettim.Onun gibi gerilerek ''Hayır yani biraz ama önemli bir şey konuşmadık şu an Darcy'nin yanında zaten.'' dediğimde bir süre sessiz kaldı.''Bella ona neler oluyor?'' dedi.Gergin ve korkmuş gibiydi.Benimde ondan bir farkım yoktu ama ben daha çok dehşete düşmüş gibiydim.''İnan ben de bilmiyorum Zayn'' dediğimde derin bir nefes aldım.Onun için endişeleniyordum.Hem de fazlasıyla.
Dünya Turuna çıkmalarına bir gece kala Harry eve gelmedi.Darcy'yi zar zor uyuttuktan sonra televizyondaki saçma sapan yarışma programına odaklanmıştım.Ama kafam Harry'deydi.O benim için önemliydi.Onu seviyordum ve onun bu değişkne halleri beni çıldırtıyordu.Sadece bir kaç gün öncesindeki sakin,mutlu ve huzurlu Harry'mi geri istiyordum.Her şeyden çok.
Anahtar sesiyle gözlerimi açtığımda hızlıca bakışlarımı kapıya sabitledim.Kanepede biçimsiz bir şekilde uyuyakalmamdan dolayı boynum tutulmuştu.Kafamı toparlıyamıyordum.Harry yavaşça içeri girdiğinde sıkıntılı olduğu çok barizdi.Ellerini koparmak istercesine saçlarının arasından geçiriyor derin derin soluklar alıyordu.Kaşlarını çatmıştı ve çok dalındı.İliklerime kadar bir sorun olduğunu hissedebiliyordum.
Harry derin bir nefes alıp yanıma oturduğunda bakışlarını üzerimde dolaştırdı.Derin bir nefes aldı.''Benim için önemlisin Isabella.Hep önemliydin.Darcy hayatımıza girdi gireli çok şey değişti zaten.İkinizin yanı nadir huzur bulduğum yerler oldu.Her zaman da öyle kalacak.Bu sıralar inan bana çok berbat bir dönem geçiriyorum.Ve herkes benden hissettiklerimi kelimelere dökmemi bekliyor ama bunu başaramayacak kadar yordun hissediyorum.Ben çok yorgunum Bella,hiç olmadığım kadar.'' dediğinde omuzları çoktu.Destek olmak ister gibi kollarımı ona sardığımda o da bana sıkısıkı sarıldı.Dudaklarımı yanağına bastırdığımda gülüşünü yanaklarımda hissedebiliyordum.Çok sevdiğim gamzelerine bir öpücük daha kondururkne o da boş durdan başını boynuma gömdü.Derin derin kokumu solurken sıksık ama küçük küçük öpücükleriyle çenemle boynumun birleştiği noktadan köprücük kemiğime geçti.Orayı da öptükten sonra dudaklarıma yöneldi.Kelimelere ihtiyacımız yoktu.O an sadece o ve ben vardık.Hep olmasını istediğim gibi.Omzuna küçük öpücükler kondurduğumda kıkırdadı.Tekrar bana sarılırken çok şevkatliydi.İşte ben bu Harry'e aşıktım.Mutlu ve huzurluydum.Elimi tutup beni kanepeden kaldırdıktan sonra televizyonu kapattı.Merdivenlere yönelmeden önce açık olan lambaları da kapatmayı ihmal etmedi.Merdivenleri hızla tırmandıktan sonra Darcy'nin odasına yöneldi.Sıkıca tuttuğu elim sayesinde ben de peşinden ilerledim.Darcy'nin yatağının başında durunca beni önüne alıp belime sarıldı.Ellerimizi karnımızda birleştirdikten sonra boynuma küçük bir öpücük kondurdu.Çenesini omzuma yasladı ve birlikte Darcy'i izlemeye başladık.Onun ne kadar mükemmel ve ne kadar bizim olduğunu.Kulağıma yönelip ''Ne kadar da mükemmel.'' diye fısıldadığında gülümsedim.''Tıpkı bir melek gibi.'' dediğimde onaylayarak kafasını salladı.''Bizim meleğimiz.'' dediğinde dudaklarıma küçük bir öpücük kondurdu.
Gitmesine saatler kala birlikte olduk.Sanki bu ilk ve son görüşmemiz gibiydi.Onunla hiç böyle olmamıştık.Hiç böyle sevgi ya da arzu dolu.Hayatımda yaşadığım en güzel bir kaç saatti.Günün ilk ışıklarını birlikte bekledik ve birbirimize olan tüm sevgimizi hissettirdik.En azından ben elimden geleni yaptım.O da benim yarattığım bu atmosfere uyum sağladı.
Bir kaç saat sonra bavulunu hazırlamış duşunu almıştı.Darcy'i doyurup giydirdikten sonra onu Harry'e verip duş aldım ve üzerimi değiştirdim.Günün en zor kısmı Harry'i yolcu etmekti.Havaalanında binlerce hayran olacağından evde veda etmek zorundaydık.Ona sıkı sıkı sarılırken gözümden düşen bir damla yaşa engel olamadım.Baş parmağıyla ufak damlayı silerken bana gamzelerini göstererek gülümsedi.Dudaklarımı dudaklarıyla buluışturduktan sonra kollarımı boynuna doladım.Yanaklarımın kızarmasını bile umusamadım.Ayrıldığımızda ikimiz de nefes nefeseydik.Bir kaç dakika sonra korna sesi bizi tamamen birbirimizden ayırdı.Çocukların hepsine iyi yolculuklar diledikten sonra Louis'in kucağından Darcy'i aldım.O da ağlıyordu.O sadece daha çok bağırıyordu.Zayn kulağıma eğilip ''Ona göz kulak olacağım.'' dediğinde ben de aynılarını hissetmiştim.Bağırarak ağlamak.Arabaya bindiklerinde arkalarından el salladım.Ve şu bir ayın bir an önce bitmesini diledim.
UMARIM BEĞENMİŞSİNİZDİR GECİKME İÇİN ÖZÜR DİLERİM !!!! YENİ HİKAYEM ''BELKİ BİR GÜN'' E GÖZ ATARSANIZ ÇOK SEVİNİRİM!!

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Torn
Hayran KurguKüçük kalp atışlarıyla başladı her şey kelebek kanatları gibi atıyordu küçük kızın kalbi kıvırcık saçlı gamzeli çocuk için.Küçük kız nereden bilebilirdi hayatının aşkını o yaz tatilinde tanıyacağını.Ve o çocuğun her şeyi olabileceğini?Ona sahip olab...