Bölüm 3

64.5K 3.3K 265
                                    

Multimedia: Tanıtım Videosu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Multimedia: Tanıtım Videosu

"Kemal girsene içeriye ne bekliyorsun?" diyen Canan'ın sesiyle kendine gelen adam uzun süren bir transtan çıkmış gibiydi. Eve girip ayakkabılarını vestiyere koyan adam kapıyı kapattı. Canan, Sezen'in önüne geçip "Annem seni öldürecek. Hemen içeri geç." dedi.

Kemal sessizliğini korurken çantasını da bir kenara koydu. Ceketini çıkarırken bir an bakışları yeniden Sezen'e değdi. Kadın ona bakmıyordu. Ablası ile mutfağa geçmişlerdi. Çok garip hissediyordu. Çocukluğundan bildiği o kız bu kız mıydı? Ablasının arkadaşı fakat hemen yan sınıfında okuyan kız. Çocukkenki yüzünü tam hatırlayamıyordu fakat şimdi güzel bir kadındı.

Üstünü düzeltip salona geçen Kemal düşüncelerini bir kenara bıraktı. Oturan aileye bakış atıp gülerek "Hoş geldiniz Yusuf amca, Perihan teyze." dedi ve  misafirlerinin elini öptü.

"Asıl sen hoş geldin oğlum. Maşallah genç, delikanlı olmuşsun." diyen Yusuf Bey oldukça mutlu görünüyordu.

"Sağ ol Yusuf amca. Yıllar sizi hiç değiştirmemiş aynısınız." dedi Kemal koltuktaki boş yere oturarak.

İki aile önceden sık sık birbirileriyle görüştüğü için Kemal bu aileye aşinaydı. Onlar sohbet etmeye başlarken Canan ve Sezen mutfakta çay koyuyorlardı. Bu sırada birbirlerinin telefonlarını almışlardı.

Canan istemsizce Sezen'in durumuna üzülmüştü. Bir daha bu konuyu açmayacaktı. En azından şimdilik. "Sezen sen çalışıyor musun?"

"Evet. 15. Caddede bir pastane var. Orada çalışıyorum." dedi Sezen gülümseyerek.

"Sık sık buluşup arayı kapatalım. Bana anlatman gereken on yıldan fazlası var." dedi Canan.

"Elbette buluşuruz. Dönmen çok iyi oldu. Burada pek arkadaşım kalmamıştı. Hepsi evlenip gittiler."

"Merak etme ben sonsuza kadar buradayım." dedi Canan gülerek. İki eski arkadaş hararetle  konuşmaya devam ederek çayları bardaklara doldurdular. Ardından birlikte salona geri döndüler. Canan çayları ikram edip yerine oturdu.

"Eh o zaman evladım yaşın gelmiş seninde evlensene çocuğum." dedi Perihan Hanım. Sezen annesinin bu sözüyle birlikte Kemal'e bakmaya başladı.

Açıkcası kapıdayken pek dikkat edememişti ama çok değişmişti. Bir kere omuzları oldukça kalındı. Yeni çıkmaya başlayan sakalı ona yakışıyordu. Kısa kesim saçları da onda iyi durmuştu. Kemal'in koyu gözleriyle ela gözleri birbirine değdiğinde aceleyle gözlerini kaçırdı. Bir süre onu incelerken yakalanmanın vermiş olduğu utancı yaşadı. Ardından kız kardeşine dönüp ona bir şeyler sordu.

Kemal ise nedenini bilmese de Sezen'e sorular sormak istiyordu. Gözleri kadının parmağında gezinmiş, yüzük görmeyince yüreği rahatlamıştı. "Nasip valla Perihan. Oğlana kaç tane kız gösterdim. Olmaz diyor başka da bir şey demiyor. Zorla da gönlüne sokamam ya." dedi Emel Hanım sitem ederek.

DildarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin