HARRY POTTER VE YENİLER İHTİYAÇ ODASINDA

İSTENMEYEN DÜĞÜN

Cho, gelin çadırında saçını asasıyla düzeltiyordu. Birazdan konuklar gelmeye başlayacaktı. Kendisine, aynadan baktı. Bir tavuskuşu gibi görünüyordu. Tek farkı, gelinliğinin mükemmel, güneşte parıldayan derecede beyaz olmasıydı.

Birkaç dakika sonra gelin çadırından çıktı. Aile konuklarına ayrılan masalara baktı. Harry' nin başbelası çocukları sakince oturup, kendi aralarında fısıldaşıyordu. Beğeniyle çevresine baktı. Konukların gelmeye başladığını görünce üstüne başına baktı. Harry, kenarda bir masada oturmuş, sıkıntıyla duruyordu.

James, kardeşlerine döndü.

" Operasyon hazır, değil mi? Lily, Scorpius ve Rose mesaj at, bak bakalım nerede kaldılar? " Lily hemen telefonunu genişletme büyüsü yapılmış çantasından çıkardı.

" Alo Tara, neredesiniz? "

" Hıhı, anladım. Kaç dakikaya gelirsiniz? "

" Tamam, görüşürüz. " Lily abilerine döndü.

" 15 dakikaya geliyorlar. Rose da mesaj atmış, Ron Amca hazırlanınca yapılan özel alana cisimlenecekler. " James ellerini ovuşturdu.

" Öyleyse biz başlayalım! Lily, görev yerine geç! Albus, içeceklerin hazır olduğundan emin ol. " Lily sinirle ellerini beline koydu.

" Peki siz ne yapacaksınız Bay James? "

" Konukların bizim hazırladığımız davetiyelerle geldiğinden emin olacağım. " Lily çimenlerin arasından seke seke görev yerine geçti. Orada bir kuyu vardı. Bu kuyuya, çıkan pislikler dökülürdü. Ancak eskiden durum böyle değildi, tertemiz bir su kuyusuydu. Bu yüzden bir kova vardı.

Başta bu işi Lily ' ye vermeyi kabul etmemişlerdi. Ancak Lily, Ginny ' nin kızı, Lily Potter ' ın torunuydu. İnat etti mi, kimse karşısında duramazdı.

Kovadan pis suyu çekti ve kenara koydu. Zamanı geldiğinde bunu muhteşem bir şekilde kullanacaktı.

Kovayı, yerinden kaldırmakta zorlandı. Kolları kasılmıştı, sandığından daha ağırdı. Hemen arkasından bir el daha kovayı tuttu. Başını çevirdiğinde, Hugo ile karşılaştı.

" Gelmişsiniz. " Hugo sadece gülümsedi. El birliğiyle kovayı, yedek kovayla yer değiştirdi.

---------------

Cho, ona getirilen davetiyelerden hangi konuğun geldiğini işaretliyordu. Tüyü ile gelen kişileri çiziyordu. Konuklar yerleşirken bu işi yapması iyi olmuştu.

İlk davetiyeye baktığında, o komik davetiye olduğunu gördü. Hızla diğerlerini karıştırdı, neredeyse hepsi, öyleydi. Sinirle hepsini yere attı ve hışımla oturduğu koltuktan ayağa kalktı.
" Işte şimdi tam sırası! " James, çadırın kazıklarından birini yerinden oynattı. Oynatınca çadır Cho ' nun üstüne döküldü. Cho, cillak cillak bağırıyordu.

James ' ın karnına gülmekten ağrılar girmişti. Konukların çoğu da bu olayı gülerek izliyordu. Sihir kullanımının cisimlenme alanı dışında yasak olması sebebiyle Cho ' yu oradan çıkarmak için muggle teknikleri kullanılmıştı.

Cho, üzerindeki örtüyü kaldırmaya çalışıyordu, ancak bir süre sonra bunun yararsız olduğunu fark etti ve debelenmeyi bıraktı. Ancak kendini boğuluyor gibi hissediyordu.

Dakikalar sonra çadırı Cho ' nun üstünden kaldırdılar.

Cho ' nun saçı başı dağılmış, çırpınmalarından dolayı gelinliği kırışmış ve yırtılmıştı.

Üstüne baktığında kocaman bir çığlık kopardı.

Konuklar, sanki bir tiyatro izliyormuş gibi davranıyordu.