Sevgi...
İnsanın dünyada küçük bir çocukken veya büyük bir bireyken ihtiyaç duyduğu yegane şey.
Genç adam hızını arttırıp önündeki sürücüyü geçmeye çalıştı. Geçmemesi için her yeri kapatan sürücü sonunda tek bir hata ile yolun dışına kayıp Devrim için yol açtı adeta. Devrim bundan faydalanıp önü açık bir şekilde rakibini geçti.
Ancak bu antrenmanlarda birinci olabilmesine yetmemişti. Arabasını yavaşlatarak pite girip arabasını durdurup ekibinin arabasını içeriye çekişini izledi. Sonrasında kaskını çıkarıp terleyen saçını düzelten Devrim ufak direksiyonunu çıkarıp oturduğu yerden kalktı. İç çekerek televizyondaki sıralamaya baktı. Kesinlikle çok daha hızlıydı. Yanına gelen Dave ile kulaklığını da çıkaran Devrim kaskını ve kulaklığını Dave'e verdi.
Genç adam etraftaki çalışanlara baktı. "Parça ne oldu?"diye sordu arkadaşı Dave'e. Yarın sıralama diğer gün ise yarış vardı.
"Autumn'a sabah sordum ve onayın çıktığına dair bir şeyler söyledi"dedi Dave. Devrim gözlerini memnuniyetle kısmış, sağına doğru bakıp masada oturup elindekilerle uğraşan şapkalı kişiye baktı. Gülümseyerek arkadaşına bakan genç adam "Tamam Dave"dedi Devrim yavaş adımlarla hedefine doğru yürürken, Dave arkadaşının biraz gerisinde onu takip ediyordu.
Masanın yanına gelip durduğunda oturan kişinin şapkasına uzattı elini. Bir hamlede şapkayı çekip dökülen güzel saçları görünce "Merhaba Autumn"dedi genç adam. Autumn az önce ne olduğunu anlayamadan alınan şapkasından ve açılan saçlarından dolayı kızgın bakışlarını Devrim'e gönderdi.
"Az önce kadın olduğunu öğrendim"dedi Devrim ve Autumn'un ayağa kalkıp şapkasını almasını izledi. Şapkasını alan genç kadın saçını toplamış bir şekilde şapkayı tekrardan başına geçirdi.
"Ne için gelmiştin?"diye sordu Autumn biraz bozuk ingilizcesiyle. Devrim iç çekip "Parça."dedi ve karşısındaki kızı inceledi. Kesinlikle onun kadın olmasını anlaması mümkün değildi.
Gözlük ile yüzünün hatlarını saklıyor, şapka ile saçlarını örtüyordu. Üstelik göğüsleri var mıydı belli bile değildi. Autumn, Devrim'in baktığı yere doğru bakıp italyanca bir küfür etti ve yürümeye başladı. Devrim küfürü anlasa da sesini çıkarmadı.
Sadece "Az önce ne dedin?"diye sordu. Dave, Devrim'in kaskıyla birlikte öndeki ikiliyi takip ederken hissettiği gariplikten dolayı Devrim'e bakıyordu. Devrim sıcakkanlı yapısına rağmen çok fazla kadınlarla konuşmayı tercih etmezdi.
Autumn, yeşil gözlerini ileriye doğru sabitlenmiş Devrim'e bakmazken bir şey söylemedi. Beş dakikada iki büyük hata yapmıştı Devrim. Ve bu Autumn'un ona karşı sinirlenmesine neden olmuştu. Belki de bu sinir ileride farklı boyutlara taşınabilirdi.
Genç kadın dolabından çıkardığı kağıdı Devrim'e uzattı. "Pekala Türk. Parça onaylandı. Ama bu yarışta kullanamazsın"dedi Autumn gülümseyerek.
Genç adam onun gülümsediği zaman gerçekten bir kadına benzediğini düşündü. Ufak pembe dudakları kıvrılıp, yeşil gözleri kısılıyordu. Devrim dikkatini kağıda verip okumaya başladı. Dave hemen Devrim'in yanında dururken Autumn dolaba yaslanmış, karşısında belki de geleceğin çoğu kez şampiyonu olacak adam ile konuşmanın mutluluğunu yaşıyordu.
Birkaç dakika öncesine kadar kızdığı adam şu an onu mutlu ediyordu. Yaptığı ilk geliştirici parçayı kullanacağı için için adamın arabası çok özeldi. Devrim kağıdı okuyup katladı ve Autumn'a verdi.
"Bu çok iyi bir haber. Umarım araba iyi performans gösterir"dedi ve etrafa baktı. "Bu arada şapkayı takmamayı denemelisin. Gerçekten bir erkek gibi görünüyorsun"dedi Devrim gülümseyerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rüzgar Adam
General FictionKalplerden Ritimler Serisi 3- Alman asıllı Türk hız ustası Devrim Uğurlu aşkı bekleyen biri değildi. Sadece italyan mühendis Autumn'un ilgisini çektiğini düşünüyordu. Çıkan magazin haberleri bunun tam aksini söyleyip bu iki kişiyi birleştirecekti...