Devrim hayatında yaşadığı en heyecanlı anın ne olduğunu düşünüyordu. Şampiyon olduğunda mı en çok heyecanlanmıştı? Ferrari'den teklif aldığını duyunca mı en çok heyecanlanmıştı? Ancak hiçbir anında şu anki kadar heyecanlandığını hatırlamıyordu. Autumn sesi çıktığı kadar bağırıp sedyede yatarken "Güçlü ol hayatım." diye biliyordu sadece. Genç kadın derin nefesler alıyordu. Birkaç dakika sonra Devrim'in yanından gitmiş olduğunu görüp daha çok bağırmaya başlamıştı.
"Devrim! Yanıma gel!" diyerek doktora doğru bakan Autumn'un gözünden yaş süzülmüştü. "Autumn Hanım sakin olun. Eşiniz geliyor. Derin nefes alın ve tüm gücünüzü kullanın" diyen doktora yeşil gözlerini dikip denileni yapmaya çalıştı Autumn. Canı çok acıyordu. Ama sonunda oğluna kavuşacaktı. Yapması gereken çok basitti. Tüm gücünü kullanmalıydı.
Devrim birkaç dakika sonra hazır bir şekilde Autumn'un yanına gelmiş, umut verici sözler söylemeye başlamıştı. Biraz sonra Autumn giydiği doktor önlüğünün ucunu sıkıp çekmeye başlamıştı. Devrim karısının acı çektiğini gördüğü her an doktora bir şeyler söylüyordu.
"Biraz acele edemez misiniz? Canı yanıyor" dedi gülünç bir şekilde.
"Elimden geleni yapıyorum!" diyerek strese giren doktor "Biraz daha dayanın. Görüyorum" dedi. Autumn'un bağırmaktan boğazı acımaya başlamıştı. Devrim elinde olmayan nedenlerden dolayı Autumn'un canının yanmasından nefret ediyordu. Kendini biri yere kapatılmış gibi hissediyordu. Daralmıştı. "Devrim!" diyerek bağıran Autumn, bebek sesi, sürekli öten cihaz sesi eşliğinde genç adam birden gözlerini açtı.
Zorlukla yutkunarak hemen yan tarafta uyuyan Autumn'a baktı. Yattığı yatakta doğrulardan etrafa baktı. Kalbi deli gibi atıyordu. Yine o anı rüyasında görmüştü. Oğlunun doğumu onda ağır bir travma yaratmış olabilir miydi?
"Devrim?" diyerek kısık gözleriyle kendisine bakan karısına doğru döndü tekrardan.
"Rüzgar'ın doğumunu gördüm. Çok korkutucuydu" dedi Devrim gülümseyerek. Autumn alışkın olduğu duruma karşı "Yine mi?" dedi ve yatakta doğruldu.
"Bu kaç oldu? 4?5?" diye sordu şirin bir tavırla.
"5" dedi dudak büzerek Devrim. Autumn kocasının yüzünü avucunun arasına aldı. "Benim kocam kabus mu görmüş? Çok mutlu korkmuş?" dedi neşeli bir halde.
Durum oldukça komikti. Devrim ilk kez şahit olduğu doğum olayını sürekli rüyasında görüyordu. "Ben Rüzgar'a bakacağım" diyerek yataktan kalkan Devrim heyecanlı küçük adımlar atarak beşiğe ulaştı. Rüzgar rahat bir şekilde uyuyor görünüyordu. Nefes alışverişi sakindi. "Minik burunlu canavar" diyerek fısıldayan Devrim gülümseyerek yatağa geri döndü.
"Uyumaya devam edebiliriz" diyerek rahatça yerine geçen Devrim karısına sarılıp gözlerini yumdu. Rüzgar geleli iki hafta olmuştu. İki haftadır babaydı ve haftadır aileleri onları yalnız bırakmıyordu. Türkiye'de iki ailede torun bahanesi ile bol bol vakit geçiriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rüzgar Adam
General FictionKalplerden Ritimler Serisi 3- Alman asıllı Türk hız ustası Devrim Uğurlu aşkı bekleyen biri değildi. Sadece italyan mühendis Autumn'un ilgisini çektiğini düşünüyordu. Çıkan magazin haberleri bunun tam aksini söyleyip bu iki kişiyi birleştirecekti...