Beklenmedik

2.9K 268 411
                                    

•••
"Burası çok güzel," diye fısıldadı Nora.

Dünyaya gözlerini açtıklarından beri süründükleri yerle en ufak bir benzerliği yoktu burasının. Beyazın en temiz haliyle boyanmış duvarlar, rahat bir yaşamı işaret eden altın rengiyle süslenmişti. Cennetin süslü hali gibiydi. Üstelik etrafta değil örümcek, toz bile görünmüyordu.

Karmila sadece etrafa bakıyordu. İnanmak istiyordu. Bundan sonra her gün yere baktığında ayaklarının yanından geçen bir fare değil, şu an onlara gülümsediğini farz ettiği köpeği göreceğine inanmak istiyordu.

Gün boyunca rahat bir koltukta oturmuşlardı. Onlara yerlerinden kıpırdamamaları söylenmişti, kıpırdamıyorlardı da.

Nora sanki bir daha burayı göremeyeceğini hissetmiş gibi bulundukları yerin her bir metrekaresini henüz güzel anılar bulunmayan zihnine işliyordu. Önlerinde daha önce hiç tatmadıkları bir sürü malzemeyi barındıran yiyecekler vardı.

Yemekleri önlerinden alınacakmış gibi hisseden Nora, hepsini hızlıca yemeye çalıştığı için öksürmeye başlamıştı. Ama bu tozlardan dolayı nefes alamadığı zamanlardaki gibi bir öksürük değildi. Böyle boğulup ölse bile mutlu öleceğini düşündüğü bir öksürüktü. Üstelik boğazını temizlemek için sehpadaki duran limonatadan içmişti.

Küçükken ceza olarak ağızlarına sıktıkları limonlar kadar ekşi değildi bu sıvı. Aksine şekerli bir ekşiliği vardı. İlk defa böylesiyle karşılaşmıştı.

Buna rağmen yanındaki arkadaşının tek istediği uyumaktı. Gözlerini kapatmak istiyordu ki açtıktan sonra bütün bu olanların gerçekliğinden emin olsun.

"Siz neden yine temizlik yapmıyorsunuz ki? Bu kocaman evi temizleyecek başkaları yok mu?"

"Var bir tanem ama ben onları yormak istemiyorum. Hem evimi temizlemeyi seviyorum. Gerçi artık evimiz demeliyim."

Karşıdan gelen cevap Nora'yı hem sevindirmiş, hem de gülümsemişti. Ne kadar da iyi bir insandı. Demek sırf dileği gerçekleşsin diye karyolasının ayağına vurarak söktüğü dişi işe yaramıştı.

Üstelik o yerine yenisi çıkan dişiydi. Kendiliğinden sallanıp düşenle kabul olmamıştı dileği.

Karmila şüpheyle evdeki parlak her şeyi toplayan kadına baktı.

"Neden onları alıyorsunuz? Sizin değil mi onlar?"

"Temizlik yapıyorum dedim ya çocuğum. Siz sakın kalkmayın. Az sonra gideceğiz."

"Nereye?" diye sormuştu kız endişeyle.

Kadın yaptığı hatanın farkına varmış gibi, "Sizinle güzel bir kutlama yapmak için yemek yemeye gideceğiz. Sonra da tatlı yiyeceğiz."

Nora yediği kurabiyelerden başını kaldırıp ellerini çırpmaya başlamıştı.

Bir saat sonra kadın kendinin birkaç katı bir torbayı sürükleyerek içeri gelmişti. Çocukların önünde her şeyi kaldırmış, bütün bulaşıkları güzelce yıkayıp kurulamıştı.

"Hadi bakalım kutlamaya. Ama önce bana yardım edin."

Küçücük elleriyle kadının getirdiği her şeyi arabaya taşımışlardı. Üstelik kadın en sonunda ona sürekli havlayan köpeği de almış, ön koltuğa yerleştirmişti.

"İkiniz de arkaya uzanın. Sakın kafanızı kaldırmayın. Sizi nereye götüreceğimi görmenizi istemiyorum. Sürpriz."

Nora sevinçle arka koltuğa uzanmış, arkadaşı için de yer açmıştı.

KopuklukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin