Kadın hızla yerleri siliyordu. Koridorda ilerlerken bir yandan etrafı kontrol ediyor, bir yandan da koğuş isim ve numaralarına bakıyordu. Nerede olduğunu bilmiyordu. Ama geçerken doğru yeri hissedecekti. O konuda bir endişesi yoktu.
Tek sorunu çocuklardı. İnsanları kandırabilirdiniz. Evet. Bu çok kolaydı. Ama çocuklar her şeyi görür, her şeyi hissederlerdi. Tıpkı onun gibi. Her insana doğuştan verilen bu özellikler ona daha fazla verilmiş, diğer insanlarda olduğu gibi sonradan körelmemişti.
Kolyesini öptü. Bir banyonun yanından geçerken iki kişinini bağırışı kulaklarını doldurdu. Bu bağırışların türleri farklıydı. Biri sinirli, diğerinin üstünde hakimiyet kuran türdendi. Diğeri de acı çeken, feryat eden türdendi. Hakimiyet bakıcıda, acı ise küçük bir çocuktaydı.
Yazık, diye düşündü kadın. Birini daha kaybettik.
Elindeki viledayla yuvarlak zikzaklar çizerken durdu. Burasıydı. İçeride gözlerini gezdirdi. Çocuklar yataklarını topluyordu. İki bakıcı da sohbet ediyordu kendi aralarında.
"Erdinç bana evlenme teklifi etti," dedi kahverengi saçlı.
"İnanmıyorum!" diye karşlık verdi siyah saçlı diğer bakıcı.
Gerçekten de inanmıyordu. Eski sevgilisi Erdinç'in bu çirkin kadınla nasıl böylesine yıldırıcı bir yemin etmeyi göze aldığını bilmiyordu.
Elinde viledayla duran kadın hepsini duyuyordu.
"Bu çirkini mi tercih etti gerçekten Erdinç?" diye düşünen siyah saçlı bakıcı yakında kahverengi saçlarına bir duvak yerleştirecek kadına, "Ay gerçekten nasıl sevindim anlatamam," dedi. Doğru, anlatamazdı. Çünkü ortada anlatacağı bir sevinç yoktu.
Erdinç bir salaktı. Onun gibi güzel birini bu kadına tercih etmişti. Gerçi Erdinç'i terk eden de oydu. Ama bu asıl konu değildi.
Onların kendi küçük dünyalarındaki hasetliklerini bölmek istemeyen kadın koğuşun içinde gezdirdi gözlerini.
İşte. Tam da oradaydı. Daha doğrusu oradaydılar. İki çocuk görmüştü zaten. Ama onun hedefi şimdilik bir tanesiyle konuşmaktı.
Kendini temizliğe vermiş dalgın imajından ödün vermeden içeri girdi.
İki bakıcı, temizlikçiye şöyle bir baksa da her yerde Erdinç vardı onlar için. Ne de olsa Erdinç birisiyle evleniyor, diğerini de seviyordu.
Tam sırası, dedi kadın.
Küçük kız, arkadaşının yanından ayrılmıştı. Kadın yanına yaklaştı. "Merhaba," dedi.
Küçük kız cevap vermedi ve endişeyle yatağını düzeltmeye devam etti.
Kadın alamadığı cevabın üstünde durmayarak bir daha şansını denedi. K harfi lazımdı ona. Neredeyse emindi. Tek gereken şey ismini öğrenmekti.
"İsmin nedir miniğim?" Biraz duraksadı. Miniğim mi, diye düşündü. Zaman geçtikçe sözlü iletişim becerilerini yitiriyordu.
Küçük kız yorgun gözleri, içinde herhangi bir duygu barındırmayan sesiyle kadına döndü.
"İş sırasında birbirimizle konuşmamız gerektiğini biliyorum ve Damla'yla konuştuğum için özür dilerim. Normalde size bile cevap vermemem gerektiği, günlük listeyi tamamlamam gerektiğini de biliyorum. Sadece özür dilemek istedim. Cezamdan sonra ne olursa olsun listeyi tamamlayacağım."
![](https://img.wattpad.com/cover/79464856-288-k680116.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kopukluk
Mystery / Thriller"Bizim hayatımızda şikayet edebileceğimiz basit sorunlar, cüzdanımızda her renkten kağıt parçaları yoktu. Bizim cüzdanımız da yoktu." Sokakta can bulan, orada da can vereceklerini düşünen iki insan. Yaptıkları ve yapacakları için üzgün olduklarını ş...