EJDER PRENSES

EJDER PRENSES °5°

Derin bir nefes aldıktan sonra "Tamam Amy. Teşekkür ederim ve olabildigince dikkat çekmemeye çalışırım." dedim.

Beni kendine çekip sıkıca sarıldıktan sonra kulagıma "Kendine dikket et." diye fısıldadı ve benden uzaklaştı. Geldigimiz yönden geri giderken arkasına dönüp el sallamayı da unutmadı. Bende ona el salladıktan sonra arkamı döndüm ve derin bir nefes aldım. Hadi kızım Isabella yaparsın sen. Huh gazamız mubarek olsun ve ilk adımı attım. Belki hayatımı degiştirecek olan ilk adımı.

*********************

Yavaş yavaş adımlar atarken benim gibi giyinen kayratların görüntüleri netleşiyordu. Hepsi büyülenmiş gibi etrafa bakarken sag tarafta duran diger kayratlar onlara kibirli bakışlar fırlatıyordu. Bu bakışlarla gözlerimi devirmeme engel olamazken alana giriş yapan grubu görmemle duraksadım. Bu kişilerden biri yanlış hatırlamıyorsam Scott'tı. Yanındaki birkaç -tahminen- egitmen ile birlikte emin adımlar atarak ilerliyordu.

Derin bir nefes aldıktan sonra onlardan önce kayratların yanına varabilmek için koşar adım ilerledim. Diger kayratların arasına karışıp bir kızın yanında, önde durmaya başladım. Scottın gözleri grubu tararken bir an bende takılı kaldı. O, mavi gözlerime bakarken bense gözlerimi suçlu çocuklar gibi kaçırmıştım. Gergince ellerimle oynarken kafamı yere eğmiştim. Bir süre sonra konuşan diger kayratların da seslerinin kesilmesi üzerine herkes gözlerini tek bir noktaya sabitlemiş, alanda sessizlik hakim olmuştu.

Kuş cıvıltılarına ek olarak gelen yaprak hışırtıları kulagımı doldururken oluşan ahenkle gülümsememi engelliyemedim. Doğanın sesini seviyordum. "Her biriniz, buraya seçilerek gelmiş kayrat adaylarısınız. Şimdi susun ve kulaklarınızı açarak beni iyi dinleyin." kafamı konuşan kişiyle kaldırırken bende herkes gibi Scotta kulak verdim. "Ben okul müdürünüz Scott. Bu arkadaşlarımızsa sizin eğitimlerinizle sorumlu. Burda sıkı bir eğitim alacaksınız. Her birinizin iki senenin ardından güçlü birer savaşçı olarak buradan mezun olacagınıza inanıyor ve güveniyorum. Lafı fazla uzatmadan sizleri eğitmenlerinizle tanıştırayım."

Bir adım öne çıkıp Scottın yanına gelen kadına gözlerimi çevirdim. Beyaz teni, çıkık pembe elmacık kemikleri, yeşil gözleri, kısa kestane rengi saçları ile 20 lerindeki bu kadınla iyi anlaşacagız gibi duruyordu. Işık saçan gözlerle öğrencilerine bakıp gülümsemesi ile bende gülümsememe engel olamadım. "Eslia sizlere ejderhalarınızı seçmede yardımcı olacak. Ayrıca onlarla aranızdaki iletişimi nasıl sağlayacağınız ve onları nasıl yönlendirebileceğiniz konusunda da sizlere rehberlik edecek." Yüzündeki ışıltılı gülümseme ile "Derslerinizin eğlenceli geçeceginden eminim." dedi. Bunun üzerine Esliadan kırkırtılar yülseldi ve gerileyerek eski yerine geçti.

Suratımı buruştururken yaptıgı ima bende kusma isteği uyandırmıştı. Bir başka eğitmen bir adım öne çıkarken bu seferki gayet yapılı ciddi duruşlu sert çene hatlarıyla çoğu kızın iç çekmesini sağlıyacak derecede yakışıklı genç bir adamdı. Siyah gözleri ciddi ve bir o kadar alaycı bakışlar ile bizi incelerken Scott tekrar söze karıştı. "Ares sizlere dövüş ve savaş egitimi verecek eğitmeniniz. Ayrıca denge kurmanızı öfkenizi ve duygularınızı savaş esnasında ayarlama konusunda sizlere rehberlik edicek. Dikkatli olmanızı öneririm kendisi sinirli ve ciddi bir kişiliktir. Kemiklerinizin kırılmasını istemiyorsanız onunla iyi geçinmeye bakın." Scottın sözlerini tamamlamasıyla etraftan kıkırtılar yükselmeye başlamıştı. Ares ve Scott sırıtarak el sıkıştıktan sonra Ares eski yerine dönerken kızların iç çekişlerini çok saçma ve abartı buluyordum.

Yine öne çıkan adamla gözlerimi devirdim. Hepsi bu kadar genç miydi acaba? Sarışın olan eğitmenimizin mavi gözlerindeki hain pırıltılar onunla eğlenceli bir ders geçireceğimizin habercisiydi. Ona hayran hayran bakan kızlara göz kırparken ağzımdan ufak bir kıkırtı firar, etti. Sanırım onunla arkadaş olabilirdim ama onu tanımadan bu yargıya varmak da yanlış olurdu sanırım. Buğazımı temizleyip dikkatimi tekrar Scotta yöneltirken sadece "...Nick sizlere en uygun savaş aletini seçecek ve onunla seçtiginiz silahlar üzerinde gelişeceksiniz. " kısmını anlayabilmiştim. Çünkü etrafta rahatsız edici bir ugultu hakimdi.