Prensesin Bakıcısı Bir Hatun ( ZeyKer )

19.bölüm(dengesiz herif)

Zeynepten

Ben ne yaptım ki kerem bir yandan değişti yani bir güzel iyi davranıyordu birde aksileşiyordu dengesiz olduğunu biliyordum zaten derken eşyaları yerleştirdim ufu içeriye geldi gazete uzattı birden gözlerim kararır gibi oldu dengemi kaybediyordum ufuk tuttu beni ufuk  kerem bbeyy  dedi ben  sakin tamamım sadece diyordum birden kulaklarım duymuyordu ben  ufuk kulaklarım duymuyor  dedim birden her yer karanlık

Keremden

Ufuğun sesiyle eve koştum ufuğun kucağındaki zeynepi görünce hemen yanlarına gittim zeynepi aldım koltuğa yatırdım kolonya buldurdum koklattım neden karardı ki gözü ufuga duymuyorum demiş ben  zeynep hadi aç gözlerini  dedim zeynepten hareket yok ben  sen pelinle kal hastahaneye gidelim  dediö tam kucağıma alıyordum zeynep  tamamım durun çekilin başımdan tansıyonum düştü heralde dedi ben  ayran var mı  dedim zeynep  ben yaparım yoğurt aldım  dedi ben  sen dur ben yaparım tarıf et bana  dedim zeynep  bir bardağa 2 kaşık yoğurt gmz kararı tuz ve su koy karıştır ve ayran olur  dedi ben dediklerini yaptım rahat durmuyor ki ayağa kalktı masaya oturdu ve elimden aldı bardağı karıştırdı ve içti  ben  sana kendini yorma dedim doktor uyardı bugün yorulmasın bayılabılirsın dedim zeynep  of tamam ya ben biraz uyuyacam peline sen mi bakacan  dedi ben  evet babası onla ilgilenir dedim ufuk dışarıya çıktı  zeynep  gerçekten dengesiz herifin tekisin  dedi ve somurta somurta odaya girip yattı bende pelinle oynuyordum pelin esneyşnce beraber odaya girdik zeynep uyuyordu bende pelini ortaya bende yanına yattım zeynep elini pelinin karnına koydu pelinde zeynepe yaklaştı bende aç değildim pelini de az önce yedirdim sabaha kadar uyurdum çok yorulmuştum  ......

⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰🌞🌞🌞🌞🌞🌞🌞🌞🌞🌞🌞🌞🌞🌞🌞

Zeynepten

Sabah güneşin yüzüme vurmasıyla  gözlerimi açtım yanımda pelin ve kerem vardı çok tatlı uyuyordular  ben yavaşça kalktım ve lavaboda elimi yüzümü  yıkadım valizden bir kaç  eşyamı aldıım siyah kumaş pantolunumu giydim üsten renkli göbeği açık omuz dekolteli bir üst saçlarımı da topladım  bir bandana taktım ve lahvaltı hazırlamaya başladım kahvatılıkları masaya koydum ekmek kızarttım margarın(tereyağı ) koydum  tost yaptım krep ve sucuklu yumurta yaptım ve masaya yerleştirdim  kendime kahve hazırladım ve kahvemi içerken kerem  Günaydın  dedi baya sert otoriter  bir sesle ben  günaydın  dedim masaya bıraktım halbuki bır yudum alabıldım neyse pelinin yanına gittim uyuyordu ben onu izlerken pelinin eşyalarını dolaba yerleştirdim...

Keremden

Gözlerimi açtığımda yanımda değildş zeynep ve mis gibi yemek kokusu geliyordu kalktım pelinşn yanına yastık koydum ve odadan çıktım zeynep yüriyerek kahvesını yudumluyordu  ben gunaydın dedim oda dedi ve kahvesını masaya bırakıp gitti ben kahvaltı yaparken kahve zayolmasın diye içmeye başladım pelinle beraber zeynep geldi zeynep sütünü hazırlayıp içirdi pelin biboronu yere attı yanı bibironu itti sonra zeynep yatırdı fotbebeye bende kahvaltıma dödüm zeynep  kahvemi içiyorsun afiyet olsun  dedi ben  soğuk kahve güzel olmaz ziyan olmasın dedim  zeynep kafasını sallayıp kendine yeni yaptı sonra lavaboya gittı telefonu titredi kazım ustacım dıye arayan biri ben açtım  buyrun kazım bey ben kerem  dedim kazım  beye gerek yok kazım usta de kazım de yeterli dedi ben  nasılsınız  dedim kazım  ıyıyım bugun mangal keyfi yapacayık da gelir misiniz dıye soralım dedi ben  tabı gelirik adresı mesaj olarak yazın  dedim kazım usta  zeynep bilir adresı kazım ustanın evı de anlar dedi kapattım zeynep  bana seslenebılırdın  dedi ben kazım usta aradığı için açtim başkası rasaydı açmazdım dedim zeynep kahvaltıya oturdu kazım ustaya gideceğimizi söylemiştim zeynep  evdeki camları tamir ettirdin mi  dedi ben  ettirdim yanlış seçimin yüzünden düştüğümüz hale bak  dedim zeynep bana kırgın üzgün gibi bakıp gitti siktir kerem ben odaya girdim zeynep ağlama sesini duydum aferim kerem ben kapıyı çalacaktım ne deycektim  derken kapı açıldı gözlerinde hiç bir duygu olmadan yanımdan geçip gitti ve pelinle oynuyordu pelinin gülmesiyle moral alıyor gibiydi ufuk elinde siyah   poşetle geldi  zeynep  günaydın ufuk geç kahvaltı et  dedi ben  ver naylonu ve çık dışarı  dedim zeynep öyle bir bakış attı sinir oldum tepsi aldı  ve birseyler hazırlayıp ufuga verdi ufuk sağol dedi ve çıktı ben  benim çalışanıma sana kim dedi de yemek verin dedim zeynep  ben sana soracak değilim tamam mı ve git sinirini başkasından çıkar alt tarafı yemek verdim dedi ben  şimdik ilgi duyacagın kişi ufuk mu  dedim zeynep  sen ne saçmalıyorsun ya sen sanane be sanane  dedi ve pelini alıp odaya gitti zeynep söyleniyordu  hayır yani anlamıyorum bu adamı dengesızlıgı yetmez cümleleriyle kırıp dökmesı yetmez beni ufukla tövbe senin ne farkın var be hepiniz aynı soydan gelirsiniz vay ben delirecem yahu pelin senin bu baban var ya beyinsiz  dedi pelin gülüyordu sankı masal anlatıyormuşcasına dınlıyordu ben kale almadım fazla üstüne gitmiş olabilirdik içeriye girdim zeynep pelini alıp dışarıya çıktı ufukta içerş girip pelinin esya çantasını aldı ve gitti bende hazırlanıp arabaya doğru gittim pelinin yanında oturması sinir ett ben  zeynep öne geç  dedim zeynep  geçmeycem  dedi ben aynadan ona öfkeyle bakayım derken o kadar soğuk ve öfkeli bakıyordu ki vazgectım bu kezde ben alttan alayım dedim yola çıktık zeynep tarıf edıyordu baska bırsey konuşmadık zeynep öylesine soğuk bakıyordu ki hakettim ama ben !! Kazım ustanın evine geldik tek katlı ama baya geniş bir evdi bahçesi  harikaydı zeynep pelinle indi ben pelini aldım bir kız bir adamla el ele bize doğru geliyordu 5 veya 6  aylıktı ve tsörtü açılıyor göbeği gözüküyordu zeynep koşarak ekine sarıldı oğlu buydu kazımın sonra zeynep kıza sarıldı ve elini kızın karnına koydu sonra ben tokalaştım  hamile olanın adı suydu ekin ve su ne güzel neyse zeynep pelinle beraber suyun yanında konuşuyorlardı ben ekşnle mangakı yaktım kazım ustada etleri hazırlıyordu kazım ustanın eşi de salatayı yapıyordu renkli kalem aldı zeynep pelini koltuğuna kıydu ve çizim yapmaya başladı