AŞIK MIYIM?

2.1K 64 2
                                    

Handeye anlattıklarımın hiçbir etkisi olmamıştı. Aptal kız! Beni umursamadı resmen.! O abime inanıyormuş. Onu seviyor ve onunda kendini sevdiğinden eminmiş! Ben ise sadece abisini seven ve sahiplenen kardeşmişim, bana kızmıyormuş ama inanmıyormuş da! Bir süre düşünmemi o süreçte bu ilişkiden uzak durmamı istedi. Bunu benden hande istedi! O melek kalpli sessiz hande! Kimseyi kırmayan üzmeyen prenses olan hande! Şimdi üzmüştü kırmıştı beni! Bir dost olarak beni tanıyor ve böyle saçma sahiplenmeler, kıskançlıklar yapmayacağımı bilir. Ama bilmediği birşey varsa abimi sevdiğini sanıyor! Yazık! O sevmiyor. Aşık olmuş.. Gözü hiçbirşeyi göremeyecek kadar. Abimin ona bakışı bile durgun. Ufacık bir ışık bile yok! Ve handeyi elde edene kadar rol yapacak biliyorum. İlerde küçücük de olsa sevmeyi planlamaz o şerefsiz.! Ve ben handeyi tüm yoğunluğum sıkıntım içinde düşünüp çabalarken, sana inanmıyorum uzak dur bu iki cümleyi kurması boşa uğraştığımı kanıtladı. Son günlerde engin yanımda oluyor. Erdem de öyle. Meseleleri engine anlattığımda uzunca sövmüş ardından abimin üstüne yürümeye kalkmıştı. Önüne kendimi atarak durdurdum. Sebebim neydi bilmiyorum ama sanırım engin hapse girmesin diyeydi. Sonuçta eğlence kaynağımda yok olurdu ne kalırdı bana sonra.?! Anneme anlatmaya çalışsamda hep oğlum böyle birşey yapmaz seveceğim diyorsa sevecektir beklememelisin nazlı üstüne çok gidiyorsun biraz saygı duymalısın.! Demişti. Babama ise hiç açmadım konuyu. Tepkisi annemden farklı olmazdı. Hatta belki de beni yalanla suçlar belkide kızar bağırırdı. Yeterince bunalıyordum zaten.! Fazlasına gerek yok!
'Nerdesin bunalımdaki reçel'
Telefonuma gelen dırınkk gibi saçma bir sesle irkildim. Uyuz şey!
Yaşananları bilmesi onu da bunaltıyordu. Ama bana diyordu hep bunalımda diye. Çünkü o duygularını gizlemekte ustaydı ben değil. Dışıma vurmayan bir bokum yok!!
'Bizim evin aşağısındaki marketteyim kendi bunalımını gizleyebilen böğürtlen:)'
Evet! Markette düşündüğüm şeylere bak. Makarnalardan da alacaktım dimi ben.
Makarna reonuna geldiğimde hamile bir bayan vardı. Hamile kadınlar ilgimi çeker her zaman. Burgu makarna, spagetti.. Im başka hangisinden alacaktım ki. Annemi mi arasam. Yok! Şimdi başka alınacaklarıda söyler!
"Uuff"
Sese doğru döndüğümde kadının eğilemediğini farkettim. Bu görüntü bile tatlılık oluşturuyordu bende.
"Yardım edeyim durun"
İstediği makarnayı alıp sepetine koydum.
Kızarmıştı. Fazla utanan kadınlara şaşıyordum anında kızarabilenlere özellikle. Nasıl hemen renk değiştirebiliyorsunuz ki?!
"Teşekkür ederim"
Gülümsedim.
"Kaç aylık?çok sevimli gözüküyor"
Kısa bir tebessüm etti.
"7 aylık.ikizler.engelli doğacaklar muhtemelen"
Bu... Bu zor olsa gerek. Çocuğunun engelli olacağının söylenmesi. Hayır anlamıyorum! Bu saçma söylentiyi.! Tamam doktorsun tıbbi malzemen de var bilime dayanarak söylüyorsun da çoğu dedikleri doğru bile çıkmıyor ki! Sağlıklı diyosunuz engelli çıkıyor engelli diyosunuz sağlıklı çıkıyor. Bana da engelli doğacak denmiş ama bakın afet olarak gelmişim gidiyorum. Teşekkürler allahım! Hemde birde kesin konuşup bebeği aldırın diyenler yok mu işte onlar tam bir..
Neyse mesleğine saygım var susuyorum. Sonuçta ihtimaller konuşulur. Evet! Ama kesin bilgi veremezsin kaderden öteye de geçemezsin!
"Yaşamı güzel yapan da onlar zaten. Gurur duymalısınız engelli bir çocuğunuz olursa. Karşılıksız ve herkesi sevebilecekleri için. Melek olarak yaşayacakları için. Üstelik bence üzülmeyin doğru bile çıkmadığı zamanlar oluyo bu denilenlerin."
Tanıyıp tanımamak değil biz kadınlarda her zaman destek olmak önemlidir.
"Umarım birgün anne olabilirsiniz"
Güzel bir temmeni de olsa. Çook uçlardaydı benim için.
"Ayşeen"
"Geliyprum canım"
Eşiydi sanırım. Bana gülümsedi.
"İyi günler"
El salladım.
"Size de"
Çalan telefona sinirle baktım ne güzel iki kadının içindeki mutlulukla ayrılma anını dın dın dını dın dını dın gibi bi melodiyle bölersin ki.
"Efendim böğürtlen"
"Marketin önündeyim gel hadi"
"Bekle!"
Aldıklarımla beraber kasaya yöneldim. Tam parayı veriyordum kii.! Ordan eti karam bana göz kırpıyor. 'Bağa bak bağa gel beni al' diyor. Vay hain! Üç tanr alıp parayı da verip çıktım. Kahrolası bmwsinin üstünü açmış telefonla oynayan böğürtleni bekliyordum ama istemiyordum.
Poşetleri arka koltuğa koyup muavin koltuğuna oturdum. Bana dönüp baktı.
"Şükür! Polis mi gelcek birazdan marketi soyduğun için!" Haa çok komiik!
"Komikti! Hadi gülelim."
"Ciddiyim"
Sırıtıp
"Aptaldın deyip arkama yaslandım. Kucağıma koyduğum karamlardan birini açıp saldırdım. Amaan! Bu mikemmel bişey! Öl dese ölürüm şunun uğruna!
"Yavaş lan! Boğulacaksın!"
Arabayı sürerken bile benim çikolatama karışan hödüğün üstüne tükürmek istiyorum.
" sanane be! Sanane! Özledim yiyeceğim. Hem sen niye geldin anlamadım.! Hayırdır! İşin düştü dimi yine"
Ağzımda çikolatayla konuştuğum için yüzünü buruşturdu.
"Şuan zaten lanet ettim neden geldiğime"
Hıh! Gelmiyeydin o zaman.
"Lonot ettom nodon goldoğomo"
Gözlerini kıstı. Baktı. Al işte yapma şunu pislik!
"Sence nereye kusarsam dikkat çekmem şimdi."
Omuz silktim. Şimdi fena kapak yapacaktım.
"Kendi üstüne"
"Ne alaka lan!"
"İnsan içinde dikkat çekmeyen tek varlık sensin kussan da görmezler relax ol!"
"Gerizekalı"
"Domuz"
"Maymun götü"
"Bok kafalı"
"Beyin-
Yine susan o oldu. Benimle böyle didişmekten nefret ediyordu. 'Çocukcaymış mış da. Biz 26 yaşımıza gelmişiz de'
Muhattap olma o zaman benimle kardeşim!

BÖĞÜRTLEN REÇELİ ~ aşkın sıfatı~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin