Zalımın kızı bırakma!!

1.5K 62 14
                                    

Engin;
Kalbim benden sökülmüş kucağımda yatan bedene doğru yol alıyordu.
Benim yüzümden yaptı! Allah kahretsin beni. Çok acıttım o güzel kalbini.
Erkek adam ağlarmıydı? Ben hüngür hüngür ağlıyordum. Onu kaybetmek öylesine boşluk öylesine yokluktu ki! Bu asla olmayacak onsuz bir hayat sunulursa karşıma bende gideceğim yanına. O güzel saçlarını salmış yüzükleri avucunda. Kızarmış boğazı gitmiş rengi. Bu benim reçelim olamazdı.
Ambulansla hastaneye yol alıyorduk. Ne konuşmak ne başka birşey istiyordum. Ya güzel gözler hiç açılmazsa!
Allah belamı versin benim!
Dur !! Sadece ben değil! O babasını da handeyi de  abisini degeberteceğim. Onları liğme liğme edip analarından doğduklarına pişman edeceğim.
..
Sedyeyle acile alınan nazlıdan sonra nefes almam saniye saniye güçleşiyordu. Ayağa kalkıp derin bir nefes aldım. Acil ünitesinin camına yapışıp izledim... İzledim.. Hiç bitmek bilmez bir izlemeydi. Şimdi o merhamet dolu kalbi bir makine mi kontrol ediyordu.
"Kızııııım"
Gelen sesle koridora çevirdim başımı. Yeliz teyze çok kötü görünüyordu. Ardında mahmut amcada öyle? Neden! Çok mu değer verdin kızına lan!?
Faruk pezevenki donmuş öylece duruyordu.
Ulan yavşak! And olsun ki seni çok fena benzeteceğim.
Hande herkesi geçerek benim yanımda cama yapıştı.
"Engin!! Ne oldu onaaa, neden orada?"
Sesi kısık ve çaresizdi çok ağlamış belli ancak yemezler!  Ardından abisi gelip handeyi biraz camdan çekti
"Engin ne oldu kardeşime durumu ne?"
"Bana bak engin oğlum dedim bağrıma bastım. Bunun Altından sen çıkma!"
Babası olacak şerefsize bak hele! Yeliz teyze oturmuş uzun uzun ağlıyor.
"Bana bakın!! Bu kızı bu hale getiren bensem sorumlusu sizsiniz.! Yıllarca birşey yerine koymadığınız nazlı şimdi mi değerlendi lan!! Cevap verin! Şimdimii! Ne sen babalık yaptın! Ne sen abilik yaptın! Sen hande sen zaten yıktın geçtin dimi! Ruhsuz varlık!! Yeter! Şimdi kim olduğunuz ne olduğunuz umurumda bile değil! Burada onu bekleyecek biri varsa o da önce ben sonra yeliz teyzedir. Şimdi
Siktir olun gidin!!"
Boğazın yırtılırcasına. Hastaneyi sesimle başlarına yıkmak istercesine gürlemiştim. Yetmezdi bu onlara ancak kalbim acıyor. Onlara arkamı dönüp kafamı saatlerdir onu seyrettiğim cama yasladım.
İzledim... İzledim. Uyan be güzel kadın.
..
Saatler sonrasında annemler gelmiş onlarda yeliz teyzemgile destek oluyorlardı. Erdem ise benim gibiydi çıldırmıştı. Tek farkımız burada bu durumu sağlayan bendim. Erdem yüzüme bile bakmadı. Haklı...
Cama ellerimi tekrar yasladım. Tek bir fark yoktu birşeyde demiyorlardı ki!
Güya Kalbine mukayet olan makine ötöeye başladı. Ne!!
O çizgi git gide düzleşiyormuydu? Bir çizgiye mi bağlıydı. Benim kadınımın hayatı bir çizgiye göremiydi. Yırtınırcasına bağırdım
"Doktor yokmu laaan! Nerdesin şerefsiz gir içerii!"
Erdem kolumdan tuttu
"Engin sakin ol bak-
"Keees! Kes sesini erdemm! O orada ölüyorr lan ölüyor!! Allah belamı versin neden o orada. !"
"Kardeşim sakin bak o güçlü ve inatçı bırakırmı seni beni"
Kolumu hızla çekip tekrar bağırdım.
"Nerde lan bu sikik doktor. Doktoooor. Ağzına sıçtığım gel lan buraya!"
Sanki duymuşcasına bir doktor ve arkasında bir kaç asistan girdi odaya.
Çıldırmak üzereydim.!!
"Ulan erdem lan bak sağ çıkacak dedin! Çıkmazsa sıçarım babanın şarap çanağına"
Sırtımı sıvazladı varlığı büyük güçtü onun.
"Tamam lan bak gör çıkacak ordan"
Makinenin çizgisi hala düzelmezken mi çıkacaktı! Doktorların eli ayağına dolaşıyor ne yapsalar olmuyor!!
Allahım nolursun .
"Nazlıııı yapma!! Allahım ben seni kaybedemem. Zalimin kızı gitmeee! Nolursun gitmee! Allah belamı versiin benim bırakma laan. Anne gidiyor anneee! Anne nazlı bırakıyor beni! Anne yardım et! "
Sinir krizimiydi geçirdiğim. O ölüyor ben ne diye varım.
"Öldürsenize lan benii.! Allahın cezaları ne boka yarıyorsunuzz!! O bırakırken giderken ben ne duruyorum laaan! Abii nolursun öldür beni onunla gideyim abi lütfen ağabey nolursun. Bırak birkez onun yanında olayımm.! Nazlıııı gitmee beni nefessiz bırakma. Şu sikik dünyada beni bir başıma bırakmaa yalvarırım. Hadi bak sen çık ordan! Ben yatarım oraya! Hadii nazlııı! Kalksana güzelim. Zümrüt gözlüm kalk allah rızası için. Kalk üşüdün laan üşüdün.! Isın biraz uyan nolursun! Ben üşüyeyim ben yatayım o boktan soğuk yatağa. Ben öleyim. Ben cebelleşeyim azarille. Nazlııı. B-bırakma b-beni..."
Bayılacak sansalarda beni avazımın çıktığı kadar bağırıyordum belki sesimi duyacaktı! Neden engel oluyorsunuz!!
..
Hande;

Ölüm kolaydı. Geride kalanlar zor olan. Acı olan.dayanılmaz olan. Geride kalanlardı, uçsuz bucaksız kuyulara düşen.
Engin çıldırmışcasına bağırıp durdu. Saatlerce susmadı. Öyle acı çekiyordu ki.
Gözleri şişmiş yürüyecek hali kalmamıştı. Artık konuşacak sesinin bile kalmadığından eminim. Sürekli camdan izliyor, belirtmeden göz yaşlarını döküyordu. Ama ben kız kardeşiyim onun. Nazlıya birşey olursaa..
Bu cümleyi tamamlayamayacak kadar aciz ve çaresizim. Kendimi asla affetmem!!
O burayı bu gereksiz hastane havasını hiç haketmedi ki.  O saçma kalp makinesini bile haketmedi.
Doktor, fazla geç kalındığını, uzun süre nefessiz kalması sonucu beyne oksijen gitmediğini ve durumunun ağır olduğunu belirtti. Hatta bir kaç saniye daha gecikilseydi umut olmadığını söyledi.
Bunlar dı benim yaşam sevincimi alan! Nazlım benim inatçı bacım uyansaydı da sövseydi bana.
Engin yine bağırmaya başladı. Çevresindeki herkese saldırıyor. Ağlayıp son ses bağırıyordu.
Çok.. Ağır.. Ben bunu kaldıramıyorum.
Kendi duygularıma aşk demekten utandım!
..
İki gün geçmişti. Nazlı o soğuk ve huzursuz yerde yatalı iki gün geçmişti. Ben birkaç saatliğine dün eve gelmiş ama geri hastaneye gelmiştim. Yeliz teyzem başını geriye yaslamış rahatsız sandalyelerde uyuyor. Semra teyzem de öyle. Davut amca ve seyfettin amca kısık sesle konuşuyor, ekrem abim kollarını bağlamış engini izliyor. Erdem acil ünitesine yaslanmış gözü yerde ifadesizce bakıyor.
Engin artık çok kötü. Göz altları mosmor. Üstünü dahi değiştirmeden acil kapısından ayrılmadı. Dudakları çatlamış sesi kısılmıştı güzel insanın. Gözleri uykuyla savaşsa da uyumamak için diretmişti. Böyle yapması nazlıya iyi gelmezdi ki.!
"Nazlı şimşek"
Doktor bize doğru gelmiş yakınlarından birisini soruyordu. Hepimiz atılsakta engin herkese tek tek baktı.
Bu yavaş olun demekti.
"Benim en yakını, nişanlısıyım"
"Nazlı hanımın durumu kötü diyemem fakat iyi de değil. Ancak normal odaya alacağız birazdan. En azından bu da bir gelişme. Siz yinede hazır olun her türlü duruma karşı. "
Ne kolaydı doktora dimi! Hazır olun! Neye hazır olalım yitip gidecek suçsuz nazlıya mı?
Engin cevapsızca geri çöktü. Kafasını elleri arasına alıp hıçkırmaya başladı. Yine kendini tutamadığı anlardan.
Biz ne yapacağız böyle!!? Bırakma bizi nazlı..

Çok mu acıklı oldu? Ama hep gülünmez ki. Neyse umarım beğendiniz birde oylarsanız çok mutlu olurum.❤️ sizi seviyorum.
mcfc2001  sıkma canını. Herşey olacağına varır.😘 bu bölümüde size ithaf ediyorum. ellifsu  😘

BÖĞÜRTLEN REÇELİ ~ aşkın sıfatı~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin