Flatmate

2

Kırık bir fincandan şarap içiyordum. İkimiz de duvara dayanmış yanımızda yenmemiş pizza dilimleri vardı. Calum, saçlarını karıştırdı ve bana baktı. "Ee, benimle aynı evde kalmaya mahkum eden olay nedir?"

Derin bir nefes aldım. "Dört yıllık sevgilim beni terk etti. Ailem burada yaşamıyor ve eğer evsiz kaldığımı öğrenirseler, ah birde tabii okulu dondurduğumu babam beni kendi elleri ile buradan alır ve iehir merkezine 150 km uzaklıkta olan evimize götürür."

Calum gülmeye başladı. "Vay canına! Bendem daha acınasısın."

Kaşlarımı çattım. Kırık fincandan bir yudum alırken ona gözlerimi diktim. Daha sonra birtakım değişik yüz ifadesi ile konuştum. "Teşekkür ederim."

Saçlarımı sağa sola savurdum ve fincanı yanıma bıraktım. Isırdığım pizzadan bir ısırık daha aldım. Ketçabı dudaklarımın kenarından silerken konuştum. "Seni buraya getiren nedir?"

"Benimki tahmin edilebilir. Bir grubum vardı. Beni attılar."

Ona baktım. "Neden?"

Calum iç çekti. "Grubun solistinin çok seksi bir kız arkadaşı vardı. Evde onu bekliyordu ben de kız, beklerken sıkılmasın diye oyaladım."

Kafamı salladım. "Yatak aldığımda kapımı kilitleyerek uyuyacağım."

Cebimden Drake ile olan evimin anahtarını çıkarttım. Anahtarıa baktım. Birden ağlamaya başladım. "Bunu bana nasıl yapar!"

Calum hızlı bir şekilde ayağa kalktı. Ağlarken bağırdım. "Kimse bir kızın kırılan kalbini umursamıyor! O bana seni seviyorum derken gerçekten inanmıştım! Beni sevdiğini san-"

"Böcek var."

Çığlık atarak yerimden kalktım. Kapıya doğru koştum ve kendi etrafımda tepindim. "Üstümde bir şey var mı?"

Calum kahkaha atmaya başladı. "Siz kadınlar, gerçek acıyı bilmiyorsunuz."

Elimi kapıya koydum ve gözyaşlarımı silerek ona baktım. "Gerçek acıyı biliyor musun?"

"Evet, sevdiğim kadın evleneceğimiz sabah öldü."

Birden durdum. Karşımda gözlerini kısmış nasıl dağınık bir halde durduğuna baktım. Sertçe yutkundum. "Ciddi misin?"

"Hayır."

Gözlerimi devirerek konuştum. "Zaten ölmüş olsa bile en büyük acı bende."

Güldü. "Sevgilinin seni bırakması mı?"

Gülümsedim. "Hayır, regl dönemlerim."

Calum birden güldü. "Sen kazandın."

Elimi anahtar ile havaya kaldırdım. Saçma bir sevinme şekli yaptım. Calum gözlerini anahtardan ayırmadı.

"Filis,"

"Felisha."

Diye düzelttim. Calum elini salladı. "Her neyse. Bir planım var."

Kaşlarımı çattım. "Canım yanacak mı?"

Calum güldü. "Hayır ama yakacağız."

&

Drake yatakta bir kız ile yatıyordu. Ona doğru yavaşça yaklaştım. Saçlarına dokundum. "Drake,"

Burnunu kırıştırdı. İri bedeni ile birkaç kez kıpırdadı. Gözlerini açmadan fısıldadı. "Felisha,"

"Evet bebeğim, eve geldim."

Gülümsedi. "Beni affedebilecek misin?"

"Evet, Drake."

"Seni aldattım buna rağmen geri gelecek misin?"

Uzun bir sessizlik oldu ve Drake'in nefeslerini dinledim."Evet geleceğim."

Gözlerini yavaşça açtı. "Aşk için bazen gurursuz olmak gerekiyor değil mi?"

Drake doğrulup gözlerini açtığı anda Calum ile tam karşısında duruyorduk. Bizi gördüğü anda yüzündeki gülümseme silindi. "Felisha, neler oluyor?"

Calum eldivenini çıkarttı ve parmaklarını kütletmeye başladı. "Demek beni aldattın ha?"

Drake heyecanla örtüyü çıplak vücuduna daha çok çekti. "Hay-" sağına bakıp dün gece seviştiği kadını görünce dudaklarını yaladı. "Hay sikeyim."

"Demek gurur olmaz ha?"

"Felisha, bunu oturup konuşamaz mıyız?"

Yatağa dayadığım çekici aldım. Ve yatağın ayak kısmına hızlıca vurdum. Ses ile yatan kız hızlıca uyandı bir şeyler mırıldandı. Drake ise korkuyla örtüyü çekiştiriyordu. "Sence konuşmak istiyor muyum?"

"Felisha sakin olur musun?"

Bağırdım. "Hayır!"

Calum yavaşça bir adım attı. Çekici boy aynasına geçirip tüm parçaları yeri süslerken kız çığlık attı. Daha sonrasında gülerek çekici yere bıraktım ve gülümsedim. "Tamam şimdi sakinim."

Drake korkarak baktı. "Tanrım,"

Gülümsedim ve kapıya doğru yürümeye başladım. "Ah bu arada haber olsun evdeki tüm eşyaları aldım."

Drake o an işte hızlıca ayağa kalktı. "Ne?"

Kapının pervazından dururken, Drak hızlı adımlarla bana yürümeye çalıştı fakat Calum buraya boşuna gelmemişti. Calum gerildi ve yüzünün tam ortasına yumruğunu geçirdi. Drake yere yığılırken içeri doğru gelip ona doğru eğildim.

"Bu sana yapacaklarımın sadece küçük bir kısmı orospu çocuğu. O küçük götünü tekmelemek için daima arkanda olacağım."

Ayağımı tam karın boşluğuna geçirdim. Drake garip sesler çıkartıp yerde durdu. Yatağın üzerindeki kız ise göğüslerini kapatmak için örtüyü tutuyordu. Calum ona baktı. "Ara beni."

Onun kolundan tuttum. "Hadi burdan gidelim."

Ev bombuştu. Nakliye şirketindeki adamlar merdivenlerden inerken bizde onları takip ettik. Apartmandan çıktığımızda kamyon dolusu eşyayı görtük. Adamların hepsi arabayı binerken biz aracın kasasına bindik. Zümrüt yeşili koltuğa ikimiz de yayıldık ve önümüzdeki televizyona ayaklarımızı uzattık. Calum sağında dudan buzdolabının kapağını açıp iki bira çıkarttı.

Arabaya çalışmaya başladığında birayı bana uzattı. "Nasıl plan?"

"Bayıldım."

Biraları açıp birbirimize baktık. İkimiz de keyifle kamyondaki koltuğun üzerinde bira içeriyorduk. Hayatımın en güzel günüydü.

"Eve gidince ne yapıyoruz?"

"Temizlik."

Calum bir şeyler mırıldandı. "Folu,"

"Felisha!" Diye yeniden düzelttim.

"Her neyse, ben yapmam."

Güldüm. "Bugün oldukça tehlikeli bir kadınım bana diklenmek istemezsin."

"Tamam, mutfağı temizlerim."

Merhabalaaarrrr daha olayın güzel olan kısımlarına girmedim. Umarım beğeniyorsunuzduer Hdjdjd