Joy iç çekti. "Tam şurada, Aphrodite'in annesi öldüğü zamam eve nasıl geldiğini hatırlıyordum. Aphrodite'in Calum ile konuşmak isteyeceğini düşünmüşken, Vince'i görür görmez ona sarıldı. Tam şu kapı önünde. İçim hiç bu kadar parçanlanmamıştı."
Aphrodite gülümsedi. "İki eksik parça, birleşti."
Vince gözleri donmuş bir şekilde bakarken Aphrodite'e doğru kafasını çevirdi. Calum masanın diğer tarafından konuştu. "Çok güzeldi. Her şeyi ile."
Masadaki üç arkadaşı izlerken yüzlerindeki hafif gülümsemeyi gördüm. Vince hariç. O donuk bir şekilde bakıyordu. Aphrodite, şarabından bir yudum alırken Calum'a baktı.
"Hep gittiğimiz o dağ evini hatırlıyor musunuz? Ne kadar çok gülüyorduk önemsiz şeylere."
Vince kısa bir an Aphrodite'a baktı. Sonra önüne döndü. Aphrodite kafasını çevirdiğinde, Vince'in yüzünde olan o dövmeyi gördüm. Üç nokta.
Aphrotie'ın boynundaydı. Vince'in ise sol gözünün altında. Beğenmişlikle baktım. Calum kravatını çıkartmaya başladı ve bana döndü. "Şarap her kadını güzelleştirir mi Fish?"
"Hangi kadına baktığına bağlı."
Calum bana baktı ve belli belirsiz gülümsedi. Saatler geçti ve herkes içti.
Aphrodite bir an düşer gibi oldu ve Vince kolunu hızlıca tuttu. Choun ayaklandı. "Ben Molrie'yi eve bırakmaya gidiyorum."
Joy Molrie'ye veda etmek için kalktı. Mali'de arkasımdan giderken derin bir nefes aldım. "Görüşürüz Molrie."
Molrie bakışlarını üzerimde gezdirdi. "Görüşürüz."
Joy, çalışanlara temizleme emri verdikten sonra Mali ile merdivenlere yürüdüler. "İyi geceler gençler."
"İyi geceler anne."
Molrie ve Choun evden çıktıktan sonra Aphrodite Vince'e döndü. "Senin için tüm renklerimden vazgeçmeyeceğim."
Vince gözlerini devirdi ve Aphrodite'i kucağına aldı. "Yine çok içtim Aphrodite."
Aphrodite gülümsedi. "Cesaretin varsa, kollarımda kal. Ya da seni orada hayal etmek zorunda kalacağım."
Vince yutkunduğu sırada Aphrodite ellerini Vince'in uzun saçlarında geçirdi. "Uzağıma gitme, gitmeye cürret etme."
Vince derin nefes verdi. "Aphrodite baiımı ağrıtıyorsun."
Aphrodite kahkaha attı. Vince onu merdivenlerden çıkartmaya başladığında, Calum bana baktı. "Ne sen de mi istiyorsun?"
Kaşlarımı çattım. "Hayır!"
Vince bana bağırdı. "Felisha buraya gel! Kapıyı aç."
Vince'in arkasından gittim ve misafir odasının kapısını açtım. Vince Aphrodite'i yatağa fırlattı. Aphrodite ise sanki yavaş bir iniş yapmış gibi uyumaya başladı. Vince ile aynı anda kafamızı sağa doğru yatırdık. Daha sonda sola doğru yatırdık. Calum odaya girdi ve bizim gibi o da Aphrodite'e baktı.
"Şimdi burada asıl soru, onu kim soyacak."
Vince ellerini kaldırdı. "Zihnimi temizlemem en az 25 senemi alır."
Odadan hızlıca çıktı ve Calum bana baktı. "Ben nişanlanacağım, benim için en kutsal beden seninki olmalı."
Calum odadan çıktıktan sonra, etrafa baktım. Kimsenin olmadığını görünce örtüyü Aphrodite'in üzerine attım ve koşarak odadan çıktım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Flatmate
Fiksi Penggemar"Yarısı benim, yarısı senin." Ellerini kaldırdı. "Bir sorum olacak, eğer evin sana ait olan tarafına geçersem ne olur?" "Kafanı klozete sokar ve evi ateşe veririm." @lineofsight her şey senin için