Flatmate

38

"Mankenlik mi?"

Aphrodite kollarını koltukta yaydı. "Evet, bence şansımı deneyebilirim."

Vince kaşlarını çattı. "Evet, uykunu böyle değerlendirmek senin ne kadar vizyon sahibi olduğunu gösterir."

Aphrodite ona doğru döndü. "Hayır, ben gerçekten manken olmak istiyorum."

Vince boğazını temizledi. "Sana açık olacağım Aphrodite. Sen yapamazsın. Onlar günde 3 saat spor yapıyor yemek yemedikleri zaman koşuyorlar. Çekimler için ülke ülke geziyor, yaptıkları küçük bir şey ile gündeme düşüyorlar, yanlış anlaşılma sonsuz ihtimal ve hala yüzleri gülüyor. Bir günde belki binlerce kameraya çıkıyorlar."

Birden durdu. "Sen çirkin çıktığın için magazin dergisine dava açmış kadınsın. Ne mankenliği?"

Aphrodite elini kaldırdı. "Bu yüzden seninle konuşuyorum."

Güldüm. "Vaz mı geçtin?"

Aphrodite kafasını salladı. "Elbette. Ben katlanamam herkesin dilinde olan bir hayat yaşamayı."

Vince nefes aldı. "Evlen benimle."

Aphrodite gülümsedi. "Kabul edeceğim evlenme teklifinin Eyfel kulesine potremi astırman olduğunu şöylemiştim."

Vince kafasını salladı. "Ama sen hiç sevmezsin herkesin dilinde olan bir hayat yaşamayı (!)"

Vince mutfağa doğru giderken Aphrodite bana döndü. "Çok büyük bir şey değil bence."

Kaşlarımı çattım. "Calum bana 'hamileyim' demişti. Gerçekten çok aptalım."

İkimiz de kahkaha atmaya başladık. Lathon, ellerini önde birleştirdi.

"Felisha Hanım, Bay Hood dışarıda sizi bekliyor."

Kaşlarımı çatarak ayağa kalktım ve bahçeye doğru bakan cama yaklaştım. Kahküllerimi savurarak dışarıdan ona baktım. Elimi duvara koyarak kaşımı kaldırdım.

Dışarıda bej yağmurluğu ile duruyordu. Beni camda gördüğü anda elini kaldırıp el salladı. Arkama döndüm. "Teşekkürler Lathon."

Aphrodite heyecanla konuştu. "Aman tanrım yoksa.."

"Bilmiyorum."

Dudağımı ısırarak kapıya doğru yürüdüm. Kapıyı açtım ve ona doğru bağırdım. "Ne istiyorsun?"

Calum'da yolun oradan bağırdı. "Gelsene!"

"Hayır!"

"Oraya gelirsem, ayaklarını kullanma şansın olmayacak."

Vince arkadan konuştu. "İşte Hood erkeği."

Kapıyı kapattım. Aphrodite koltuğun üstüne çıktı. "Gitsene!"

"Tabii ki gideceğim. Sadece onu redettim sanıp bocalamasını istedim."

Askılıktan kot ceketimi alıp üzerime geçirdim. Vince bana baktı. "Ondan emin olana kadar asla yüzüne bakma. Onu sevdiğin için değil seni hak ettiğini düşündüğün için affet."

Aphrodite kafasını salladı. "Kesinlikle."

Kafamı sallayarak kapıyı açtım. Calum birden gülümsedi. Jean, kazak ve ugg üçlüsü yaparak 'Felisha üniversitede' kombinimi yapmıştım. Lanet olsun! Calum yağmurluğunun cebine ellerini sıkıştırırken bana baktı.