Katliam gecesi.
Eğer bir kitap yazıyor olsaydım, bugünü böyle tanımlardım.
Mali güzel mürdüm elbisesi ile kapıyı Stefan'a açmak için hızlı adımlar attı. Joy bağırdı. "Vince ve Aphrodite!"
Vince geveledi. "Geldik!"
Aphrodite ile merdivenlerden hızlıca inerken Calum bana doğru eğildi. "Aphrodite ve Vince kavga ediyorlardı."
Gözlerimi açtım. "Neden?"
"Aphrodite gidecekmiş."
Neden ki? Kaşlarımı çatarken, Calum kolunu yavaşça bana doğru uzattı. Bana dokunmaması için kendimi diğer tarafa doğru ilerlettim. Şaşkınlıkla bana baktı. "Ne yapıyorsun?"
"Sendeledim."
Aphrodite ve Vince yemek masasının oraya geldiklerinde Mali kapıyı açtı. Calum mırıldandı. "Çiçekçiyi alıp gelseymiş."
Gözlerimi devirdim. Zaten her yaptığı hareket batıyordu. Konuştukça daha da sinirim bozuluyordu. Molrie ile seviştiği yere beni götürüyordu! Ah gerizekalı.
Mali gülerek Stefan'ı selamlarken, Stefan gözleri ile içeriyi süzdü. Choun güldü. "Korkma bu kadar kişiyiz."
Stefan güldü. Stefan çiçekleri Joy'a verdi. "Ah çok teşekkür ederim Stefan'cım."
Stefan gülümseyip Mali'ye baktı. Mali utanmış ve sersem bir şekilde kapıyı kapattı. Evet şimdi Calum'un ağır hareketlerini izliyoruz.
Takımının düğmesini düğümledi ve elini uzattı. "Calum Hood."
Mali yanına gelerek Stefan'a hızlıca açıklana yaptı. "Kardeşim."
Stefan, çekimser bir şekilde Calum'un elini sıktı. Stefan eli bırakmak üzereyken, Calum sıktı. Stefan ağzını açmak üzereyken bırakması için elimi uzattı. "Merhaba ben Felisha."
Calum elini bıraktı. Stefan elimi tutmaya çalışırken hafif bir gülümseme yüzüne yerleştirdi. "Felisha, kardeşimin nişanlısı."
Aphrodite elbiseni düzeltip elini uzattı. "Merhaba ben Aphrodite."
Stefan gülümsedi. "Adınıza çok yakışıyorsunuz."
Vince kaşlarını çattı. Hızlıca elini uzattı ve Stefan'ın elini sıktı. "Vince Hood, Aphrodite'ın erkek arkadaşı hem de Mali'nin ağabeyi."
Mali güldü. "Hayır."
"Neredeyse."
Stefan bu sefer hızlı bir hareketle elini kurtardı. Stefan, Vince ve Calum'a arkasını döndüğü anda Calum bakışlarını çevirdi.
Vince ile aşağıdan beşlik çaktılar. Mali kızgınlıkla onlara baktı. "Sizi sikeceğim."
Hızlıca öne döndü ve Choun'u tanıttı. Joy masayı gösterdi. "Haydi masaya geçelim."
Hepimiz zar zor nefes alarak masaya doğru geçtik. Elbisemi düzelttim de oturdum. Choun gülüyordu. Stefan ike iyi anlaşmışa benziyordu.
"Demek gerçekten üniversitede beyzbol oynadın."
Stefan güldü. "Emin ol tenis oynamak kadar utanç verici değil."
Choun kahkaha attı. "Tanrım ben tenis oynadım."
Calum bana döndü ve fısıldadı. "Her şey yolunda mı?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Flatmate
Fanfiction"Yarısı benim, yarısı senin." Ellerini kaldırdı. "Bir sorum olacak, eğer evin sana ait olan tarafına geçersem ne olur?" "Kafanı klozete sokar ve evi ateşe veririm." @lineofsight her şey senin için