Flatmate

42

3 AY SONRA

Yüzümün üstünden yorganı çektim. Odanın içine girmeye diretten güneş ışıklarına inat yataktan kalkmamayı diledim.

Calum'un soğuk ellerini hissettiğim anda kıkırdadım. "Tanrım çek ellerini."

Bacağımdan göbeğime yükseldi. Aslında karnımı içime çekme gibi bir acı gerçeği reddetme durumuna girmek üzereyken 'ne fark eder ikimiz de acı gerçeği biliyoruz' diyerek göbeğimi serbest bıraktım. Calum daha sıkı sarıldı.

"Göbeğe bak!"

Gülüp, örtüyü açtı ve ilk göbeğimi öptü. Ardından kafasını koyup orada yatmaya karar verdi. Bacaklarımın üzerine kendi bacağını attı. Bana doğru fısıldadı.

"Bacak kıllarını her hangi bir savaş için mi bekletiyorsun? Bence yeterince keskinler."

Kahkaha attım. "Off, ne de olsa kış."

"Yatakta pantolon giymiyorsun ama hayatım."

Gözlerimi ona çevirdim. Saçlarıyla oynamaya başladım. "Biliyor musun Michael yakın gelecekte kel olacak."

Calum kafasını kaldırıp bana baktı. "Evet, bu beni de üzüyor."

Dudaklarımı buruşturdum. "Belki ona peruk alırsak daha iyi hisseder."

Calum ile birbirimize baktık. İkimiz de gülmeye başladık. "Haydi onun hayallerini yıkalım."

Mutfakta Calum kahvaltı hazırlarken, yeni tutaşlanmış bacaklarım ile salına salına geldim. "Çalış köpek!"

Calum arkasını döndü. Beni süzdü. "Pürüssüz bacaklarının hatrına susacağım."

Kahvaltı masasına oturmak üzereyken kapı çaldı. Calum bana döndü. "Arkadaşlarına söyle bizim de bir hayatımızın olduğunu bilerek davransınlar. Mesala üç haftada bir eve gelmek gibi?"

Gülerek kapıya doğru yürüdüm. Kapıyı açtığım anda Gnas, botlarını kenara fırlattı ve sofraya baktı. "Harika kahvaltıya yetişmişim."

Calum yumurta almak için dolaba yürürken konuştu. "Gnas, seni çok özledik. Hoş geldin."

Gnas gülerek montunu bana attı. "Ah Calum daha dün beraberdik."

Eldivenlerini de bana uzattı. Calum konuştu. "Ah bunu hatırlıyor musun diye kontrol etmek istedim."

Gnas salona girmek için arkasını döndüğü anda ona eldivenleri fırlattım. Calum buzdolabının önünden çekildi ve eldivenleri tuttu. Dudaklarını kıpırdattı. 'Yakaladım'

Gözlerimi devirerek montu askılığa astım. Ellerimi birbirine vurup salona yürüdüm. "Bir şey mi oldu?"

Gnas konuşmak üzereyken kapı yeniden çaldı. Calum mutfaktan Gnas'in eldiveni ile geldi. "Sevgi dolu arkadaşlarımız bizim bir özel hayatımızın olmasını umursamıyor! En mutlu günüm (!)"

Sahte sevinmiş kız numaraları yaparak eldiveni askılığa koydu ve kapıyı açtı. Michael, Luke ve Ashton içeri girdi.

Ashton bağırdı. "Selam millet! Bugün şehrin en büyük barına çıkacağız adamım!"

Calum yüzünü buruşturdu. "Biri Ashton'ı evden atsın."

Michael ellerini havaya kaldırdı. "Sonunda benimle aynı fikirde olan biri!"