Sevgili KOR AİLESİ, yeni kitabım ATEŞ VE BUZ'a da göz atın lütfen.. Alıntıları beğenirseniz hikayeyi yayımlamaya başlayacağım..
EWET, KOR AİLESİ! SON ÜÇ BÖLÜMÜMÜZ KALDI. BÖLÜMLERİ UZUN TUTUP ÜST ÜSTE PAYLAŞARAK MEYDANI ELMAS İÇİN BOŞALTIYORUM.
BU ARADA 5K OKUNMA ALT SINIRINI AŞMIŞKEN 2K OY SINIRINI DA AŞSAK HARİKA OLACAK. WE BUNUN İÇİN DE... PAMUK ELLER YILDIZA!
KEYİFLE OKUYUN...
OKUMAYLA KALIN...
30.
Evleri çocuk sesiyle dolup taşmasa da yıllarını mutluluk içinde geçirdiler. Huzur ise artık genç adamın umudunu kestiği bir hayaldi. Yıllar Hanım'ın güzelliğine güzellik katarken onu daha da olgunlaştırmış ancak delişmen ruhuna hiç dokunmamıştı. Haşim durumdan memnun olsa da ara sıra çok değil, birazcık huzur için yalvarmıyor değildi. Özellikle karısıyla birlikte çıktıkları çiftlik turlarında. Zira yeni sahibinin ilgisiyle iyice şımarmış olan Kor, sürekli yeni oyunlar sergileyerek Hanım'ın ilgisini diri tutma peşindeydi. Tüm bu numaralar genç kadını neşeli kahkahalara boğarken Haşim'e soğuk terler döktürüyordu.
"Sevgilim?" diye seslendi Hanım, erken yedikleri akşam yemeğinin ardından. Kırkına merdiven dayamış olan Haşim'in daha dikkatli bir yaşam sürmesine özen gösteriyor, yemek saatleri gibi konularda oynamalar yapıyordu. "Gün batımını küçük tepemizde izlemeye ne dersin? Kor'u da ne zamandır ihmal ettim."
Haşim homurdandı. Sadece dört gündür atına binmemiş olduğunu hatırlatmak istemiyordu.
"Eminim yokluğunu fark etmemiştir bile," dedi yine de. "Öte yandan ben seni fena halde özledim."
Hanım birkaç günlüğüne ailesini ziyarete gitmişti. Genç adam da bu dört gün içerisinde onu geri getirmeyi yaklaşık elli sefer düşünmüştü.
Aslında Hanım da aynı duyguları paylaşıyordu ve evde kalırlarsa birbirlerinden uzak duramayacaklarının farkındaydı. Ama henüz güneş bile batmamıştı.
"Biliyorsun ki o artık yaşlı, duyguları çok hassas. Arka plana itildiğini düşünmesini istemiyorum," diyerek ricasına devam etti.
"Bu hayvanı bu kadar değerli kılan ne anlamıyorum!" diye söylendi Haşim. Atını değil ama ona gösterilen ilgiyi kıskanıyordu.
"Kor değerli çünkü onu bana sen hediye ettin," diyerek yanıtladı Hanım, meleksi bir gülümsemeyle.
Haşim homurdandı.
Yarım saat sonra tepenin eteğine varmıştılar.
"Bence tepeye yürüyerek çıkalım," diye önerdi Hanım. Hem yürüyüş yapmak istiyor hem de Kor'un zorlanmasına mani olmaya çalışıyordu. At hala zindeydi ve dörtnala gitmeye de hevesliydi, bu küçük tepe ona vız gelirdi. Ancak genç kadının gönlü elvermiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOR
RomanceAilesinin biricik prensesi olan Hanım'ın tozpembe hayatı, evlenmek zorunda olduğunu öğrenmesiyle birden altüst olur. Onunla evlenmek isteyen kart zamparayı vazgeçirmek için yola koyulan Hanım, kendini birden hiç bilmediği bir yerde etrafı cehennem z...