5. Bölüm

8.1K 477 7
                                    

Öncelikle hikayemi okuyan herkese çok teşekkür ederim. Eğlenmek isteyen herkesi okumaya davet ediyorum. Ben yazarken bazı yerlerinde kahkaha atmıştım. Umarım sizde beğenirsiniz. 

*****

"Agata teyze!" diyen tiz bir erkek sesi ile iki kızın da tüyleri diken dilen olmuştu. Bahçe kapısından gelen sesin sahibine dönen iki genç kadın birbirlerine bakarak "Bunun burada ne işi var?" diye birbirlerine sorarken genç adam MinJi'ye gülümseyerek "Demek canavar geri döndü?" diye sormuştu.

MinJi sesin sahibine ters bir bakış atarak okulda bile sürekli kendisiyle uğraşan Bongju'yu görünce dişlerini gösterir gibi gülümsemiş ve "Senin burada ne işin var BongJu?" diye sormuştu. Genç adam küçük bir kahkaha atıp "Hala değişmediğine sevindim. Seninle savaşımız hala bitmedi biliyorsun. İkimizden biri kazanana kadar bu sürecek," dediğinde MinJi küçük bir kahkaha atarak ona karşılık vermişti.

"Ne yani bunca yıl bunun için beni beklediğini söyleme sakın?" diyerek onu azarlamıştı. Bu sırada Agata araya girerek "Gelsene oğlum!" diye sorunca MinJi büyükannesine bakarak "Büyükanne neden onu çağırıyorsun şimdi?" diye sitem etti. BongJu hiç oralı olmayarak yaşlı kadının isteğine uymuş ve yanlarına yaklaşarak bir sandalye çekip oturmuştu. MinJi ona ters bir bakış atarken BongJu gülümseyerek "Bana öyle bakmayı kesmezsen sana getirdiğim şeyi vermem" dedi. Misa ise onun elindeki pakete bakarken MinJi ne getirdiğini merak ederek "Sen bana bir şey mi getirdin?" diye sormuştu. Genç adam gülümseyerek "Evet ama sen bunu hak etmiyorsun!" dedi. Genç kız yüzünü asarak "Madem hak etmediğimi düşünüyorsun neden getirdin?" diye sordu.

"Çünkü çok zayıflamışsın. Eskiden daha tombuldun. Tuble tombul ama şimdi sadece tombulsun!" dediğinde MinJi sinirlenerek ona doğru bir hamle yapmış ama BongJu hemen kalkarak ona engel olmuştu. BongJu kahkaha atarak "Hala en zayıf noktan bu değil mi? Üstelik asla kilo almadığını bilmene rağmen. Söylesene sana şişko diyen şu adam ile görüşüyor musun?" diye onunla dalga geçerken bu kez Agata'nın bastonundan kurtulamayan genç adam yaşlı kadının "Torunumla uğraşma BongJu" sesi ile irkilmişti.

O akşam birlikte vakit geçirdikten sonra Misa ayrılmak için kalktığında BongJu da ayağa kalkarak "Seni ben bırakayım!" diye genç kıza yaklaştı. MinJi onlara bakarken gülümsemeden edemedi. Misa ise genç adama bakarak "Ben giderim. Bu gece yeterince başımı şişirdin!" diyerek bu teklifi geri çevirmekte geri kalmamıştı.

Kapıya doğru gitmeden önce MinJi'nin yanağını öperken "Fazla arayı açmadan yeniden görüşelim" diyerek gülümsemiş ve evden ayrılmıştı. BongJu da onun arkasından bakakalmıştı. MinJi gülümseyerek "Ne yani sen gelme dedi diye gitmeyecek misin?" diye sordu. BongJu da burnunu hafif havaya kaldırarak "Sadece arayı az da olsa açması için vakit veriyorum" dedi. MinJi hafif bir kahkaha atarak "Ya taksiye binerse ne yapacaksın, arkasından mı koşacaksın?" diye sorduğunda BongJu gözlerini büyüterek hızla arkasından koşmaya başlamış bir yandan da "Misa beni bekle!" diye bağırıyordu.

Agata onların arkasından bakıp "Bu çocuk bu kızdan asla vazgeçmeyecek gibi" diyerek evin içine girmişti. MinJi de bunun farkındaydı ve BongJu ile ne kadar çok uğraşsa da arkadaşı için iyi bir seçim olabileceğinin de farkındaydı. Liseden beri onun peşini bırakmamıştı. Bu yüzden MinJi ve Misa'dan oldukça fazla çekmişti.

MinJi odasına çekilerek geç olan saate bir kez daha bakarak sabah erken kalkacağının bilincinde uykuya bırakmıştı kendisini. Jong ise Daeso'nun yanı başında onu izleyerek duruyordu. Bu çocuk onun için çok önemliydi. Hayatında ki tek önemli varlık ve hayattaki tek yakınıydı. Onunla baş edecek bir bakıcı bulmak çok zordu ve MinJi'den oldukça umutluydu. Ne kadar çocukları sevmediğini söylese de o kadın bunu başarabilir, kendi dünyasına saklanan Daeso'yu geri getirebilirdi. Onu yeniden kabuğundan çıkarabilirdi.

Sabah erkenden kalkan genç kız acele bir şekilde hazırlanırken telaşını gören Agata ona gülmeye başlamıştı. Son olarak ayağına acele bir şekilde geçirdiği ayakkabılarını yürürken zıplayarak ayağına sokarken büyük annesine de günaydın demeye çalışıyordu. "Ben kaçtım büyük anne, dikkat et kendine!" diyerek hızla evden ayrılmıştı.

Jong da sabah erkenden kalkmış ve bir liste hazırlayarak MinJi'yi beklemeye başlamıştı. Genç kadın koşarak Jong'un bahçesinden içeriye girdiğinde hemen kendisini toparlayarak ağır abla moduna girmeye çabalamıştı. Ama pencereden onu gören Jong önce şaşırmış sonra üzerini düzeltmeye başlayan genç kadına gülmüştü. Kapıya gelen MinJi derin bir nefes alarak zile bastı.

Jong toparlanarak kapıyı açarken bakışlarını spor kıyafet giyen genç kadının üzerine ilk kez onu görüyormuş gibi gezdirmişti. "Güzel, oldukça dakik olmanız beni mutlu etti. Şahsen sizin gecikmeniz  yüzünden hastaneye geç kalmak istemezdim," diyerek genç kıza bir gönderme yaparken, genç kız ona aldırmayarak eve girmişti.

AFACAN & GÜZEL BAKICIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin