Hikaye yazmaya başladığım ilk yıllarda (12 Ocak 2013) yazılmıştır. Bu yüzden hata varsa şimdiden affola. Okurken amatör bir şekilde yazıldığını aklınızda tutarak yıkıcı değil yapıcı yorumlar yaparsanız sevinirim. İsimler sizin için zor olacağını dü...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
BongJu telefonun diğer tarafından duyduğu çığlık ile donup kalmıştı. Daeso çıldırmış gibi acil servisin kapısından içeri girmesini engelleyen görevlilere bağırıyordu. "Hayır! MinJi beni bırakma. Sende gidemezsin. Benim yüzümden. Ben... Benim yüzümden!" küçük çocuk çığlıklar içinde bağırırken Hyung onun yanına koşarak Daeso'yu kolları arasına çekmişti. Jong ise hala donmuş bir şekilde gözünün önünde önce MinJi'nin sonra da ablasının kanlı bedeni geçiyordu. Yeğeninin çığlıklarını bile duyabilecek durumda değildi. Hyung'un o an orada olması gerçekten büyük bir şanstı. Çocuğun çaresizliği Soriye'nin de içini acıtmıştı. Genç kıza bu kadar bağlı olabilecek bir çocuk olması Soriye'nin yanaklarında ki yaşın şiddetini arttırmıştı. O sırada acilden çıkan doktor ile konuşmak isteyen Hyung, kendisini kenara iten gücün kaynağına bakınca Jong donmuş bir şekilde acilden çıkan doktorun karşısına dikildiğini görmüştü.
"Doktor Jong!"
Doktor karşısında Jong'un donuk yüzünü görünce şaşırmıştı. Genç adam adının saygı çerçevesinde anılmasını umursamadan adamın yakasına yapışarak "Durumu nasıl? Onu kurtarmak zorundasın... Beni anlıyor musun? Onun yaşaması gerek! Onu yaşatman gerek..!!" Jong son sözlerini sesini yükselterek adeta haykırmıştı. Doktor donmuş bir şekilde Jong'a bakarken Hyung zorlukla Jong'un elleri arasından doktorun yakasını kurtarabilmişti. Adam hızla acile girerken MinJi'yi hemen ameliyata alınması için hazırlanmasını istemişti. Hyung genç adamı yavaş bir şekilde banklardan birine oturturken dış kapıdan telaşla gelen gruba bakmıştı. BongJu koşarak hastaneni kapısından içeriye girerken Misa Agata'nın koluna girerek ona yürümesinde yardım ediyordu.
"Lanet olasıca... Ona ne yaptınız ha?" BongJu kendini kaybederek Jong'un yakasına yapışmış onu ayağa kaldırmıştı. Hyung hemen araya girerek "Kimsenin bir şey yaptığı yok. O sadece bir kaza geçirdi!" genç adam sesinin sakin çıkabilmesi karşısında çok şaşırmıştı. Az sonra acil servisin önü etrafa saldıran birçok kişi ile dolmuştu. Aralarında Musong ve Hyung sadece sakin kalabilmişti. Gölgeler haberi alınca hızla hastaneye akın etmişti. Sadece onlar değil... MinJi ve çetesinin yardım ettiği pek çok kişi hastaneyi doldurmuştu. Kalabalığı gören ünlü birinin kaza geçirmiş olabileceğini bile düşünürken, her gelenin yanağından aşağıya akan yaşı gören hastane sakinleri şaşkınlıkla üzüntü arasında gidip gelmişti.
Genç kadının kurtulmaması halinde hastanede çıkabilecek kargaşayı düşünmek bile istemiyorlardı. Bu kadının bu kadar sevilmesi hastane yönetimini şaşırtsa da, onları uzaktan izleyen kişiler kadar şaşırtamazdı. "Torunum... Jong! Torunum nasıl oldu? Onun durumu iyi mi?" yaşlı kadın bir umutla doktor olan Jong'tan bilgi almak istemiş ama Jong ayağa kalkarak hiçbir şey söylemeden acil servisten uzaklaşmaya başlamıştı. Hyung arkadaşlarından birine göz kırparak genç adamı takip etmesini istemişti. Hina Jong'un bu halini görünce şok olmuştu. Sanki biranda birkaç yıl birden yaşlanmıştı. Omuzları çökmüş bir şekilde yürüyen genç adam Daeso'nun bir köşede sinmiş bir şekilde donup kaldığını görünce onun yanına gitmişti.
