18. Bölüm

5.9K 456 14
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


MinJi derin bir çekerek üst kata genç adamın odasına doğru gitmeden önce Daeso'nun odasına girerek küçük çocuğu kontrol etmişti. Hala uyuduğunu görünce de yavaş adımlarla Jong'un odasına doğru ilerlemeye başladı. Nedense garip bir heyecan vardı içinde. İlk kez onun odasına girecekti. Acaba onun banyosunu kullansa bir şey söyler miydi? Bu düşünce karşısında gülümserken genç adamın odasının kapısını açmıştı. MinJi odaya girdiğinde hiçte hayal kırıklığına uğramamıştı. Odası oldukça aydınlık ve duvarlar krem rengi sade çiçekli bir duvar kağıdı ile kaplıydı. Odanın bir duvarı boydan boya dolapla kaplıydı.

Genç kadın odanın kapısını sessizce kapatırken, Jong'un dediğini yaparak kendisine onun kıyafetlerinden uygun bir şeyler seçmek için dolabına yaklaşmıştı. Sürgülü kapıyı kenara kaydırarak açtığında ise kısa çaplı bir şaşkınlık yaşadı. Yutkunan genç kadın dolabın kapısını sonuna kadar sürerken gözleri daha da büyümüştü. "Bu adam benimle dalga mı geçiyor?" diye söylenirken birden telefonu çalmaya başlayınca irkilmişti. Arayan kişinin kim olduğunu görünce acele bir şekilde telefonu açmış, tam arayan kişiyi azarlayacağı sırada karşı taraftan Jong konuşmuştu. "Hala evdesin değil mi? O şekilde evden çıkmadın değil mi?" diye sorduğunda MinJi yutkunarak kendisine bakmıştı. Ne vardı ki üzerinde bu kadar kötü olan?

"Hayır hala evdeyim. Birazdan senin eşyalarından birini almayı düşünüyorum. Umarım bana uyacak bir eşofmanın vardır?" dediğinde Jong'un karşı taraftan derin rahatlama nefesi verdiğini fark etmişti. "İyi o zaman. Benim odam da giysi odasından istediğini alabilirsin. Bu arada dolabımı fazla karıştırma tamam mı? Sadece tek kıyafet al ve diğerlerinin yerinde düzgün oluğundan emin ol!" MinJi sinirlenerek tam ona bir şey söyleyecekti ki Jong hafif imalı bir şekilde "Erken gelirsem bu günkü yardımın için seni ve Daeso'yu yemeğe çıkaracağım... Söz..." dedikten sonra ona cevap hakkı tanımadan telefonu genç kadının yüzüne kapatmıştı.

MinJi elinde ki telefona şaşkınlıkla bakarken odada tekrar gözlerini gezdirerek fazla olan kapıyı aramıştı. Az önce açtığı dolabın baştan aşağıya kitap dolu olması genç kızı gerçekten şaşırtmıştı. Neredeyse bir kütüphaneden fazla tıp kitabı olan bu dolabın içeriğinde kaybolma hissi ile savaşırken bir an önce duş alsa iyi olur diye düşünmeye başlamıştı. İki kapıdan birine parmağını kaldırarak saydırmaya başlamış ve giysi dolabının hangisi olduğuna son duraksadığı kapıya yönelerek karar vermeye çalışmıştı. Ama içinden bir ses yine yanlış kapıyı seçtiğini söylerken çocuk gibi eğlenmeye başlamıştı. Jong'un odasının bu kadar büyük olmasını beklemiyordu. Geniş odanın içeriğinin yanı sıra ikinci tercihinden yana hakkını kullanarak ikinci kapıdan geniş bir giysi odasına girmişti. Bingo! der gibi elini havaya kaldırırken hemen genç adamın kıyafetlerine göz atmaya başlamıştı.

Birkaç kıyafetten sonra Jong'un caprilerinden birini eline alarak üzerine tutmuştu. Zayıf bedenine tuttuğu kıyafeti havaya kaldırırken kıkırdamadan edememişti. Soluk yeşil caprinin üzerine sıfır kol beyaz bir tişört alan genç kadın banyoya giderek duşunu almaya başlamıştı. Banyo da oldukça lüks ve genişti. O duşunu alırken Daeso'da uyanarak dayısının gittiğinden habersiz onun odasına doğru ilerleyip kapıyı çalmadan dayısının odasına girmişti. Yatak düzgün bir şekilde düzeltilmişti. Küçük çocuk uyku sersemi odada dayısını ararken banyodan gelen ses ile o tarafa doğru ilerlemişti. Kapıyı açtığında ise donup kalmıştı. Yutkunan çocuk banyodan yeni çıkmış ve havluya sarılı bir şekilde arkası dönük kadını görünce çığlık atmaya başlamıştı. MinJi ise onun çığlığı ile arkasını dönerken Daeso birden bulduğu ilk şeyi genç kadının üzerine fırlatmıştı. Bir yandan da 'Hırsız!' diye bağırıyordu.

AFACAN & GÜZEL BAKICIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin