Gözümü açtım, karşımda pisliğin teki bir yandan göbeğini kaşıyor, bir yandan da lakayt biçimde gülüyordu. Ne gülüyorsun lan pis şişko! Edi ile büdü de yanında abi götünü yiyeyim ayağı yapıyorlar. İğrenç insanlar. O değil de benim burada ne işim var?
-Uyandın mı evlat.
-Evlat?
Yok, yani o kadar yaşlı da değilsin. Benim kadar oğlun mu var lan pezevenk.
-Korkmana gerek yok, bizim salaklar yanlışlıkla vurmuşlar sana. Şimdi birer çay içelim de iş konuşalım.
-Ne işi çok pardon şey bey.
-Mümtaz benim adım, reis de diyebilirsin. Yapımcılık işine yeni girdim, duydum ki elinde bir senaryo varmış
-Mümtaz şey bey, beni nasıl buldunuz?
-Asıl mesleğim insan ilişkileri, seni bulmak kolay iş benim için yani.
-İnsan ilişkileri derken, nasıl ilişkiler?
-Adam kaçırma, yaralama, ortadan kaldırma falan filan. İşimiz insanlarla yani. Ama bıraktım artık emekliye ayırıyorum kendimi. Seninle bir film yapacağız.
"Ne filmi yapacaksın lan benimle, pis katil!" demeyi çok isterdim ama yemedi. Bildiğimiz mafyayı marjinal bir hale getirmiş, insan ilişkileriyle ilgileniyorum diyor. Kırardım kafasını gözünü de bende insanlık var işte. Hem bu yola çıkarken her şeyi göze almıştım. Gerekirse mafya ile işbirliği yapacağım ve çekeceğim bu filmi! Yürü lan Tarık kim tutar seni..
rg/"Y%9