Ölüme atlamayı bin bir kere düşünüp gücümün yetemediğini fark ettim her an. Sen öyle bakınca senin ölümden daha beter olduğunu anladım. Tek fark sen hemen öldürmüyordun ölüm gibi. Kanser gibiydin, ölümün bile acı verici dert vericiydi. Beni kanser ettin, beni kör ettin, beni yatalak ettin, beni sağar ettin, beni hiç beklenmeyen bir intaharın eşiğinde bıraktın.
Ben sana yaşamayı anlatırken sen bana ölümü anlatıyordun adam. Bana bakarken gözlerinde başka kadını gördüm. Ondan sonra herkese ben ölümü anlattım. Beni diri diri gömdün adam, daha yaşamayı öğrenememişken.
Ben herkese o yapmaz dedim. O gitmez dedim. Demeseydim keşke, belki kalırdın. Benim ol dedim. İlk defa birisine benim ol dedim. Sevdim birisini. Ki sevgi güvenin de ötesidir. Daha fazlasıdır. Oysa ki her insana güvenmek yürek ister, acı ister. O yürekte acı da sende varsa yüreğinin parçalanmasına, acılarının delik deşik edilip masumluğunun tüketilmesine hazır ol.
Küçükken anneme ''Aşık oldum ben.'' Dedim. ''Saçma sapan konuşma, başına dert açma.'' Demişti. Ben naptım? Dinlemedim. Haklıymış kadın, bu konuda da...
Ben belki fazla kızdım sana. Seni öldürmem gerekirken sana fazla kızdım. Bana en büyük yarayı ailem kazıdı. Sen yarayı kopartıp yeniden kanattın.
Bazıları verem gibi bakıyor.
Bazıları ise ben veremmişim gibi bakıyor. Bu nedenle hepsi gidiyor elinde sonunda. Gitmek, kaçmak istiyor.
Söyleyemediklerimizi kim bağaracak lan! Kime bağırıcaz!
Bir şeyler eksik ama ne? Ne eksik? İçki mi? Acı mı? Korku mu? Aşk mı? Sevgi mi?
Ulan hepsi vardı da ne oldu? Vardı da ne oldu? Nerede hepsi? Nerede herkes? Duvarlardan, sokaklardan başka neyin kaldı? Son sigarandan başka neyin kaldı?
Bir düşün. İyi düşün.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küfrün Bir Parçası
PoesieBıktım ben artık. İnsanların bencilliğinden her şeyinden. İsyan ediyorum lan sana Dünya! Yıkamadın beni. Ezdin beni, hırpaladın, yangınlar yaktın içimde, ölü bir kuş gibi bıraktın beni. Yaşarken herkes bana dokunmak isterken, ilgi gösterirken öldüğü...