J.Christophe:
Beni anlamak için söylediklerimden çok sustuklarımı dinleyin.. Çünkü ben, söylediklerimden çok sustuklarımda gizliyim.***
Son olarak kulaklığımıda alarak evden çıktım. Her zamanki otobüs durağına geldikten sonra şansıma otobüs geldiği sırada bindim ve sonra bir şarkı açarak gözlerimi kapadım.
Yol boyunca dinleyip yarım bıraktığım düşüncelerimi tamamlamaya çalışırken okula geldim.İstemeyerekte olsa girdim ve beni bekleyen arkadaşımın yanına gittim.
"Günaydın canım!" diyen kumsal çoktan sarılmış sıkı sıkı sarmıştı beni.
"Günaydın" dedim fakat onunkine kıyasla sesim bitkin ve yorgun çıkmıştı. Oda bu ses farklılığını farketti ve iyice bana yaklaştı. Elini alnıma koydu ve çekip bana bakmaya başladı.
"Bir sorun yok değil mi? İyisin?" Dedi
tedirgince. Gülümseyip saçlarını karıştırdım."Herzaman ki halim boşver beni" diyince sinirle bana baktı. Birden onu çekince ağzından küçük bir çığlık çıktı ve herkes o küçücük çığlık olsa dahi anlamsızca bize baktı.
"Beni korkutuyorsun!" dedi tedirgince bana bakarken. Güldüm ve onu hafifçe ittirdim.Beraber kantine girip bir şeyler yedik ardıdan zilin çalmasıyla beraber derse girdik.
...Dersler sonunda bitince not almaktan ellerim perişan hale gelmiş durumdaydı. Boynum ise geçici bir süre tutulmuştu sanırım. Kumsalında benimle aynı durumda olduğunu farkedince sırıttım.
"Biraz daha dinlesem annemle babamı silebilirdim." Dedi kafasını tutarak. Güldüm ve başımı onaylarcasına salladım. O sırada herkesin camlara yapıştığını farkettim.
Kumsalda durup benim gibi etrafa bakınırken,
"Ne oluyor?" Demeyi ihmal etmemişti.
Dışarda acayip bir kalabalık ve büyük bir ses vardı. Hızla koşarak bahçeye çıktık. Uraz bir çocuğun ensesinden tutmuştu. Biraz daha onlara yaklaşınca kumsala baktım."Kesinlikle badboy çocuklara benzemiyor!" Dedim imalı bir şekilde.
Kumsal yanıma iyice yaklaştı ve kaşlarını çatıp urazlara uzunca baktı."Uraza bulaşmadığın sürece kimseye bulaşmaz. Elbet çocuk ona bir şey yaptı ki oda bu kadar sinirlendi ve ortaya kavga çıktı." Dedi.
Bir süre kumsala baktım. Urazı ve grubunu gayet iyi tanıyordu fakat biliyordum ki bana hala söylemediği şeyler vardı.
Bu işi sonraya bıraktım ve uraza geri döndüm. Çocuğa bir kaç şey söylerken ağzım açık sadece izlemekle yetindim.
"Ben sana bu konuya bulaşmayacaksın demedim mi? sana biraz sonra yapacaklarım düşünebiliyor musun?" Adeta gürlerken okulda sadece onun sesi vardı. Hoca denen kimse ki bu müdürde dahil, müdahale etmeden sadece endişe ve korkuyla yerlerinde izliyorlardı.
Çocuk birden yalvarmaya başlayınca
gözler ona döndü."Uraz yemin ederim kötü bir şey yapmadım! " Dedi haykırırcasına ve kendini kurtarma çabalarına girdi.
Uraz onu sertçe yere atarken gerçekten yapabileceklerinin verdiği görüntü zihnimde canlandı.
" onun için mi kızı sıkıştırıyordun?!"
Dedi öfkeyle ona bakarken. Urazın
bu tavrı ona olan sinirimi azaltmıştı.
Odun olabilirdi fakat kesinlikle düşünceliydi.Arkada da tahmin ettiğim üzere bir kız vardı ve yere çökmüş ağlıyordu.
Toprak hemen kumsala baktı ve bir anlık gözlerinde bir duygu yakaladım.
Merakım içimde artarken tek kaşımı
kaldırdım ve kumsala baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENFONİ
ChickLitKapak Tasarım: Sayyldzx Düşünmeden yaşadığımız bu hayatın bedelleri bir çoğumuza ağır gelirken verdiğimiz kararlar kalbimizi yorabilecek bir gerçeklikle dolup taşıyordu. İnsanlar ve içinde bulunduğumuz dünya koca bir boşluktan ibaretken bencil yaşam...