B/3

19.4K 752 12
                                    

Walsch:
"İnsanlar sevdikleri şeyi yok etmeye, daha sonra da yok ettikleri şeyi yeniden sevmeye ve değer vermeye meraklıdırlar." 

***

Gözlerimi açtığımda olduğundan erken bir saate uyandığımı farketmiştim. Kalkıp dünkine göre yıpranmış bedenime baktım. Ruhum
zaten kayıplardaydı.

Gözlerimi aynadan çekip saçlarımı taradım fazla önemsemeden yandan ördüm. Okul formamı ve ceketimi giyip çantamı ayarladım.Dün dahil önceki günlerde pek bir şey yemediğimden etek belimde bollaşıyordu.

Saatimi takıp hafif bir makyaj yaptım.
Ardından inip kendimi zorlayarakta olsa bir şeyler hazırlayıp yedim.

Oturup telefonumla uğraşırken teyzem aradı. Ve aramayı cevaplandırdım

- Mısra? İyi misin kızım?

+iyiyim beni merak etme. Ne yapıyorsun bakalım? Dedim sesimi
Enerjik tutmaya çalışarak.

-Sorma eniştenle her zamanki gibi geçinip gidiyoruz. Bir kavga edip bir barışıyoruz bildiğin gibi. Okulun nasıl? Arkadaşların nasıl?

+Merak etme okulumda arkadaşlarımda gayet iyi. Alışmış gibiyim zamanla iyice benimserim burayı.

- Haftasonu bize geliyorsun değil mi?
Şu ev işi beni sıkıyor kahvaltını yapıyorsun değil mi?

+düşünmen yeter ve evet haftasonu sizdeyim. Hatta bir arkadaşımı tanıştırmak amacıyla getiricem, tabi senin için sorun olmazsa. Bu arada evet hatta biraz önce yedim bir seyler.

-iyi bakalım. Birde asla sorma istediğin arkadaşını istediğin zaman getirebilirsin.Bahsettiğin arkadaşının ismi ne? Nasıl biri?

+ismi kumsal. İlk günden tanıştık kaynaştık haftasonu gelince tanışır sorunun cevabını alırsın. Hem onu davet etmem gerek. Beni kırmayıp gelicektir diye düşünüyorum.

- peki canım. Okula geç kalma seni seviyorum kendine iyi bak.

+bende seni seviyorum sizde birbirinize iyi bakın.

diyip telefonumu kapattım. Teyzem ve eniştem hayatımın yarısı gibiydiler. Zor zamanların kurtarıcısı
olan teyzem küçüklüğümden beri annem gibi kendi kızıymış gibi bakmıştı bana. Onun için değer verdiğim tek insanlardı onlar.

Telefonumun alarmı çalınca kapatıp ayaklandım ve okul için her zamanki
durağıma gitmeye başladım.

...

okuldan içeri girdiğimde ilk kumsal takıldı gözlerime. Bankta oturmuş kitap okuyordu. Yanına gidip oturdum ve bana dönmesini sağladım.

"Günaydın!" Dedi gülümseyerek. Bende aynı şekilde karşılık vererek

"Günaydın" dedim. Kitabını kapatıp çantasına koydu ve geri bana döndü.

"Dünden sonra iyi misin?" Dedi endişeyle.

"İyiyim... Sanırım" diyerek geçiştirdim.

"Uraz geldiğinden beri böyle. Fazla kendini beğenmiş oluyor arada. Hatta onu boğmak öldürmek bile isteyebilirsin diyebilirim. Yanındaki arkadaşlarından beni tutan toprak seni tutan da ardaydı. Onlara güvenme ve mümkünse uzak kal"
dedi uyarırcasına. Ofladım ve ona baktım.

"Siz onu gözünüzde fazla yüceltmissiniz. Korku resmen kimliğiniz olmuş ve bu ondan besleniyor." Dedim ve etrafa bakındım.

"Belkide haklısın." Dedi gülümseyerek.

"Bu arada haftasonu teyzemlere gidicem benim tek ailem onlar. Ve benim için çok değerliler. Sende istersen ve haftasonun boşsa benimle gelip onlarla tanışmak ister misin?"
dedim teklifimi sunarak. İlk şaşırdı
ardından kıkırdadı.

SENFONİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin