Senden Bana Kalan (Düzenleniyor)

23 (Hazal Ayhan)

"Önce sesin gelir aklıma
Çaresiz kaldıkça hep seni düşünürüm
Güzel olan, dolgun başaklardaki sarışın sevinçli
Sonra cumartesi günleri gelir
Sonra gökyüzü gelir hemen kurtulurum
Bir yağmur yağsa da, beraber ıslansak."

Turgut uyar-

7 Şubat

Soğuk bir gece de çiçeklerin arasında yürüyorum. Bana seni fısıldıyor uzaklardan bir menekşe. Yanına gidiyorum ve sen,bana senden bahsediyor. Seni görmek istiyorum ama yoksun nerede olduğunu soruyorum onlara henüz vaktinin dolmadığını seni beklemem gerektiğini söylüyor bana. Mis kokulu bir bahçe.
Bana o bahçeyi bahşeden sensin.
Sen ve sevgin.
Gün geçtikçe zaman geçmiyor. Birgün senden istemeden ayrılacağımı biliyorum ve O günün korkusu ile yaşıyorum.
Aşağıdan sesin geliyor kahvaltı hazırlıyorsun büyük ihtimalle.
Hayatımda yediğim en güzel kahvaltılar seninle oldu.
Bundan anneme bahsetme lütfen çünkü ona da tam tersini demişimdir :)
Bir an önce yanına inmek için yazımı burada noktalıyorum.

Seni çok seviyorum
Hazal

Kalemi defterin arasına bıraktığım da odaya girdi.
Ses tonu odamı doldururken günaydınlaşıp aşağı indik.
"Kahvaltı için kruvasan almaya çıkıyorum birşey ister misin güzelim?"
Zamanı gelmişti.
"Evet.."
"Ne alayım yada herşeyi almalıyım"
Buruk tebessüm ettim.
"Traş makinesi"
Kelimeleri birsüre sessizce idrak etti.
Halıdan aldığı bakışlarını gözlerime diktiğinde yutkunamadım.
Avucumu sıkarken saçları görmemesi için çaba sarf ettim.
Evden çıktıktan sonra banyoya doğru yürüdüm ve elimi yavaşça açarak saç tellerime baktım.
Çok fazla dökülüyordu.
Böylesi istemesem de daha iyi olacaktı.

Gelir gelmez mutfağa girmişti.
Aldıklarını bir tabağa yerleştirirken korku ile köşe de duran makineye baktım.
Kahvaltı masası kısa sürede hazır olmuştu bir müddet sessizce kahvaltı yaptıktan sonra Burak söze girdi.
Dikkatini çekmiş olmalıydı tavırlarm ama tamamen korkudan kaynaklanıyordu.
Sorularına daha fazla dayanamayarak masadan hışımla kalkıp odaya çıktım.

Yalnızlığın verdiği huzursuzlukla kapıyı açmış karşısındaydım.
Dedikleri huzurla kulaklarıma dolarken gözyaşlarımı sildi eliyle.
Birkez daha tek beden olmuştuk.

Önce aynada ki yansımama ardından arkamda beni bekleyen sevgilime baktım.
Ellerimi saçlarıma götürerek son kez dokundum.
Traş makinesini lavaboya koyarak yanıma geldi.
"Eğer hazır değilsen-"
"Hazırım"
Alnıma kondurduğu öpücükten sonra tekrar eline aldı makineyi.
Korku ve hüzün ile Burağa baktığım da
Eğildi ve kulağıma fısıldadı.
"Seni saçların olmadan da çok seveceğim.."
Gülümsedim.
Artık hazırdım.
Çalışan makinenin sesi banyoyu doldururken gözlerimi sıkıca kapattım.
Saçlarım ile buluşan makine yaşlarımın akmasına sebep oldu.
Sessiz sessiz dökülen yaşlarım kucağımda birleşen ellerime düşüyordu.
Sesi kesildiğin de gözümü yavaşça araladım ve yerde ki sarı saçlarıma baktım.
Artık bomboştu.
Elimi kafama değdirdiğimde hıçkırık koptu ağzımdan.
Ağlamam şiddetlenirken makinenin sesi tekrar kulaklarıma doldu.
Aynadan Burağa baktığım da makineyi saçlarına götürdü.
Gözünü kırpmadan bütün saçları yerdeydi.
Ayağa kalktığım da makineyi kapattı.
Yaşlarım bir sel gibi boşalırken beni sıkıca sardı.