BEYAZ SAYFALAR 10.BÖLÜM

6 2 0
                                        

~BEYAZ SAYFALAR~10.BÖLÜM"ikilem"

-"Ne zaman adam olacaksın sen?Şu haline bak.Bizde askerden gelince durulacağını düşünüyorduk.Daha gün geçmeden başladın yine dövüşmeye."Mihrali oturduğu kanapede sadece babasının bağırarak söylediği sözleri dinliyordu.Aklı elbette başka biryerdeydi o anlarda.
-"Hemen bir işe gireceksin anladınmı beni?Sonrada Firdevsle evleneceksin.Belki evlilik seni adam eder."Avucunda sıkığı yüzüğü daha fazla sıkmaya başlamıştı bu sözlerin ardından.Ayşe hanım,
-"Tamam bey.Çok üzerine gidiyorsun.İşte bulur,evlenirde..."demişti ortamı yumuşatmaya çalışarak...O sırada içeriye girip elindeki havluyka yüzünü silmeye başlayan Kadire takılmıştı gözleri...El işaretlerinden bağırışmaları bitirip kahvaltıya oturmalarını anlatmaya çalıştığını anlamıştı...Herkes ayaklandığında,Mihrali uzun süren sessizliğini bozmuş,
-"Yine eski işime devam edicem baba.Necati usta yanına çağırdı tamirhaneye."Bu cevap dahi babasının yüzünü yumuşatmaya yetmemişti...Ayşe hanım çayları doldururken,Kadirle şakalaşmak için çenesine yumruk atar gibi yapınca,Kenan bey in dışında herkes kıkır kıkır gülmeye başlamıştı.Onca azarın üzerinden gülmeleri daha fazla sinirlendirsede babalarını,o an için bu durum umurlarında olmamıştı...

Elindeki bina planını Akına göstererek,detaylı bir şekilde anlatmaya çalışıyordu.
-"Fazlasıyka korunaklı bir mekandan bahsediyoruz.Kesinlikle üyelerin,dövüşcülerin ve zengin bahiscilerin haricinse kimsenin bilmeyeceği bir dövüş salonu olacak.Girişi bir eğlence kulübü görünen ve gizli geçitlerle ulaşılabilen bir dövüş sahası...Ve böyleliklede hiç göze batmamış olacağız...Herşey sessiz sedasız tamda istediğimiz gibi olacak..."
-"Herşey planlanmış Halil abi.Üstelik düşündüğümdende büyük iş olacak galiba."O an Demir söze karışıp,
-"Büyük olduğu kadarda tehlikeli olacak patron..."demişti.İkiside başını sallayarak onaylamıştı Demir in sözlerini.
-"Herşeyden önce,bu işten payını almak isteyen çok kişi çıkacak gibi görünüyor.Ama benim adım Halilse kimseye tek kuruş yedirmem bu işten."
-"Evet bende duydum.Bekir bu işin peşindeymiş."
-"Ben buralara gelebilmek için çok bedel ödedim Akın.Şimdi gelip kimse yoktan yere ortak olamaz bu işe."
-"Önlemini almalısın abi...Boş gezme artık.Adamlarınıda çoğaltsan iyi olur derim."Halil düşünceli bir şekilde başını sallarken, dalıp gitmişti.Bu büyük işten payını almak isteyenlerin fazlasıyla ayağına dolanacağı belliydi...
        ********
Firdevs in öfkesi gözlerinden okunuyordu .Odanın içinde sinirden titreyek dönüp dururken,
-"Bitti anne.Bu defa gerçekten bitti anladınmı?"diye bağırıyordu sürekli.Hayriye hanım biran kızını durdurmaya çalışıp,
-"Dur kızım,yeter başım döndü artık.Sakin olda olda anlat,ne diyorsun?Biten ne?"
-"Akın bey in şirketine gittim konuştuğumuz gibi teşekkür etmek için."O an Hayriye hanım içten içe sevinmişti duyduklarıyla.
-"Laf arasında,Mihralinin tekrar dövüşe başladığını ima etti bana...Bir hışımla evine gittim,birde ne göreyim yüzü gözü yara içinde.Tıpkı eski halleri...Yok anne akıllanmayacak bu...O sinirle yüzüğü çıkarıp fırlattım gözünün önünde. Bu zamana kadar vazgeçmeyen bundan sonrada vazgeçmez.Madem o inadından vazgeçmiyor,ozaman ben ondan vazgeçiyorum.Artık Mihraliyle evliliği düşünemiyorum anne..."Bu cümleler ağzından dökülürken,gözyaşlarıda yanaklarına kadar inmişti Firdevs in.Annesi teselli edeceği yerde dahada yarayı kaşımaya çalışıyordu sanki...
-"Kaç defa söyledim sana,Mihrali değişmez kızım...Kendini boşyere harap etme kensini.Sana kısmetmi yok?Gençsin güzelsin,gör bak daha kimler çıkacak karşına..."Annesinin sözleri aklına yer etmişti ister istemez.Bulunduğu durumda,fazlasıyla önemsemiştide söylenenleri.Laf arasında Akın ın iş teklifinide söylediğinde,
-"Çok zarif ve kibar bir adam.Üstelik yakışıklı ve zengin.Sen böylelerini hakediyorsun be kızım..."demişti üstüne basa basa...O an gözleri dalıp giderken,annesinin söyledikleri de iyice zihninde yer etmişti.Artık gerçekten kararını vermiş gibiydi Firdevs.Onca boşa geçen senenin ardından çoktan verilmesi gereken bir karar olduğunu düşünüyordu üstelik...

Durağa birlikte yürürlerken,abisinin canının fazlasıyla sıkkın olduğunu hissetmişti Kadir.Elini tutup,avucunun içine,"a-n-l-a-t-m-a-k  i-s-t-e-r-m-i-s-i-n?"harflerini yazmıştı...Mihrali derin bir iç çekerek,elini kardeşinin omzuna vurdu bir iki kez.O an konuşmak istemediğini anlamıştı abisinin.Durağa vardıklarında,otobüste durağa gelmişti.Araç haraket ettikten yirmi dakika kadar sonra,hastahanenin yakınındaki durakta inmişlerdi birlikte...Sonrasında hiç konuşmadan hastahaneye kadar yürüdüler...Danışmaya doktor Özlemin odasını sorup,ikinci kata çıktılar hemen...Kapıyı çalıp içeriye girdiklerindeyse,güleryüsüyle Özlem karşılamıştı onları ayağa kalkarak.Mihrali öncelikle aradığı için teşekkür etmişti.Kadir in gözleriyse biran ayrılmamıltı kızın gülen yüzünden...Sonrasında gerekli rönngen çekimi için Kadirle birlikte odadan ayrılmışlardı...Mihrali o an içinde bulunduğu çaresizlikle boğulacağı hissine kapılmıştı.Beş dakika kadar sonra,Özlem odaya yalnız geldiğindeyse hemen konuya girmişti...
-"Seni aramak zorunda kaldım,çünki konu sandığındanda mühim Mihrali...Kadir biran önce hastahaneye yatmalı.Fizik olarak iyi görünmesi,sakın seni yanıltmasın.Sağlığı hiç iyi deil ve günden güne de kötüye gitmekte...Onu üzen moralini bozan herşey,daha da uçuruma sürüklüyor farkında olmadan."
-"Doktor hanım...Şey..."
-"Bu işin bahanesi yok."
-"Anladım."
-"Ozaman gereğini yapın lütfen..."Mihrali biran,doktorun yüzüne bakıp çaresizlikler içinde ne söylemesi gerektiğini düşünüyordu...Arada kaldığı ikilem,hayatını da çok farklı yönlere sürükleyecekti şüphesiz...devamı yarın

BEYAZ SAYFALARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin