BÖLÜM 11 - ROLLER

2.8K 252 43
                                    

YENİ BÖLÜM SİZLERLE : )

YORUM VE OYLARINIZI BEKLİYORUM HER ZAMANKİ GİBİ DOSTLAR...

BUNDAN SONRAKİ BÖLÜMLER DRAM İÇERİKLİ OLACAKTIR, HABERİNİZ OLSUN. : ) YETER BU KADAR DURGUNLUK.

FACEBOOK GRUBUMUZA YÖNETİCİ ALMAYA KARAR VERDİM. YAZDIKLARIMI TAKİP EDEN, SEVEN DOSTLARIM İSTERSE BANA MESAJ ATABİLİRLER. GRUBU BİRAZ PAYLAŞIMLARLA CANLANDIRALIM İSTİYORUM. : )

instagram: nurakyol123


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Meslek sırrı... Meslek sırrı diyelim? Meslek sırrı mı diyelim? Hayal daha önce Çınar'ın mesleğini merak etmişti. Bunu hatırlıyordu. Sadece üzerinde durmamış, takıntı haline getirip kendine işkence etmek yerine merakının üzerini kalın bir yorganla örtmeyi seçmişti. İçindeki amansız merak şimdi, aniden küllerinden doğarak tekrar uyanmıştı. Oyunlarla alakalı bir işi mi vardı? Daha mı farklıydı? Çınar, nasıl biriydi? Bu dünyadaki sıfatı neydi? Kendisi editördü. Çınar, Hayal'in mesleğini biliyordu. Bundan yola çıkarak Hayal'in de Çınar hakkında ufak tefek bilgiler öğrenmesi gerekmez miydi? Hakkında çok az şey biliyordu. İlk defa rahatsız hissetti. Durumdan rahatsızdı. Ayrıca şaşkındı. Belki de ilk kez birinin, hatta bir erkeğin, yaşamı hakkında detayları bilmek istiyordu.

''Mesleğin... Ne?''diye sordu dayanamayarak. Kelimeler dudaklarından dökülür dökülmez, hemen o saniyede, pişman oldu. Neden sormuştu ki durup dururken? Cevap vermesini umdu. Bundan sonra yapacağı tek hamle ancak ummak olabilirdi. Aptal dili gerektiğinde susmayı bir türlü beceremiyordu.

Umduğu gerçekleşmedi. Çınar uyanıklık yaptı. Önce yüzüne serseri bir ifade yerleşti, ağzını yaya yaya güldü. Güzel gözlü kadını kötü bir şey yaparken yakalamış gibi ayıplayarak baktı. Kaşlarını yukarı kaldırarak alnını kırıştırdı. Hayal, olacakları bile bile aptal ağzını neden kapatamadığını sorguladı. Kendine kızmakla meşguldü. Yiğit'in odadaki varlığını unutmuştu.

En sonunda dudaklarını araladı Çınar. Cevabı tek kelimeydi. Konuşmadan hemen önce tek omzunu kaldırıp indirdi. Hayal önce yüzündeki duygu değişimlerini, sonra omuz hareketini gözlerini kırpmadan izledi. En son adamın sesini duyduğunda onu dizine yatırıp dövmek istemişti.

''Söylemem.''demişti Çınar. Hemen ardından gözlerini sonuna kadar kısıp Hayal'in tepkisini beklemişti. Güzel gözlü kadın donup kalmıştı. Çınar'dan böyle bir cevap beklemiyor olmalıydı. Tepki gelmeyince Çınar tekrar konuşma ihtiyacı hissetti.

''Ben kazandım.''diye eklediğinde Hayal onu bu sefer öldürmek istedi. Garipti. Birini öldürme fikrine istek duymak güzel gözlü kadına göre bir hareket asla değildi. Ama istiyordu işte! Çınar böyle ukala davranırken, oyunu kurallarına göre değil de kendi davranışlarının bir kopyası gibi oynarken sinir krizi geçirmesi an meselesiydi. Siniri bozuluyordu. Bu adam sinirlerini bozuyordu!

UÇURUMUN KIYISINDAYIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin