Herkese uzun bir aradan sonra merhabalar... : ) Bölüm sanıp heveslenen arkadaşlarımız için üzgünüm. Affedin ve üzülmeyin. Yeni bölüm yakında.
Biraz konuşalım istedim. Bu hikayeyi daha iyi anlamanız için biraz anlatayım istedim. Uçurumun Kıyısındayım kelimelere dökülmeden önce üzerinde fazlasıyla düşünülmüş bir hikaye. Çok düşündüğüm, fazla çabaladığım için yeni bölümler geç geliyor belki de. Sabırla bekleyen tüm okur dostlarıma çok teşekkür ediyorum ve ilk görselimizle başlıyorum.
İkramsız olmaz. Hayal'in elinden bir kahve içmeye ne dersiniz? Dertli bu aralar malum. Çınar gitti. İçinde bir şeyler koptu, hayatından önemli şeyler eksildi. Onu biraz hüzünlü okuyacağız ilerleyen bölümlerde. Hayal'in evinde, tam Çınar gitmeden önce oturdukları yerde, verandada, bir kahve içmeye ne dersiniz? Elbette neskafe. Güzel gözlü kadından ancak bu beklenir değil mi? : )
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hayal'in yazarken hayallerimde canlanan evine geldi sıra. Yeri, semti, özellikle belirtmedim. Adeta küçük bir cennet. İnsanlardan uzak, şehir hayatından uzak... Hayal'in bir şeylerden kaçmış olabileceğini ya da büyük bir kaybı olduğunu hiç düşündünüz mü? Düşünmediyseniz düşünmeye hemen başlıyorsunuz. : ) Kimse bu kadar kendini soyutlamaz her şeyden. İstemez yani.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bir daha görür müyüz bu manzarayı bilmiyorum ama Çınar varken güzel bir günden. Keyif yapıyorlar bizimkiler. Belki kamp yaptıkları gündendir. Hayal'in yanıtlamadığı, kaçtığı sorulardan sıkılmıştır Çınar. Ya da tam tersidir. Hayal, Çınar'ı hayata bağlamaya çalışırken isteksizliği yüzünden sinirlenmiştir yine ama sabırlı davranmaya çalışıyordur. O günlerde durumları böyleydi. Sık sık muhabbet ediyorlardı ama sohbetin sonunda hep bir belirsizlikle sonlanıyordu. Bazen çok istersin anlatmayı, içini dökmeyi. Ama... Yapamazsın işte. Acılar tılar boğazını. Bir yumru oturur. Kocamandır, yutkunamazsın bile... : )
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Çınar ve Hayal'i sizden hiç saklamadım. Saklamadım derken şundan bahsediyorum : Beynimdeki iki karaktere en uyan iki kişiyi seçtim ve çalışmalarla harmanlayıp sunduk size. Çınar ve Hayal için yapılmış bir kaç çalışma altta. : )
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Siz sevdiniz mi, uydurabildiniz mi hikayeye bilmiyorum. Yorum yapmaktan biraz çekiniyorsunuz, belki de geri duruyorsunuz. Orası sizin bileceğiniz iş tabii. Kısacası tercih meselesi. : ) Ama fikrini paylaşan kişilere ayrıca teşekkür ederim. Zaman buldukça yorumlara cevap vermeye çalışıyorum, çalışacağım. Hikayeyle ilgili merak ettiğiniz soruları (yb ne zaman dışında) sorabilirsiniz. Elimden geldiğince yanıtmalamaya çalışırım.
Kahve bitti mi? Bitmiştir tabii. Belki de soğudu yine çok konuştuğumdan. : ) En son hüzünlü bir yerde bitmişti bölüm. Kaldığımız yerden devam edeceğiz yakında.
Seviliyorsunuz ve tabii ki en güzele emanetsiniz. < 3
