BÖLÜM 26 - SAYENDE

2.1K 195 29
                                    

OKUYAN HERKESTEN YORUM VE OY BEKLERİM. : ) KEYİFLİ OKUMALAR DİLERİM. YAVAŞ YAVAŞ SONA YAKLAŞIYORUZ. BU HİKAYEYİ ACI ÇEKEN HERKESE BİR UMUT OLSUN DİYE YAZDIM. NE YAŞARSAN YAŞA ŞUNU BİL, HAYAT DEVAM EDİYOR. ASLA VAZGEÇME. 

"Ben... Yoruldum. Yorulmuştum. Yaşamaya çalışmaktan, direnmekten, nefes alamamaktan... Hepsinden, her birinden çok yorulmuştum. Nasıl bu hale geldiğimi çok iyi biliyorum. Zihnime kazıdım çünkü... Hafızamdan silinmemesi için her gün aynı senaryoyu tekrar tekrar yaşıyormuş gibi hatırladım. Birbirinden zor günlerim... Yaşarken öldüğüm tüm o günler... Unutmayı bile deneyemedim.

Küçüktüm. Benim yerimde başkası olsa hatırlamazdı belki. Belki de hatırlardı bilmiyorum. Çaresizlikle ilk tanışmamdı. Hayatın bana iyi davranmasını gönülden isterdim. Olmadı.

Yıkımın, kayıplarımın sesini duymuştum ilk. O ses ne acıdır, ne kadar gürültülüdür anlatamam sana. Şiddetli bir çarpışma... Ardından patlayan camlar... Sonrası daha da kötü. Ailemin can çekiştiği her saniyeye tanık olmak... Hangisi daha kötüydü bilmiyorum. Hangisinin daha kötü olduğunun bir önemi yok. Önemli olan hayatın farklı bir yönüyle tanışmış olmam. Acı yönüyle...

Babam sürücü koltuğunda nefes alamıyor. Can çekişiyor... Annem yanında. Baygın düşmüş, neden bilmiyorum. Her şey olabilir. Ben mi? Duruyorum öyle. Ayağım acıyor, sıkışmışım. Hareket edemiyorum. Sadece bitmesini istiyorum. Günlerin geçmesini, acımın dinmesini... Öyle karmakarışık, öyle iğrenç ki...

Amcam büyüttü beni. Başlarda bunu söylemeye utanırdım ama kabullendim zamanla. Kabul etmesem ne olur? Sanki başka çarem mi var... Babamdan farksızdı. Hatta daha iyi yetiştirildiğimi bile söyleyebilirim. Yengem annem gibiydi. Eksiklik hissetmedim hiç. İçinde iyilik olan insanlarla fakat otorite üzerine kurulmuş bir düzenle yaşadım.

Yaşamanın en keyifli yanı hayal kurmak... Bunu da öyle süslü kelimelerle anlatamam sana. Hayal kurarsın ve o hayalleri yaşamak için her şey uğruna didinip durursun. Sonuç önemli değildir. Gittiğin yol bile keyiflidir. Ben de hayal kurdum. Bir sürü, bir sürü hayal... İmkansız da değildi hayallerimi yaşamam. Belki de imkansızdı.

Bana imkanlı görünen, küçük huzurlarım... Elimden zorla alındı.

Birine her şeyi yapabilirsin. Dövebilirsin, sövebilirsin... Ama hayallerine dokunmamalısın. Küçük umutlarla kurulan hayalleri yıkmamalısın. Keşke her şeyi yapsalardı da hayallerime başıma yıkmasaydılar. O günü üstünden ne kadar geçerse geçsin unutmam, unutamam.

Spora ilgim küçük yaşta başlamıştı. Yüzmekle başlayan, dağcılıkla ilerleyen sayısız dalda ödülüm vardı. Bir kez Nemrut Dağı'na tırmandım. Her metrede basınç azalır böyle. Kulaklarından garip sesler duyarsın. Nefesin daralır, daha sık sık nefes almaya çalışırsın ama o da olmaz. Böyle kalbin deli gibi atar ya. İşte o duyguya aşıktım ben. Dağın tepesinden bir salmışım kendimi. İlk paraşütle atlayışım ama yok böyle bir dünya. Yüksek basıncın altında kulaklarım çoktan intihar etmişken ve ben ölümüne mutluyken. Soğuk... Hava cidden buz gibi ama soğuğun ısıttığı anlar vardır. O anları yaşadım ben. Kendini boşluğa bırakmanın, o adrenali yaşamanın nasıl güzel olduğunu anlatamam. Sayısız kez yaptım sonra. Kulağa korkunç gelebilir ama benim için olağanüstü.

Bir kere okyanusa daldım. Evet, yaptım bunu. Pasifik... Sayısız türde canlı gördüm. Boyum kadar, hatta boyumdan da büyük balıklar, ahtapotlar... Suyun altındaki hayata aşık oldum. Uzun süre uğraştığım dalgıçlıktan da büyük keyif aldım. Daha böyle onlarca macera yaşayıp kendimce dünyanın, yaşamanın tadını çıkardım. Dünya yolun başında bana sağlam bir kazık atmış, ailemi elimden almıştı. Bende böyle devam ederek, inadına gülüp eğlenerek yaşayıp meydan okudum. Her şeye, dünyaya. Evet, buna benzer saçmasapan şeyler düşündüğüm oldu. Kolay toparlanmamı böyle düşünmeme borçluyum. Gençtim, delidoluydum, zevk alma odaklıydım. Sevdiğim tek şey sporla ilgilenmekti. Hep böyle yaşayıp gideceğimi düşünmüştüm. O güne kadar...

UÇURUMUN KIYISINDAYIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin