YAZILACAK BİR SONSÖZ KALDI. ÖZEL BÖLÜM GİBİ BİR ŞEY OLACAK ORADA DA DÜĞÜNÜMÜZ VAR ARKADAŞLAR : ) ŞİMDİDEN HABER VEREYİM DEDİM.
BU BÖLÜM HERKESLERDEN YORUM BEKLİYORUM. ŞİMDİYE KADAR HİÇ YORUM YAPMADIYSANIZ BİR KERECİK KENDİNİZİ GÖSTERMENİZİ RİCA EDİYORUM. OY VERMEYİ DE UNUTMAZSANIZ SEVİNİRİM... : )
HAYAL'İ VE ÇINAR'I ÖZLEYECEK MİSİNİZ? BEN ÇOK ÖZLEYECEĞİM...
Hayatta her ne kadar karşılaşmak istemeseniz de bir araya gelmek durumunda kaldığınız insanlar vardı. Değil bir metre, bir milimetre bile yakınınızda olsun istemezdiniz. Ne nefret edebilirdiniz ne de çok sevebilirdiniz. Sadece uzun bir süre daha karşılaşmamayı dilerdiniz.
Kasvetli, sanki olacakların farkındaymış gibi fırtınadan önce gerçekleşen sessizliğin var olduğu bir günde dükkanın kapısından izinsizce içeriye süzülmüştü Yasemin. Sabahtan beri kalbine çöreklenen sıkıntının sebebini de şimdi anlamlandırabiliyordu. Yüzünü görür görmez tanımıştı. Kanının çekildiğini hissetmişti. İliklerine kadar işleyen soğuk ta yüreğinden geliyordu. Onunla böyle yalnızken karşı karşıya gelmeyi istemezdi. Sıkıntıyla aldığı nefesi verirken yavaşça ayağa kalmıştı. Bazı karşılaşmalar kaçınılmazdı.
''Çınar yok.''dedi soğuk gibi bir sesle. Neden soğuk davrandığını bilmiyordu. Onu tanımıyordu bile. Aşık olduğu adamla geçmişi olan bir kadın olması yetiyordu da artıyordu. Sırf bu yüzdendi huzursuz hissediyordu. Onu ilk gördüğünde de bu şekilde rahatsız olmuştu.
''Onunla işim yok...''diyen kadının sesi ise mesafeli fakat sevecendi. Kararsız bir ifadeyle Hayal'i süzükten hemen sonra konuşmaya devam etti. ''Ben seni görmeye geldim.''
Kaşlarını çatarak az önce kendisine yapıldığı gibi Yasemin'i tepeden tırnağa süzdü. Kendisini mi görmeye geldiğini mi söylemişti? Ama neden...
Bu kadar şiddetli duygular hissediyor oluşunun tek sebebi kadının doğal güzelliğiydi. Bir kez daha baktı. Kesinlikle çok güzeldi. Neden bu kadar güzeldi? Kıskançlık duygularının kabarmasına engel olamıyordu. Sakin kalmak inanılmaz güç bir eyleme dönüşürken geçen her saniye daha çok zorlanıyordu. Aralarındaki gerilim hattını ilk bozan Hayal oldu.
''Niye?''diye sordu kuşku dolu bir tavırla.
Tam o anda kadın gülümsedi. Hayal derisine iğne batmış gibi irkilirken kıskançlık duygularının on kat arttığını düşündü. Kadının güldüğünde ortaya çıkan gamzelerine hayranlıkla baktı. Bu kadar güzel olmak zorunda mıydı? Çınar ile Yasemin'in bir zamanlar evli olduğu fikrini beyninden silmesi imkansızdı. Kazısa bile olmayacaktı, unutamayacaktı.
''Oğlum senden çok bahsediyor. Görsen seni anlatırken nasıl cıvıldadığını... Benden çok seni sevdiğini düşünüyorum bazen. Hem sen... Çınar'ın aşık olduğu kadınsın. Seni merak ettim doğrusu.''dedi Yasemin. Karşısında paniğe kapılan sevimli kadının duygularını elbette anlayabiliyordu. Kim sevdiği adamın eski karısıyla sohbet etmek isterdi ki? Buraya gelirken çok düşünmüştü. İyice ölçüp tartmıştı. Akın gitmemesini söyleyip durmuştu. Tekrar üzülmesini istemediği için yaptığını biliyordu. Fakat ortada üzülecek bir durum kalmamıştı. Onu görür görmez kalbi bir kuş kadar hafiflemişti.