Her yer yemyeşil ve çiçeklerle doluydu.Güneş tepede tüm güzelliğiyle parıldıyordu.Kuşların cıvıltısı insanın içine huzur veriyordu.Gözlerini kendi üzerine çevirip dikkatle baktı.Yerlere kadar uzanan bembeyaz bir elbisesi vardı.Kocaman karnı elbisesinin üzerinden belli oluyordu.Gülümseyip karnına dokundu ve ilerlemeye devam etti.Yeşil otların arasında neredeyse ayakları bile gözükmüyordu.Saçları hafif rüzgarın etkisiyle savruluyordu.İyice ilerleyip yorulduğunu fark edince büyük bir ağacın dibine çöktü.Ağacın büyük yaprakları güneşin gelmesini engelliyordu.Nefesini verip elinin tersiyle yavaşça alnında biriken su taneciklerini sildi.Oturduğu yerin yanında yetişen minik mavi renkteki çiçekten koparıp saçlarının arasına taktı.Gülümseyip ellerini çimenlerin üzerinde gezdirirken gözü karşı taraftan gelen birine takıldı.Burada yalnız olduğunu sanıyordu ama değildi.Birisi ağır adımlarla kendi bulunduğu tarafa doğru geliyordu.Korkmaya başlamıştı ama belli etmiyordu.Yavaşça doğrulup elbisesini düzeltti.
Gelen kişi yaklaşmıştı ama yüzü belli olmuyordu.Tamamen ayağa kalkıp dikkatlice baktı.Bir erkekti.Daha da yaklaştıkça şaşırmaya başlamıştı.Gelen kocasıydı.Kendisine doğru yüzünde büyük bir gülümsemeyle geliyordu.Üzerinde ki kıyafetler tamamen beyazdı.Esmer teninin üzerinde bu bembeyaz kıyafetler mükemmel duruyordu.Yüzü gülmeye başlamıştı.Kocası yanına geliyordu.Böyle mükemmel bir yerde onunla olmak çok güzel olacaktı.Ellerini öne doğru uzatıp yavaşça ilerlemeye başladı.İkiside yüzünde büyük bir gülümseme ile birbirlerine yaklaşıyorlardı.En sonunda kocası da ellerini uzatıp,ikisinin ellerini birleştirdi.
Asmin büyük bir aşkla kocasının deniz mavisi gözlerine bakarken,çevresindeki hiçbir şeyin bu gözler kadar güzel olmadığını fark etti.Dudaklarını aralayıp bir kaç kelime fısıldayacakken,kocası kendisinden önce davranıp alnına minik bir öpücük kondurmuştu.Asmin bu minik öpücükle kalbinin ritmini kontrol edemezken Berzan da karısının cennet kokusunu içine çekmişti."Gitmedin,"dedi Asmin kısık çıkan sesiyle."Gitmedin,bizi bırakmadın,"diye de ekledi.Kocası gülümseyip iyice yaklaştı."Gitmedim güzelim.Seni,oğlumu bırakıp gitmedim,gidemedim."
Sıçrayarak uyandığında kendisini o güzel bahçede değil hastane koridorunda buldu genç kadın.Nefesini verip gördüğü güzel rüyayı düşünmeye başladı.Kocası gitmiyordu.Kendisini ve oğlunu burada bir başlarına bırakmıyordu.Gülümseyip eliyle karnını okşamaya başladı."Oğlum,baban bırakmayacak bizi annecim.Söz veriyorum baban gitmeyecek,"dedi sessizce.O sırada yanına gelen görümcesini fark edememişti.Dilşan neredeyse kendisine üçüncü kez sesleniyordu ama Asmin daldığı için duyamıyordu.En sonunda yavaşça dürtülmesiyle sıçrayarak gözlerini görümcesine çevirdi."Sana sesleniyorum duymuyorsun yenge,"dedi yanına oturup."Dalmışım kusura bakma,"
"Yiyecek bir şeyler getirdim sana.Doğru düzgün bir şey yediğin yok saatlerdir.Yiğenime de yazık ama,"dedi gülümseyip.Asmin de görümcesine mutluluktan uzak bir gülümseme sunmuş,uzattığı tost ve çayı alıp yemeye başlamıştı.
Uzun süre sonra sonunda elindekileri yiyebilmişti genç kadın.Aklı hala gördüğü rüyadaydı.Çok güzeldi.Kocası yanındaydı.Sevdiği adam,nefesi,kalbi yanındaydı.Kendisine gülümsüyor,gitmediğini söylüyordu.Nefesini verip oturduğu yerden kalktı.Kocasını görmek istiyordu.Botan da yengesi ile birlikte kalkmış,hızlıca önüne geçmişti."Ne oldu yenge?Bir şey mi istedin?Gidip alayım ben,"demiş genç kadını oturtmaya çalışmıştı.Asmin kafasını olumsuz anlamda sallayıp zor çıkan sesiyle konuştu."Hayır.Berzan'ın yanına gideceğim."
Hastane'nin soğuk koridorlarında yorgun bedenini zorla ilerleten kadın sonunda o numarayı görmüştü.
407.
Kocası bu odada yatıyordu.Bu çok ağırdı.Canından çok sevdiği adam kendi odalarında değil bir hastane odasında yatıyordu.Hiç durmayan gözyaşları yeniden gözleribe hücum ederken elini karnına indirdi.Sanki bebeği de babasını göreceğini hissedermiş gibi ardı ardına tekme atmaya başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUMA
General FictionZordu hayat.Önümüze ne çıkaracağını bilemiyorduk.Bazen mutluluktan delirip bazen acıyla yoğuruluyorduk. Mutsuz sonların,kavuşmayan hayatların,çok seven insanların şehriydi Mardin.Mutluluk kapısını çalmış insanlar varken hayatları kana bulanmış insan...