Herkesin hayatında kırılma noktaları vardır. Kimi için yüksek puanla üniversiteyi kazanmak, kimi için yüksek maaşlı bir işe kabul edilmek büyük bir olay olabilir ama Hayal için hayatın hazırladığı sürprizler bundan biraz fazlasıydı.
İstanbul'un e...
Sinirle kapıyı çarpıp çıkan kızın ardından bağırdı Deniz. Sorguya mudahele etmesi Alev'in küçük oyununu bozmuştu.
"Alev sana sesleniyorum." Ardından bağırdığı halde onu duymazdan gelen kızı takip etti. Birilerinin Alev'e dur demesi onu sarsıp kendine getirmesi gerekiyordu. Alev akıllı bir kadındı. İşine çok değer verir bunun için herşeyi yapardı. Adalet anlayışı aşırı kuvvetli birinin hasta yatağındaki bir kıza tuzak kurması inanlılır iş değildi. Rüzgar'a karşı hissettiği aşk Hayal'e beslediği kıskançlıkla birleşmiş onu bambaşka biri haline dönüştürmüştü.
"Alev!" Hızına yetiştiği kızı hızla kolundan tutup kendine çevirdi Deniz. Sinirden kendinden geçmiş bir yüz görmeyi beklerken bir çift nemli bakış yakalamıştı. "Ağlıyor musun sen?"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Saçmalama." İtiraz eden kız elinin tersi ile gözlerini silip yine o her zaman sahip olduğu alaycı mimiklere döndü. "Prensesini bırakıp buraya geldiğine inanamıyorum. Başında kalıp ninni söyleseydin?"
"Ne saçmalıyorsun sen Alev?"
"Bende sana bunu sorma niyetindeyim." Kolundaki eli sinirle itti ALev. Koridorun başında bekleyen iki polis uzaktan onu izliyordu. "Neden müdahale edip durdun Deniz? Neden Defne'yi koruyup duruyorsun?"
"Masum birini korumak için illa bir nedenim olması gerekmiyor Alev. Üstelik kız yaralı. Ne kadar berbat halde görmüyor musun?"
"Tek nedeninin bu olduğuna emin misin?" Dikleştirdiği çenesi gözlerini Deniz'e dikti Alev. Karşısındaki kişiyi gerçekten çok iyi tanıyordu. Yardım etmesi bu kadar çabalayıp durması için bir nedeni olmalıydı. Ortak bir çıkarları söz konusu olmadığına göre geriye tek bir şeçenek kalıyordu. "Aşık mı oldun ona?"
"Ne?"
"Boşa koysam dolmuyor, doluya koysam almıyor." Şu hayatta aile adına sahip olduğu iki kişi vardı Alev'in . Biri ne olursa olsun karşılıksız sevdiği Rüzgar'dı. Hislerine bir cevap alamasada vazgeçmemiş bir gün oda beni sever diye bekleyip durmuştu. Hayal'in ortaya çıkışı sevdiği adamı ondan uzaklaştırmış aralarında daha büyük bir uçurum açmıştı.
Şimdide Defne hayatına müdahale ediyor en yakın arkadaşını ona karşı çeviriyordu. Deniz Alev'e karşı her zaman küstah davranır laf sokar dururdu. Kedi köpek gibi didişip dursalarda en üzgün olduğu anlarda ona destek olan kişi yine Deniz olurdu. Rüzgar'a karşı kurduğu liseli dadı arkadaşım oyununda bile bir raddeye kadar ona destek olan adam şimdi karşısına geçmiş üç günlük aşçıyı koruyordu.
"Esra'yı unutup o aptal sarışına tutulmuş olamazsın. Neyiniz var sizin anlamıyorum? Daha dün bir bu gün iki. Bu kadar kısa sürede bu kadar kolay nasıl aşık olabilir?" Yutkunup "Olabilirsin."dedi. "Mantıklı değil bunu sende biliyorsun."
"Aşk zamanla olmaz Alev. Bir anda olur. Senin dediğin alışkanlık." Sinirden yumruklarını sıkan kıza baktı ciddi bir suratla Deniz. Ondan açılan konu bir anda Rüzgar'a bağlanmıştı. "Sen seviyorsun diye birinin seni sevmesini bekleyemezsin. Vazgeçmelisin."
