Açılan oda kapısından gelen güneş ışığı uzun zamandır, ışık görmeyen gözlerini cayır cayır yakıyordu.
Genç kız "Hazırlan!" komutuyla ona verilen kıyafetleri geçirdi üzerine.
Ne kadar süredir burada olduğu hakkında hiç bir fikri yoktu.
Artık kurtulma ümidi de kalmamıştı. Tek istediği, en kısa sürede ölmüş annesine kavuşmaktı.
Annesinin düştüğü durumu hatırladıkca onun şanslı olduğunu düşünüyordu. Bu savaş herkesin canını alıyordu Yoon Hee ne suç işlemişti de bunları yaşamak zorundaydı.
Her akşam penceresi bile olmayan odadan zorla çıkarılıyor. Bir grup adama hizmet ediyor, Sonra içlerinden şanslı olanın yatağını ısıtıp sabaha karşı hücresine külçe gibi dönüyordu. Hiç bitmeyen bu işkenceye. Başlarda zorla içirilen esrar sayesinde uyum gösterebilir olmuştu. Zamanla bağımlılık haline gelmişti.
Ancak horlanmaktan ve soğuktan morarmış bedeni artık onu taşımakta zorlanıyordu.
Yine o akşamda aynı ritüel başlamıştı.
Yoon Hee sahibi olduğunu iddia eden adam eşliğinde çıktı odadan. Ne olur bugün son olsun diye dua ediyordu tanrısına. "Ne olur bugün al canımı" diye.
Uzunca süre dans etmemek için drendi. Zorla çıkarıldığı masanın üzerinde içtiği uyuşturucunun kanına karışmasını bekliyordu. Sonra kulaklarında birşey yankılandı. "Yoon Hee!" diyordu biri.
Aylar önce o soğuk hücre de işkence görürken duymuştu son kez. "Yoon Hee" diye bağırmış tı o beklediği kurtarıcı. Neredesin? Ben geldim! İçerideysen cevap ver!."
Yoon da ona karşılık verecekken bir asker ağzını kapatmıştı zorla. O günden sonra da bir daha hiç duymadı ismini. Burada adı hergün değişiyor, ne derlerse o oluyordu.
Son bir nefes daha çekti içtiği dumandan.
Tam bu sırada bir adam koluna yapıştı ve sordu.
"Sen Yoon Hee misin? "
Yoon daha önce hiç görmediği adamın elini iterek dumanlı kafasıyla dans etmeye başladı.
Salondaki korumalar adamı dışarı atarken Yoon masanın üzerinde çılgınlar gibi dans ediyordu.Saatler sonra suratına inen tokat darbeleriyle kendine geldi.
Hücreden bozma odasındaydı. Dün gece adını söyleyen adam odasında onu uyandırmaya çalışıyordu.
"Yoon Hee aç gözlerini uyan!"Yoon sordu.
"Sende kimsin? Adımı nerden biliyorsun?"
"Beni Deniz gönderdi."
Yoon Hee gözleri fal taşı gibi açılmış bu yabancıya bakıyordu.
"Şimdi uyan da gidelim burdan!"
"Nasıl "diye sordu. "Salmazlar ki!"
"Orasını biz hallettik. Acele et şimdi gitmemiz lazım!"
"Nereye?"
"Deniz Bey e!"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
CAMDAKİ iZ
Romanceİlk hikaye BUĞULU CAM ın devamı niteliğinde yeni bir hikâye ile karşınızdayım . Yalnız başlayan bir yaşam mucadelesi. Not: Hikayedeki kurgu kişiler, yer, olay ve zaman tamamen hayal ürünüdür. Keyifli okumalar! İlk yayın tarihi: 01-11-2016